Happy New Year!

Mutlu Yıllar!

Yeni bir yıla daha giriyoruz.. 2020 ' e saatler kala arifesinde.

Bir Tweet ile  Sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'dan bir talebim oldu bugün öğle öncesinde. İçerisinde 10.000₺ olan nakit para dolu zarfların Valilik ve Kaymakam aracılığıyla ülkemizde ki her hane için iletilmesinin bir talebimdi.
İnsanlar için.
Neden? Türkiye Cumhuriyetinde yaşıyorsanız anlamış olursunuz.

Ülkemizde borcu olan ve fakir insanlar var. Bir de Düşük Maaş alan insanlar çok fazla.

Fitre ve zekat, sadaka konusu anlaşılmıyor ve iyilik hep bir başka güne erteleniyor. Ertelene ertelene sorunlar kocaman dağ oluyor.. Çözümü yine ertelenmiş oluyor.

Sadaka nedir? Kısaca değineyim.
Sadaka vermek: belayı def eder.
Sadaka,  fitre,  zekat: hem belayı def eder hem de Yüce Allah'ın sevdiği en güzel bir şeydir,  iyilik.

Huzurlu olmak ve kötülüğü yenmek için SADAKA vb. verilmesi çok önemlir.

Kibir ve cimrilik, kin,  bencillik,  yanlış tüm inanışlar ve yanlış öğretiler, tembellik vb. İyiliği hep geciktiriyor. Ve de engel oluyor iyiliğin yapılmasına.

İyilik sadece insanlar için değil tüm her türlü canlı için de yapıldığında BEREKET ve HUZUR tüm yeryüzünde olacaktır.

İnsan kendini affettirmek istiyorsa iyilik yapsın...

İyiliğin bilinen ve bilinmeyen faydası çoktur.

Türkiye Cumhuriyeti terör belâsı ile seneleri heba oldu ve oluyor da. İyilik teşvikli yazım size müthiş bir bilgi verdi çözüme koşturan...

Her sorun çözülür eğer iyilik yapılırsa.

Bilgi: Yapılan iyilik haram kazanç ile değil helal kazanç ile yapılmalıdır.
Ancak Yüce Allah'ın rızası için olmalı her tüm iyi şeyler. İyi şeylere örnek: Teşekkür etmek,  küfürlü konuşmamak,  şükretmek,  dua etmek,  vb vs. Devamı Kur'an da.

Yüce Allah'a hamdolsun.
Elhamdülillah!
Her şeyin en doğrusunu sadece Yüce Allah daha iyi bilir.
Ben hiçbir şey bilmiyorum.
Ben bilen bir insan değilim.
Ben hiçbir kimseyim.
Ben bir hiç'im.
Ben bir hiç!
Özür dilerim.

insan insana...

Somali'li Kardeşlerimizin yaşadığı çeşitli sıkıntıları Yüce Allah hiçbir ülkeye ve hiçbir insana yaşatmasın. Amin. İnşallah. Somali'nin ve Somali halkının sıkıntılarını tez zamanda gider Yarabbi! Somali halkının ve çocukların gülmesini, mutluluğunu nasib et Allah'ım. Amin. İnşallah.

Ey, Solcu ve Marksist kardeşlerimiz!
İbret alın! Kan dökmenin yanlış olduğundan, bomba seslerinin kuş seslerini çığlık çığlığa kaçıştırmasından, kuşların ağaçların yerine yıkık dökük binalara tünemesinden, karıncaların molozlar arasında yiyecek aramasından, geceyi aydınlatan silahların ve bomların patlaması ile oluşan ışığın aydınlatmasından, ay ışığına hasret bırakan terörizmin caniliğinden, hayvanların mutsuz olmasından vb. Vs. İbret alınız.

PKK ve HDP'nin birbirinden hiç farklı olurmu? En iyi siz solcu, marksistler bilirsiniz aslında. PKK ve HDP'yi terk ediniz. Biz birlikte kalkındıralım Türkiye Cumhuriyetini kendi aklımızla, kendi kalbimizle...

Aleviler, Kürtler, Solcu Marksistler, Solcular! Lütfen birlik olup ülkemiz Türkiye Cumhuriyetini ve halkını kalkındıralım. Hiç kimsenin aklı ve kalbi ile değil. Kendi aklımızla ve kalbimizle ülkemiz daha iyi kalkınacaktır. Ancak desteğiniz çok önemli.

Anlıyorum. Ben de eleştiriyorum Osmanlıcılık yapanları, dini ticarete dönüştürenleri, Atatürkçülük şovu yapanları, Hükumeti ve Tayyip beyi vb. Eleştiriyorum ama kinlenmiyorum... Eleştiriyorum ama öldürmek istemiyorum...
Patronları da Zenginleri de eleştiriyorum.. Allah'a hamdolsun. Hep birlikte olursak kardeşlerim ülkemiz Türkiye Cumhuriyeti kalkınacaktır! Kendi aklımızla, kalbimizle ülkemiz ve halk kalkınacaktır.

Hatasız ve kusursuz, günahsız elbette ki değiliz. Ama bu cehaleti ve terörü hep birlikte yeneceğiz, ezeceğiz bunu yaparken ÖLDÜRMEYECEĞİZ VE KANSIZ OLACAK... SEVGİ VE KARDEŞLİK HER ŞEYİ HALEDECEK YÜCE ALLAH'IN GÜCÜ VE KUVVETİ İLE.

Yüce Allah'a hamdolsun.
Elhamdülillah!
Her şeyin en doğrusunu sadece Yüce Allah daha iyi bilir.
Ben hiçbir şey bilmiyorum.
Ben bilen bir insan değilim.
Ben hiçbir kimseyim.
Ben bir hiç'im.
Ben bir hiç!
Özür dilerim.

Yerli Oto

Cumhurbaşkanı Sayın, Recep Tayyip Erdoğan, TOGG ve tüm herkesi candan kutlarım!

Yerli Oto bir hayaldi...
2-3 Yıl içerisinde veya sonrasında yollarda görmenin mutluluğu içinde olacak Türkiye Cumhuriyeti halkı.

Umarım her şeyi iyi düşünülmüştür.
Örneğin; Yollarımız, iklimimiz, insan ve hayvanları algılayacak kaza önleyici sistemi de düşünmüş olmanız gerekir. Çünkü kazasız güvenli bir sürüş deneyimi yaşatırken yayaların, hayvanların ve bilinen bilinmeyen tehlikelere karşı hem sürücü güvenliği hem de yaya ve hayvanların da güvenliğini kazasız bir güvenli sürüşün keyfini çıkartabilecek misiniz?

Teknik Servis Merkezini zengin etmenin bir projesi değildir umarım.
Her yağmurda bozulan bir otomobil olmaz umarım.

Neyse. Diğer açıdan bakalım.
2 fotoğrafı yan yana koysanız ne düşünürsünüz?

Vatan Millet Sakarya ile pazarlanan Türkiye Cumhuriyeti fotoğrafını koyun ortaya yanına da fakir insanların kimisi çöpleri karıştırırken, kimisi de aldığı küçük ücretler ile faturaları ödemeye çalışırken halleri, kimisi... vb. Bir de zenginlerin Yerli Oto için kuyruk oluşturduğu fotoğraf.

Zengin hep en iyisine kavuşturulurken neden Vatan Millet Sakarya şovu yapılıyor?

Tayyip bey bana laf sokmak yerine doğruları yapsan olmuyor mu?

Zenginlerinize söyleyin 10.000 $ veya ₺ ücreti ödesinler her bir işçiye.

Gerçek değişmez! makyajlı fotoğraflar pazarlamayın insanlara.

Keşke herkes sahip olabilse Yerli Otonuza! Nasıl bizim diyebileceğiz?
Ülkemin fakir insanları ve Asgari ücretle çalışan insanlar varken nasıl bizim olarak sahip çıkacağız sefasını sizler ve onlar sürerken Tayyip bey?

Uzaktan değil yüzyüze konuşalım.
Gerçeği nasıl birlikte değiştirebiliriz vb. gibi. Çözüm üretelim ama gerçekçi ve insanı iyi anlayan vs..

Japon otomobil şirketlerinden TOYOTA Yerli Otoya hoş geldin aramıza diyerek ülkemizi ve bizi mutlu etmiştir. Yüce Allah'a hamdolsun. Güzel bir nezaket. Allah razı olsun senden TOYOTA.

Tayyip bey beni kameralar önünde  azarlama ne de eleştirme! Gel  birlikte doğruları yapılması için şovsuz yapalım ne para ne de siyasi ve çeşitli kazanımlar elde etmemek için ülkemizi doğru düzgün kalkınmasına hayırlı bir vesile olmak için haramsız ve yalansız çalışalım kendimize değil Tayyip bey.
Detaylar buluşma gerçekleşirse konuşulur.

Yüce Allah'a hamdolsun.
Elhamdülillah!
Her şeyin en doğrusunu sadece Allah bilir.
Ben hiçbir şey bilmiyorum.
Ben bilen bir insan değilim.
Ben hiçbir kimseyim.
Ben bir hiç'im.
Ben bir hiç!
Özür dilerim.

İmamoğlu ve Sorular

Ekrem İmamoğlu...
Kahraman E. İmamoğlu!

İyi yetiştirilmiş, iyi pazarlanan ve hemen her söylediği basında manşet olan bir kahraman.. Kahraman mı?

İstanbul ile ilgili Hükumetle düello yapabilecek bir gözüpek kahraman!

PR şirketleri hiç işsiz kalır mı!
PR şirketlerini işsiz bırakacak gerçekçi ve yalansız kim var bu siyasi dünya içerisinde siyasileşmemiş alemde?..

Ekrem İmamoğlu'na bazı sorular yönelteyim.
1) Yastık altında tutulan parayı ülkemize kazandırabilecen mi?
2) Cimrileri iyilik için teşvik edecek misin?
3) Verilmeyen Fitre ve Zekatların verilmesini sağlayacan mı?
4) İnsanların muayene, tedavi ve ilaçlarını ücretsiz olarak karşılanması için zenginleri teşvik edecen mi?
5) Asgari ücretin 10.000$ Amerikan Doları olması için patronlara hiçbir şey vermeden teşvik edebilecek misin veya patronu ikna edebilecek misin?
6) İnsanı ve tabiatı sevindirecek doğru işler yapacak mısın?
7) Türkiye Cumhuriyetinden yoksulluğu hem cimrilikten, cehaletten, hem de insanın insana sunduğu kaderin içerisinden de sadakayı, iyiliği, hak-hukuk, fitre, zekat vb. İçinden çıkartarak  halkın  göz yaşlarını silecek misin?
Verilmeyeni verecek misin?

Sen de diğerleri gibi lüks hayat yaşayarak, adamlarını/kadınlarını kamu ve kurumlara yerleştirerek şov mu yapacaksın?

Ülkemizin kaymağını yiyenlerden gerçek iyi bir farkın olacak mı?

vb. Vs.

Türkiye Cumhuriyetinde hayaller üretilir ve üretilen süslü hayalleri halka satıp iyi bir hayat yaşanılır.

Sayın, Ekrem İmamoğlu. Cumhurbaşkanlığı koltuğuna doğru koşar adımla ilerlerken lütfen düşün.
Kim olmak istiyorsun? Yönetici mi veya yönetilen bir kukla yönetici mi?
Eğer doğruları yaparsan başarılı olursun. Ama yalan dünya içerisinde birileri birilerini çok kolay başarılı da yapıyor...

Yüce Allah'a hamdolsun.
Elhamdülillah!
Her şeyin en doğrusunu sadece Yüce Allah bilir.
Ben hiçbir şey bilmiyorum.
Ben bilen bir insan değilim.
Ben hiçbir kimseyim.
Ben bir hiç'im.
Ben bir hiç!
Özür dilerim.

Kanal Pazarlaması

Herkes konuşuyor...
Muhalefet Partisi CHP, Bazı kimseler, Gazeteciler de konuşuyor.
Gazetecilerden Fatih Altaylı, Murat Bardakçı... vb konuşuyorlar.
Altaylı bey Gemicileri konuşturmuş.

İlgili ve ilgisiz birçok kişi konuşmuş aslında Kanal İstanbul hakkında.

Ben ise bir internet gazetesinde Arap halk için Kanal İstanbul pazarlanması yapılıyormuş, öğrendim.

Öncelikle değineceğim konu pazarlama olacak. Uzman dilinde değil. Sizi belki düşündürmeye ve doğru para harcamaya itecek. Belki.

Kanal İstanbul projesi Bir İstanbul Boğazı gibi olmayacak. Bir kanal adı üzerinde. Ve bu Kanal'dan büyük gemiler geçecek. Öyle sanıldığı gibi venedik Gondolları ne de gezi tekneleri değildir.

Tekne sefası yapan insanlar yerine Büyük Tanker Gemileri ağırlıkta yüzecek Kanal da. Yani İstanbul da Sanayi ile içiçe girmiş evleri düşünün.. Fabrikanın sesini duymak ve bacasından çıkan zehirli gazı solumak zorundasın. manzarası fabrika duvarları, bacaları, fabrika kamyonları ve işçi insanlar, çamurlu, motor yağı dökülen yollar vb. olacak. Kanal İstanbul etrafından ev alanların manzarısı da sanayi ile içiçe girmiş evlerden anlattığımdan ne farkı olacak? Büyük gemilerin sesini işittiğin gibi bacasından çıkan zehri solumak da var.

Hayale kapılmayın!
Kanal İstanbul Miami demek değil.
Görsel manzaran İstanbul Boğazı da değil, Adalar Manzarası da değildir.
Uçsuz bucaksız deniz manzarası olmayacak. Hem ses kirliliğiyle hem de görüntü kirliliği de var, zehir solumak da var maalesef.

Hayale kapılmayın!
Kanal İstanbul projesi bir gezi amaçlı tatil projesi değil İş projesidir.

Ülkemizden Kanal İstanbul projesi etrafından ev, arsa vb. hayali kuranlar da iyi düşünsün önce yazdığım bu yazımı okusun.

Hükümetin inadı yüzünden ses ve görüntü kirliliği ve zehir solumak var maalesef.

Hükümet hiç parasız kalmıyor!..
Halkın ekonomik durumu ile ilgilenmediği için halk olarak cebimizde para yok!

İhtiyaç var bir şeye ama para olmadığı için satın alamıyorsun.
Hükümet; şu inadın yüzünden Osmanlı'ya tapmak ne ile izahı?..

Kanal'da bir Yangın bile olsa ortam curcuna olacak ve zehirli gazı solumak da var. O daracık kanal bir gemi kazası ile ne duruma gelecek hiç düşünüldü mü?

Hükümet avucunu kaşırken para gelecek ise neden halk için paylaşmak yok? Halk için halkın sorunları çözmek için çabası yok!
Halkın parasıyla çok iyi yaşıyorsun hükumet neden vermiyorsun insanlara?..

Ben ne Osmanlıya ne de Atatürk'e tapmıyorum. Hükumet sana da tapmıyorum.

Benim İlah'ım ve Tanrım Yüce Allah.

Yüce Allah'a hamdolsun.
Elhamdülillah!
Her şeyin en doğrusunu Yüce Allah daha iyi bilir.
Ben hiçbir şey bilmiyorum.
Ben bilen bir insan değilim.
Ben hiçbir kimseyim.
Ben bir hiç'im.
Ben bir hiç!
Özür dilerim.

İnternet mi, insan mı?..

Smart TV, Mobil Telefon/Tablet, Android ve İos Saat, çeşitli yeni nesil dijital bileklikler, Mobil oyun ve çeşitli uygulamalar, Navigasyon/Harita, Bilgisiyar donanım ürünleri ve yazılımları, Bilgisiyar, İnternete bağlı olan-olmayan hemen her şey dahil Tüm her çeşit uygulama ve yazılımlar hem bilgisiyar için hem de mobil cihazlar için de dahil biz ne kadar iyi korunuyoruz?
Kullanıcı ve gizlilik sözleşmelerine onay vermek neden zorunlu? Onay verilirse zorunlu olarak internetten yararlanmış olmak ve Mobil cihazınızı kullanabilmek, Mobil cihazınızdan veya Bilgisiyarınızdan oyun oynabilecek ve fotoğrafınızı düzenleyebileceksiniz.

Vb. Vs.

Kullanıcı ve Gizlilik sözleşmeleri neden biz tüketici/kullanıcı insanlar için değil? Örnek: Web Tarayıcısı ile haber okuyursunuz ve bilmiyorsunuz sizinle aynı anda başkaları aynı haberin aynı sayfasını okuduğunuzdan bile haberiniz olmuyor. Tüketici/Kullanıcının özel bir hayatı yok! cihaz ve uygulama/yazılım üreticileri vb vs Tüketici/Kullanıcıların özel hayatından size ne?! Reklam şirketleri size ne insanların özelinden ve eğilimlerinden?!

Röntgencilik Yasalaştırılmamalı.
Hepimiz insan değil miyiz?
Tüketici davranışı ve eğiliminden size ne?!  Cüzdanları boşaltmak için değil iyi şeyler için çalışsanız olmaz mı! Örneğin, fakir insanları sevindirin.  ülkelerin yöneticilerine gidin Tüketicilerin/Kullanıcıların mutlu olması için ve özel hayata saygı için doğru yasal sözleşmelerin çıkmasını anlatın, ifade edin ve bizim mutluluğumuz için çalışın. Paramızı almak için değil insanları mutlu etmek için çalışın. Tabiat ve insan mutluluğu için iyi şeyler yapınız.

Masum gibi görünen ve bilinen herşey sadece bir aldatmaca...

Uzaktan kimse bana gazel okumasın!

(Çok kısa anlatıldı konu.)

Yüce Allah'a hamdolsun.
Elhamdülillah!
Her şeyin en doğrusunu ve iyisini bilen sadece Yüce Allah.
Ben hiçbir şey bilmiyorum.
Ben bilen bir insan değilim.
Ben ne biliyorum ki!
Ben hiçbir kimseyim.
Ben bir hiç'im.
Ben bir hiç!
Özür dilerim.

Bir gün...

Bir gün veya Yeni Yıldan itibaren veya... görürseniz şaşırmayınız! "Allah'a hamdolsun" Demeyi ihmal etmeyiniz.
içerik olarak vermiyorum.

O evlerinizin içinde ki TV'kutusundan Sinema perdesine yansıyacak ve sokağa, iş yerlerine, işçilerin gülümsemesine, halkın YÜCE ALLAH'A ŞÜKRÜ ile dudaklar açılıp kapanacak. ne mutlu ALLAH'A ŞÜKREDENE...

Benden bukadarcık. YÜCE ALLAH DAHA İYİ BİLİR. KESİN BİR BİLGİ DEĞİLDİR. Siz ALLAH'A ŞÜKREDİNİZ. KALPTEN ŞÜKREDİN. VE KALPTEN HAYIRLISINI İSTEYİN. BİLMEDİĞİNİZ ŞEYLERİ İSTEMEYİNİZ. HAYIRLI İSE... İSTEYİNİZ.

İNŞALLAH.

Pek bir şey anlamadınız. Ben de.

Ama umutlarınızı YÜCE ALLAH'A BAĞLAYINIZ. YÜCE ALLAH'TAN İSTEYİN.

YÜCE ALLAH'A HAMDOLSUN.
ELHAMDÜLİLLAH!
HER ŞEYİN EN DOĞRUSUNU SADECE YÜCE ALLAH DAHA İYİ BİLİR.
Ben hiçbir şey bilmiyorum.
Ben bilen bir İnsan değilim.
Ben de bir İnsanım. Kusursuz değilim. Bana lütfen inanmayınız.
Sadece YÜCE ALLAH'A İNANIN.
Ben hiçbir kimseyim.
Ben bir hiç'im.
Ben bir hiç!
Özür dilerim.

Doğru çözüme akan insan.

Bir ilimizden bir kuyumcu esnafı içi bir miktar para olan para kutusu koymuş dükkanına. İnsanlar ihtiyacı kadar alsın diye. İnternet Haber web sitesinden bir haber.

Birisi veya birileri tarafından gecekonduların ağırlıkta olduğu ilçe ve mahalleler de gizli bir Robinhood isimli veya lakablı bir kahramanın haberleri ile süslü haber sitelerinde. yine çeşitli internet haber web sitelerinde manşet olan bir haber de okudum.

Okuyunca ve bir çocuğun gülümsemesi ile mutlu oluyorum.

Robin Hood bir masal  kahramanı.
Kahraman gibi pazarlanan bir masal kahramanı Robin Hood.
Robin Hood masal da kahramanlık öyküsü nasıl mı geçmiştir? Zorbalıkla. Bir haydut veya zorba Robin Hood aslında. Yaptığı eylemi çalmak üzerine kuruludur. Çaldığı altınlar, para, mücevherleri fakirlere dağıtan bir hırsız Robin Hood.

fakat biz insanlar Allah için doğrusunu yapmalıyız artık.
Doğru çözümü bir insana da canlıya sunabilmeliyiz. Ne bir insan ne de bir canlıyı dahil üzmeden sevindirmeliyiz.

Zaten daha evvelki yazılarımda bir şeyler hep anlattım. Ve anlatıyorum hala. Bir yazım da bahsettiğim şey ise; her il ve ilçe sınırları içerisinde bir merkez belirlense, ihtiyaç sahipleri geldiğinde karşılıksız istediği parayı güler yüzle alıp gitse olur mu? Olur elbette!

Ancak, 5, 10, 20, 50, 100, 300 TL. vb. meblağlar sadece o anı kurtarır.. Oysa kalıcı bir çözüm olmaz.

Öncelikle Siyasiler ve Devlet, Patronlar ve Zenginler gerçekçi çözümler üretmesi daha akıllıca çözüm odaklı hızlı vb. gerekmektedir.

Gerçek çözüm doğrular içerir...
Cimri olmak çözüm sunmuyor.
5-50 TL. vb. Ücretler vermek de çözüm sunmuyor.

Türkiye Cumhuriyetinden fakirliği ve sömürüyü nasıl yok edeceğiz?

Siz düşünün!

Gazetecilere tavsiyem; Dilenci ile Fakir arasında fark vardır. Her insan hırsız değildir. Kur, an daha doğru bilgi verir. Dilenci başka fakir ise başkadır. Aynı değildir. Kur'an daha iyi bilgi verecektir.

Not: Eğer Robin Hood konusunda yanılmıyorsam yazdıklarım doğrudur. Lütfen mazur görünüz. Yanlış biliyorsam Özür Dilerim.

Yüce Allah'a hamdolsun.
Elhamdülillah!
Her şeyin en doğrusunu Yüce Allah daha iyi bilir.
Ben hiçbir şey bilmiyorum.
Ben bilen bir insan değilim.
Ben hiçbir kimseyim.
Ben bir hiç'im.
Ben bir hiç!
Özür dilerim.

Patron ve siyasi arkadaşlarına istirhamım.

Merhaba, Patron ve Siyasi arkadaşları!

Asgari ücret görüşmelerinin tatil arasında yazdıklarımı okuyunuz.

Merhaba, Siyasetçiler!
Siyasiler oy ister yine oy alırlar her seçimde. Oyu veren ve siyasilerin broşürünü dağıtan, parti afişlerini asan da vb. Yine ülkemizin insanı değil mi? Ülkemizin insanı yeri geldi mitinglerde tezahüratta bulundu. Yeri geldi siz siyasi lideri canı pahasına korudu. Yeri geldi dayak yedi sizi korurken. Yeri geldi sizin için öldü, öldürdü... Yeri geldi küfür yedi sizin için. Sizin için gecesini gündüze kattı sizin parti afişlerinizi asmak için... vs.

Merhaba, Patronlar! Siyasilerle yakın ilişkiler kurdunuz. Böylece işleriniz büyüdü ve daha da büyüdü.
Artık öyle bir konuma geldi ki Siyasi ilişkiler ülkemiz ile ilgili işler doğrudan ihaleli veya ihalesiz size verildi Patronlar.
Böylelikle ülkemde konumunuz ve itibarınız daha da arttı. Güvenilirliğiniz halkın gözünde büyütüldü ve abartıldı. Halk sizin TV'lerde oynattığınız etkiliyici reklamlarınızı çok sevdi. Sizin ürünleriniz ülkemde ençok tercih edilen ve satılan oldu. Paranız artık bir servete dönüştü. Etrafınızda hizmetçiler dört dönüyor sizler bir çanta dahil taşımadan yürüyordunuz havalimanlarında. Sadece o bazı çantalar yanınızdaydı.. Güvenlik ve iş veya kişisel olarak yanınızdan ayırmadığınız çantalar hariç.
Yani size şemsiye tutan, makam araçlarınızı da süren, fırından ekmeğinizi alan, fabrikanızda çalışan işçiler de ülkemin insanı değil mi Patronlar?

Hatırlayın ülkem sizi çok mutlu etti..
Ve hala da mutlu ediyor.
Ama tüketiciler neden mutsuz?
Çocuklarınıza, eşlerinize, kendinize aldığınız pahalı hediyeleriniz de çok büyük emek ve alınteri var. Hatırlayın! Güvenliğinizi sağlayan da hizmetinizi gören fabrikanızda, atölyenizde çalışan insan da ülkemizin insanı değil mi?
Azarladığınız işçi de ülkemizin insanı değil mi?

Paranızın ve Mal-Mülkün sadakasını hiç verdiniz mi?
Almak istediğiniz de hep aldınız, alıyorsunuz. Hiç verdiniz mi?
5 dakika geç kalan bir işçinize tebessümle ve yumuşak, sevimli ses tonu ve mimikleriniz ile işçiye hoş geldiniz! Nasılsınız? Diye sordunuz mu? Gönül aldınız mı, kırdığınız kalplerden?

Neyse.

Bu Yılbaşı arefesinde bir güzellik yapınız. 10.000 $ Amerikan Doları ücret veriniz işçilerinize. Adil ve hakkı en güzel şekilde her bir işçinize, tüketicilere vb. Lütfen sununuz veya İkram ediniz.

Siz de bilirsiniz insan ölümlü bir canlı... Ölmeden evvel pişman olun, tövbe edin. Allah için asıl doğruları yapınız.

Bilgi: Türkiye Cumhuriyeti ile ilgilidir.

Yüce Allah'a hamdolsun.
Elhamdülillah!
Her şeyin en doğrusunu sadece Yüce Allah bilir.
Ben hiçbir şey bilmiyorum.
Ben bilen bir insan değilim.
Ben hiçbir kimseyim.
Ben bir hiç'im.
Ben bir hiç!
Özür dilerim.

Göz görmeli mi?

Göz görmeli mi,
Senin güzelliğini,
Saçlarının ışıltısını,
Göz görmeli mi?

Hayatı tarak dişlerine geçirsem,
Saçlarını tarasam,
Hayat ile parıldasa saçların *ışıl ışıl*,
Hayat ile gülümsese gözlerin.

Aynalara yüzün yansımış
Öyle güzel ki
Besmele dudaklarımda gül
Gül kokulu gülüm

Mizaça beş kala
koşar adımla hoplaya
Sen içimde
Sana doğru geliyorum

Göz görür aşkı
İnsan maşuk olur
Hayal dünyam seninle yaşar
Göz gördüğüyle mutluysa
Göz görmeli mi, gören göz ya fakirse?
*(Aşkı paraya satanlar arasında fakirse kuru yaprak misali...)

Bilgi: Ben bir şair değilim.
Elbette hatalar olabilir.
Neyse. Siz öğrenmeye devam ediniz.

Yazan: Murat YAZGI /
Mr. Murat YAZGI

Tarih: 18 Aralık 2019.
Saat: 21.44 / İstanbul, Türkiye
* * * Yıldızlı kelimeler sonradan eklendi. Saat: 22.42.

Rahman ve Rahim Yüce Allah'a hamdolsun.
Elhamdülillah!
Her şeyin en doğrusunu Yüce Allah daha iyi bilir.
Ben hiçbir şey bilmiyorum.
Ben bir hiç'im.
Ben bir hiç!
Özür dilerim.

Açık ve net!

Siyasetçi Lideri varken Türkiye'nin Devlet halkı korur mu hiç!

Devlet onca işi varken seni veya beni mi düşünecek? Senin yaşadığın bir derdine deva olup çözüm getirecek mi?

Devletimiz Tayyip ve ailesini mutlu etmekle meşgulken Kadına ve insana olan her türlü her şeye insana sevgi dokunuşuyla çözüm sunacak mı?

Türkiye'de Siyasi Partiler bolluk ve Devletin korumasında mutlu yaşarken, Devlet fakir halkı mutlu etmek için çalışır mı?

Yıllar geçer biz sadece kendimizi avuturuz Tayyip beyin sözleriyle.
Yıllar geçer biz sadece kendimizi
avuturuz Kemal beyin sözleriyle.
Yıllar geçer biz sadece kendimizi avuturuz Devlet beyin sözleriyle.
Yıllar da geçse biliriz HDP = PKK olduğunu siyasiler de bilir ama koltukları rahat olduğundan dolayı herhalde unuturlar. Samimi ise HDP neden PKK için değil halk için çalışmaz? Neden doğru yerde durmuyorlar? Vs.

Yani "boş lafla karın doymaz derler"...

Şiddet ve İstismar, cinayet, hırsızlık vb. Haberler gazetelerin manşetlerinde maalesef ama asıl çözüm neden yok?
Gelişi güzel uygulama ve kanunlar siyasilere iyi bir gelecek sunmaktan öteye geçmez ve geçmeyecektir de.
Boşuna kimse hayal kurmasın çünkü bu gidişat sadece siyasetçilere ve patronlara yarayacak, onları mutlu etmeye devam edecektir.

Halkın sağlığı ve eğitimi, yoksulluğu, işsizliği, sosyal aktivitelerine, vb. çeşitli sorunlarına doğru  çözüm sunabilecek Gerçek bir Ülke değil Türkiye Cumhuriyeti...

Vatan Millet Sakarya şovunda bir numarayız maalesef.

Sakal kıllarına iltifat eden olmaktan öte geçemedik be Ülkem...
(Birisi Bir Tweet atmış sakal kıllarına övgüler dizmiş biirisi için. Ben de buna istinaden böyle bir şey yazdım.)

Alkışlayın Tayyib'i
Alkışlayın Bahçeli'yi
Alkışlayın Kemal'i
Alkışlayın HDP'yi
Alkışlayın ağlayan ülkemi
Hani analar ağlamayacaktı?
Hani halkın yüzü gülecekti?
Hani büyük olacaktık?..
Yahu biz gerçek bir insan olamadık,
Ağlayalım...

Zengini ve siyasetçileri zengin etmekten başka ne yaptık ülke olarak? Onları Alkışlamadık mı?

Kimse bana uzaktan gazel okumasın!

Yüce Allah'a hamdolsun.
Elhamdülillah!
Her şeyin en doğrusunu sadece Yüce Allah daha iyi bilir.
Ben hiçbir şey bilmiyorum.
Ben hiçbir kimseyim.
Ben bir hiç'im.
Ben bir hiç!
Özür dilerim.

Ne değişti AKP?

Katar ile ilişkiler ülkemden çok sizi mutlu etti AKP!

Katar! Bizi nüfusuna geçir ki cebimize para girsin...

SOCAR bir Azerbaycan Doğal Gaz şirketi. Peki ne değişti? AKP'yi mutlu etti. TV reklamında SOCAR aile mutlu Doğal Gaz ile ya! Yahu mutluluk almakta olduğunu ve Gardaşlığın da ticari ilişkilerle yürüdüğünü öğrendim. AKP evet mutlu halk ise yüksek faturaları ödemek ile mükellef yoksa hapis ve faiz söz konusu.

Aslında değişen bir şey yok bu sadece makyaj ve süslü laf ve küçük göstermelik işler. Ne için; İnanmamız için.

Hayat ne garip siyaset bildiğinden ötesi değil hep kendi hakimiyeti için çalışıyor. Kümeler ne kadar çok insan ile doldurulursa ekonomik ve siyasal alanda da ve her şey de iyi yaşar sağlık ve emeklilik günleriniz mutlulukla geçer. ( Sahte Mutlulu için.)

Ne Çin, Rusya, İsrail, Myanmar, Ermenistan, Suriye, ABD, Avrupa, PKK, Daesh/Işid, FETÖ vb. ne de yoksulluk için doğru işler yapıldı mı?

Türkiye'de sahte mutluk yaşamak için; almak olduğunu öğrendim. Oysa Kur'an verin diyor. detaylar Kur'an da. Alan el olmak ( yani; mutsuzluk vermek, duyguları sömürmek, haksızlık yapmak, düşük maaş ödemek, kalitesiz ve engelli hayat sunmak, her şeyi ticarete dönüştürmek, sadaka vermemek, fitre ve zekat vermemek, hep almak; ne olursa olsun almak vb.) vb. gibi.

Torku (Konya ilimizin tarım kooperatifi), Eti Maden (Türkiye Madenciler işletmeleri birliği, Türkiye Tarım Kooperatifleri birliği vb. Sivil Toplum örgütlerinin arksında Türkiye Cumhuriyeti Devleti var. Bu nasıl oldu? AKP hükumeti sayesinde oldu.
Peki satılan ürünler kaliteli ve ucuz mu? Kalitesi fena sayılmaz ama fiyatlandırmaları biraz daha düşük olabilirdi çünkü arkasında çiftçiler, madenciler ve Türkiye Cumhuriyeti Devleti var ve bir de AKP Hükumeti.

Kimse bana uzaktan gazel okumasın!

Eskilerin yanlış öğretilerinin bu güne taşınması hiç doğru değil. Lütfen Aklınızı işletin ve düşünmeden konuşmayın. Bir şey yapmayın. vb.

Türkiye Cumhuriyeti için yazıldı.

Yüce Allah'a hamdolsun.
Elhamdülillah!
Her şeyin en doğrusunu sadece Yüce Allah bilir.
Ben hiçbir şey bilmiyorum.
Ben bilen bir insan değilim.
Ben bir hiç kimseyim.
Ben bir hiç'im.
Ben bir hiç!
Özür dilerim.

Soykırım Eleştirisi

Tayyip bey ve hükumet dahil meclis içerisindeki tüm parlamenterler ve aileleri de dahil olmak üzere elemanlarıyla birlikte Türkiye Cumhuriyetini derhal ve  ne aldılarsa iade edip ülkemizi terk etsinler.

Artık bizi aptal yerine koymasınlar.

Artık yeter! ülkemize yapıştırılan veya atfedilen Soykırım ifadesi bile insanı rencide ediyor.

Ermenistan haklılığını maalesef çalışmasının karşılığını alıyor..
Bizim siyasetçiler hep aynı şarkıyı söyler!

Almanya'dan başlayan kabul edişten bugüne boynumuz utanç ile bükülmüş ve Türklük ayaklar altına alınmıştır.

Rezil olduk cümle aleme!
utanç ve kan bulaştı O Şanlı Al Bayrağımıza... Nasıl temizlenir ey dostlar Soykırım lekesinden bayrağımız?.

Soykırımcı bir pislik damgası ile dolaşmaktan nefret ve utanç duyuyorum!

Şanlı bayrağımız ve biz lekelendik...

Yüce Allah'a hamdolsun.
Elhamdülillah!
Her şeyin en doğrusunu sadece Yüce Allah bilir.
Ben hiçbir şey bilmiyorum.
Ben bilen bir insan değilim.
Ben hiçbir kimseyim.
Ben bir hiç'im.
Ben bir hiç!
Özür dilerim.

Bir Şiir

Bir Şiir
Yazarım
Okyanusa yazarım
Mürekkep tutmaz ama

Bir Şiir gelinliğe nakşedilir
Ben ne nakkaşım ne de bir Şairim ama

Sarın eski teyp kasetleri
Şiir ile nakşedin kasetlere
Bir Şiir dinletin kendi sesinizden hayata

Bir Şiir okudunuz
Şaire hürmeten sunun iltifatı
Şair de insan çok görmeyin bir teşekkürü

Yazan: Murat YAZGI
Tarih ve saat bilgisi:
12 Aralık 2019 / 16.14
İstanbul, Türkiye.

Ben ne bir şair ne de; bir insanım sadece.

Elbette hatalar olabilir.

Bir Muz

Bir sanatçı resim sanatının tablo resimlerinin sergilendiği bir galeri de boş kalan bir duvara 1 adet muzu bantla yapıştırarak yerçekimine karşı zekasıyla kafa tutmuş!

Ben yazılarımla hep bir şeyler anlattım. Bir yazımda da bahsetmiştim. Biz insanlar Aşk'a istediğimiz anlamı yükleyip onu kendi zeka ürünümüz haline getirip pazarlarız aslında. Biz insanlar bir şeyi gördüğümüzde, hissettiğimiz şeylerde, dokunduğumuz herhangi bir şeyleri vb. vs. biz insanlar kendimiz duyularımız, duygular,  düşüncelerimizi ve kıvrak zekamız ile tanımlıyoruz aslında.

Muz güzel ve yararlı bir yiyecektir. Onu güzel yapan ve yararlı bir yiyecek olarak yaratan Yüce Allah.

Ressamlar, heykeltraşlar ve tüm sanatçılar bir araya gelse Yüce Allah'ın yarattığı harika bir eser yaratamaz. Yaratmak sadece Allah'a mahsustur.

Ben bile nekadar çok uğraşsam Yaratıcımızın yarattığı kadar güzel ve faydalı olmuyor veya olamıyor.

İlah'ımız ne güzel yaratmış!

O yabancı sanatçı Allah'a iman eder mi? Ey Sanatçı! Rabbin Allah'a iman et.

ne Halkın; Aklımızla ne de Rabbin ile sakın dalga geçme ve üstünlük taslama. Ey Sanatçı!

Yaratmadığın bir şeye yarattım demeyiniz. Allah her şeyin farkındadır.

Amaç sanata bakış açısı mı kazandırmaktır? Her ne olursa olsun
Sanat da, Sanatçı da Rabimizin yarattığı değil mi?

Sanat elbette üretilecektir ancak Yüce Allah'ın lütfu ile.
Biz insanlar büyüklüğümüz ile övünmeyelim... Halkı aptal yerine koymayalım. Alay eden olunursa, alay edilen olunur... Kibir insana ne de bir sanatçıya göre değildir.

Sanat elbette olacak ama her şey sanat değildir.

Allah boşu boşuna bir şeyi yaratmadı.

Yüce Allaha hamdolsun.
Elhamdülillah!
Her şeyin en doğrusunu Yüce Allah daha iyi bilir.
Ben hiçbir şey bilmiyorum.
Ben bilen bir insan değilim.
Ben bir hiç'im.
Ben bir hiç!
Özür dilerim.

Not: doğruyu iyi ifade edebildiğimi sanmıyorum. Özür dilerim.

Ülkemin değerlileri.

Nihat Erim suikastı nedir?

Başbakan neden öldürüldü?
Nihat Erim'nin öldürülmesi Türkiye'de büyük bir infiale neden oldu ve 12 Eylül Darbesi'ne giden sürece ivme kazandırdı.
Nihat Erim; Türkiye Başbakanı olarak görev yapmış tek suikast kurbanıdır.

Nihat Erim suikasti, 12 Mart muhtırası sonrası kurulan 34. Türkiye Hükûmeti'nde 1971-1972 yılları arasında Türkiye Başbakanı olarak görev yapmış, kısa süren başbakanlığı süresi içinde Deniz Gezmiş, Hüseyin İnan ve Yusuf Aslan'ın idamıyla sonuçlanan Balyoz Harekâtı'nın başlatmasıyla bilinen siyasetçinin 19 Temmuz 1980 tarihinde İstanbul'da Dev-Sol'un "Haydar", "Dayı" ve "İsmail" kod adlarını kullanan lideri Dursun Karataş ile Hüseyin Solgun'un emri ile öldürdüğü faili meçhul saldırıdır.

Bu haber alıntıdır. İnternet gazetesinden alınmıştır. Haberi okuyacağınız web site adresi:
https://m.medyafaresi.com/haber/nihat-erim-suikasti-nedir-basbakan-neden-olduruldu/802249 - kısa yoldan web sitesine gitmek için: Link

Aşağıya doğru okudukça anlaşılacak yazım.

İnternet gazetelerinin birisinde  Neslican ile ilgili bir haber ilişti gözüme. Kısaca şöyle: Neslican bir Lise öğrencisiyken kanser hastalığının pençesine düşen genç bir lise öğrencisi bir kız evladı. Vefat etmiş. Ailesi veya sevenleri ya da bir STK (sivil toplum kuruluşu) tarafından MilliEğitim Bakanlığına bir talep sunulmuş. Talep; Neslican'ın okuduğu lisenin ismini Neslican olarak konulması ile ilgi bir talep. Bence Haklı bir talep. Ama MilliEğitim Bakanlığınca talep rededilmiş. MilliEğitim Bakanlığının elbette haklı bir gerekçesi var olabilir ama bu ülkemizin bir evladı için güzel bir şey yapılmasına engel teşkil eder mi? Siz AKP Bakanlığı ve AKP kanunları! Hani Millet DEĞERLİYDİ? Red edeceğine Anenin göz yaşlarını silmelisin öncelikle..

Devam ediniz okumaya.

Oysa AKP'li bir Belediye Başkanı Merhum Siyasetçi ve bir siyasi parti genel başkanı  Necmettin Erbakan ismini; halkın servetinin içinden istediği miktarda alma yetkisi olan başkan bir kültür merkezi yapıyor ve isim olarak da Necmettin Erbakakan ismini koyabiliyor. Ve üstelik halka bile sormadan.

Ülkemde halka sorulmadan nice binalar, köprüler, yollar vs birçok şey yapılır ve Camiiler de dahil. Ama nedense Halkın gönlünü almak ve halka sormak vb. gibiler yoktur. Canları istediğinde kendi yetkilerini kullanarak neler neler yapılır. İsimler konulur. İsimler değiştirilir. elemanlar yerleştirilir kamu ve kurumlara. öyle değil mi?

Kenan Enver ismini bilenler Muhsin Yazıcıoğlunu da, Necmettin Erbakanı da, Necip Fazıl KısaKürek'i de, Fettullah Gülen'i de, Abdullah Öcalan'ı da, Kemal Kılıçdaroğlu'nu da, Fatih Sultan Mehmethan'ı da, Atatürk'ü de, Ve de Şimdi ki ve halen görevde olan Cumhurbaşkanı R. T. Erdoğan'ı da çok iyi bilir. Ama bir ülkemin evladının ismi nedense bilinmez.

Kenan Evren ismi çok tanıdıktır Ülkemizde. Suçlanan belki de tek kişi K. Evren.  Ama nedense Kenan Evren'li yıllar çok doğru okunamaz. Kenan Evren'in ismini sildirmek için tüm siyasi partiler hepbirlikte T.B.M.M. (Türkiye Büyük Millet Meclisi) çatısı altında birleştiler oysa ilginç olan da PKK ve tüm Sol katil örgütler için ve FETÖ için de birleşerek ülkemizden bu cani pislikleri temizlemezler!
Amerika ve İsrail suçlanır ama asıl gereği yapılmaz. Yoksullukla da doğru mücadele de yapılmadığı gibi.

Hatırlayınız. Bir Ekonomik alanda bilgiler veren bir ağabey cümle içerisinde DARBE içerdiği için Tayyibin polisi tarafından alınıyor. Karakola ve Savcının önünde kimbilir ne durumda ifadesi alınıyor.
Kimbilir psikolojisi nasıldı?

Tanımadığınız bir İnsanla çay bile içmemişken ne de hatrını sormamışken polisi gönderip tevkif edip ne mesaj verdiğinizin farkında mısınız? (bir bilgi: Çay içilmeden evvel birçok bilgi toplanır eğer uygun görülürse son sözü Tayyib bey söyler) A.B.D. Türkiye Cumhuriyeti başkonsolosluğundan Eski Başbakanımız ve canice öldürülen Nihat Erim ile ilgili Tweet'i atılmasaydı hatırlamış olacak mıydınız ki. Ne de Neslican ve halkın ismini de bilecek miydiniz ki.

Uygur Türkleri için Taayib beyin gazetecileri birçok şey yazar ama bu arada ticaretimiz ve ilişkilerimiz Çin ile çok iyi. Halbuki Filistinliler için kükreyen bir lider nasıl oluyor da Myanmar, Çin, Rusya, A.B.D. ve İsrail için asıl gereğini neden yapmaz?..

Yüce Allah'ı ve Halkı karşısına alanlar kaybedecektir. Bu iyi bilinsin.

Polis ve Savcılar ve Devlet kimin?
Neyse kısa bırakıyorum.

Doğru nedir? Halk karar versin. Onlar değil.

bu yazdıklarımdan dolayı polis beni de alacaksa lütfen gazetecilerinize söyleyin de hazır bulunsunlar.

Yüce Allah'a hamdolsun.
Elhamdülillah!
Her şeyin en doğrusunu sadece İnsanların biricik Tanrısı, İlah'ı, Rabbi Yüce Allah daha iyi bilir.
Ben hiçbir şey bilmiyorum.
Ben bilen bir İnsan değilim.
Ben hiçbir kimseyim.
Ben bir hiç'im.
Ben bir hiç!
Özür dilerim.

Önemli! Ben örnek alınacak bir İnsan değilim. Bilen bir İnsan asla değilim.