ÖNEMLİ ! / IMPORTANT !

Sayın Ziyaretçi, Benimle ilgili ve ilişik, ilişkili Sosyal Medya (Instagram ve Twitter) üyeliklerimi sonlandırdım. Web siteleri, resim ve video vb. sosyal medya adres, etiket, vb. herşeyi dikkate almayınız! ❤ 💜 💛 💙 💕 💚🌷🍀🌻🥀🌹🏵🌼🌱🌸🌺🌿💐 ⛵⭐⭐🌞 Dear Visitor, I have terminated my related Social Media (Instagram and Twitter) memberships. websites, images and videos etc. social media address, tag, etc. ignore everything! Mr. Murat YAZGI English: Google Translate. 1June 2021 /Istanbul, Turkey

28 Şubat 2020 Cuma

Esed ve Erdoğan

Regaib Kandilinin ardından bugün sabah itibariyle TV Kanallarından öğrendiğim kadarıyla 33 T.S.K. Mensuplarından Şehit var olduğunu ve yaralı Askerlerin de.

Allah tüm Şehitlere Rahmet ve Merhamet Eylesin. Amin. İnşallah.
Tüm yaralı ve sağlık sorunu olan Askerlere Rabbimiz hayırlı şifa versin. Amin. İnşallah.

Öyle zannediyorum ki, Sayın Erdoğan ve Kabinesi 2-3 saatlik bir uyku ile uyanıklar. Nasıl uyunabilir?
Gelen haberlerden sonra...

Büyük ve Güçlü Ordu T.S.K.  nasıl da sokak savaşına sürülmesi doğru olmayacaktır. Nitekim de olmadı.
TV haber bültenlerine bakılırsa doğru olmamış.
Yanlış bir harekat tarzı olabilir bu kayıplar. 

Ben yine diyorum ki, Esed'in işinin bitmesi için gereken zaman sadece 5-10 dakika. Zaten bizim harekat tarzımız Cumhurbaşkanı Erdoğan ile birlikte ilginç. Bu ilginçlik ne Terörü bitiriyor ne de Esed'i bitirebilir.

Terör mevzusu da karışık, hem Türkiye içinde birlik olmadığı gibi hem de bazı dış mihraklar da var.

Siyasetin bitmesi gerekir ki Türkiye Cumhuriyeti şahlansın.

Veya halkı eğitin ve silahlandırın terörün ve Esed'in, İsrail'in de vesaire işini bitirsin. Siyasetle olacak iş, iş değildir.

Doğrular hiç gelmeyecek galiba.

Olan olmuş... Cumhurbaşkanı Sayın, Erdoğan'ı eleştirmek de doğru değil. Yapılması gereken en doğru şey: Siyasetin Türkiye Cumhuriyetini ya terk etmesidir ya da def edilmesi olacak sanırım.

Siyaset olduğunda kümeleşme oluyor ve bizi birbirimizden ayrı ayrı yerlerde tutuyor. Vesaire.

Laf ile olsaydı Siyaset ülkemizi terk etmişti ve terkedilerek üzgün üzgün...

Yüce Allah'a hamdolsun.
Elhamdülillah!
Her şeyin en doğrusunu sadece Allah daha iyi bilir.
Ben hiçbir şey bilmiyorum.
Ben bilen bir insan değilim.
Ben hiçbir kimseyim.
Ben bir hiç'im.
Ben bir hiç!
Özür dilerim.

24 Şubat 2020 Pazartesi

Piyanist

Müzik dünyasına Piyanist Albümüyle giriş yapan Sinan AKÇIL'ı kutluyorum. Maşallah! Hayırlı ve uğurlu olsun! Bereketli olsun.

Siz okuyucularıma dilim döndüğü kadarıyla bilgi vereyim.

Simge SAĞIN genç bir hanımefendi, sesini dinlemek istiyordum ama bir türlü video kliplerden duymak istediğim sesi alamıyordum. Şöyle ki: POP müzik şarkılarına insan sesinin birçok enstrüman arasında insan sesinin tonmaisterlerin dijital ortama aktarırken ve biz dinleyicilere sunulan insan sesinin doğal form içerisinden çıkartılmasıyla duyduğumuz satışa sunulan bir ürüne dönüştürülmesi gibi vesaire böylece dinlemek istediğim sesi arınmış ve doğal, yalın olamıyordu.
Neyse ki Sinan AKÇIL kardeşim istediğimi bana iyi kalitede verdi.
Piyanist Albümünün kalitesini artıran değerli bir ekip harika iş çıkardı. Tüm herkesi başta Sinan AKÇIL olmak üzere kutlarım. Allah hepinizden razı olsun. Oldukça iyi bir çlışma olmuş. Uzun yıllar saklanabilecek müthiş bir Albüm.

Simge SAĞIN, Sibel CAN, İzel, Fettah CAN ve daha birçok sevilen sanatçıların piyano eşliğinde ve piyano'ya eşlik eden 3 enstrüman (sanıyorum) keyifli şarkıları dinleyebiliyorsunuz sevgili ziyaretçiler ve okurlar.

Türkçe POP müziğini bir de Piyanist ile dinlemenizi öneriyorum. YouTube'da videolar var. Bilginize.

Sinan AKÇIL Kardeşime Melisa'nın sesini bizlere dinletmesini rica ederim. Melisa farklı şirketin sanatçısı genç bir yetenek. Piyanist ile Melisa'yı dinlemek harika olur eğer kabul edilirse ricam. Melisa hakkında şu bilgiyi vereyim. PoL Müzik Şirketinin sanatçılarından genç bir yetenek. Şarkısı: Sadece Sen, Geçmiş Olsun vesaire şarkılarını başarılı okumuştur. Tebrikler Melisa!

Not: Bu yazım ve Linux, Özgür yazılım ile yazdıklarım dahil birçok yazım Ziyaretçi Çekme derdi ile yazılmış yazılar değildir. Ziyaretçi Çekmek nedir benim anladığım şey; Para. Her şey para olursa yazı yazılamaz ve üretimin sahiciliği, özgünlüğü ve özgürlüğü kalmayacaktır... Sanatçı özgür olursa fırça tuvalde boyalarla dans eder... Özgür insanın kalemide özür olur ve kimseden icazet almadan ve ticari olmayan yazılar daha iyi yazılır. Özgürlük ve Özgün olman çok iyi bir sanatçı ve yazar için. Taklit ve kopyacılktan da ticaretçilikten uzak durursa insan kendini kafes içindeki kuş gibi olmayacaktır ve kanat çırparak her yere uçacaktır...

Çok iyi ifade edebildim mi veya anlatabildim mi, bilmiyorum. Takdir Önce Yüce  Allah'ın en sonra ziyaretçilerin ve okuyucuların vesaire.

Yüce Allah'a hamdolsun.
Elhamdülillah!
Her şeyin en doğrusunu sadece Yüce Allah bilir.
Ben hiçbir şey bilmiyorum.
Ben bilen bir insan değilim.
Ben hiçbir kimseyim.
Ben bir hiç'im.
Ben bir hiç!
Özür dilerim.

21 Şubat 2020 Cuma

Konuşana Merhaba!

"Nazileri kandırmışlar"... Irkçıları da.

Onlara şunu demek isterdim:
Türklerden, Müslümanlardan veya herhangi bir insandan ne size ne de bir başkasına zarar gelmez!.. Kanunlar ne için var? Suç işleyen içeri atılır. Öyle ya!

Siz Irkçılara ve Nazilere verilen görevin geçerliliği yoktur. Her birimizi Yüce Allah yarattı. Her bir ağaç birbirine benzer olsa da tam olarak aynı değildir. Rengarek birçok farklı çiçeği de yaratan, tatlı ve tuzlu suyu birbirine karıştırmayan da Yüce Allah'tır.

Farklı insanlarla sohbet etmeyi hiç denediniz mi?
Bir zamanlar tenleri siyah olduğu için aşağılanan insanların acıklı hikayesini hiç okudunuz mu veya bilen insanlardan dinlediniz mi?

Tek ırk yaratmak; Yaratmak sadece Allah'a mahsustur.
Ve Yüce Allah öyle mübarekki nasıl da çiçekleri rengarenk yarattıysa her insanı çeşit çeşit yarattı.
İnsanlardan kimisi sanatçı oldu, kimisi de çeşitli mesleklerde işin ehli oldu. Kimisi doktor kimisi de bilim insanı oldu.

Hiç Kur'anı Kerimi okudunuz mu?
Eğer okursanız hayatınız iyi yönde değişir. Yalanın ve öldürmenin, yakıp yıkmanın yanlış ve kötü bir şey olduğunu anlayacaksınız.
Eğer anlar ve yanlışı terk edenler: Aramıza Hoşgeldiniz!

Birlikte gülmek ve birlikte çalışmak, birlikte biz oluruz her sorunun üstesinden zekamızla, sevgimizle, gücümüzle vesaire birlikte geleceğiz ve hayata gülümseyerek.

Hayat kan ve göz yaşından beslenenleri sevmez, sevmeyecektir!..
Haydi hep birlikte biz olalım!

Fabrikalar çalışmalı,
Hastalar tedavi edilmeli,
Engellilerin zor ve mutsuz yaşamlarının yerini iyilik almalı
ve hayatları kolaylaştırılmalı,
Hastalıklara çareler aranmalı ve tedavi metotları geliştirilmeli ki;
Biz olursak mümkün.

PKK ve FETÖ vesaire cinayet  örgütlerine izin vermemeliyiz ki insanlar ölmesin...

Hayat biz gülersek güzel olacak...

Okuyun, öğrenin ve hayata merhabanız olursa hayat yaşamaya değer eğer bir insanı, bir ağacı, bir bitkiyi, bir sinek'i dahil incitmemeliyiz!.. Eğer anlarsak...

Yüce Allah'a hamdolsun.
Elhamdülillah!
Her şeyin en doğrusunu ve iyisini de sadece Yüce Allah bilir.
Ben hiçbir şey bilmiyorum.
Ben bilen bir insan değilim.
Ben hiçbir kimseyim.
Ben bir hiç'im.
Ben bir hiç!
Özür dilerim.

18 Şubat 2020 Salı

Gezi

Bu gün Gezi davası ile ilgili mahkeme kararı okunuyor TV haber bültenlerinde. Dava'da tutuklu sanık kalmamış. TV kanallarını geziyorum, AK Parti tepkili. Amerika Büyük Elçilik ve Avrupa öğreniyorum TV ve İnternet haberlerinden Mutlu Amerika ve Avrupa.
Peki bu ne anlama geliyor, A.B.D. ve Avrupa mutluluğu?

İlk TV haberlerinden öğrendiğimde verdiğim tepki: Masumlarmış. Keriz yine biz halk mışız. AK Parti ne den tantanasını yaptı ki?

Anlayamadığım şey: taş atanlar ve yakıp yıkanlar masum mu?

Halbuki biz halk olarak çok şeye sustuk ve sabrettik de ayrıca. Ama ne kazandık? Doğalgaz, ulaşım, kitap, kırtasiye, elektrik, İnternet, su, gıda, gazete, dergi, giyim, beyazeşya, otomobil, mobil telefon, mobilya, gayrimenkul, GSM hat, temizlik, kişisel bakım, petrol ve ürünleri vesaire. Bunlar Türkiye'de çok pahalı. Asgari Ücret ve Emekli aylıkları çok düşük. İşte kazanılan şey: Fakirlik. Yani İnsan insana sunduğu kader yine kazandı.

Acaba AK Partinin bir kurgulanmış filmi miydi Gezi davası? Bu ne biçim bir kurnazlık!

Siyasetçilerin ve AK Partinin maaşını, çeşitli masraflarını Türkiye Cumhuriyeti halkı ödüyorken hiç mi Allah'tan kork muyorsunuz ve merhamet etmiyorsunuz halka ve ülkenize?!

Neyse. "Varsın onlar bizi Keriz sansın"... "Elbet bir o gün vardır"!..

Yüce Allah'a hamdolsun.
Elhamdülillah!
Her şeyin en doğrusunu sadece Yüce Rabbimiz Allah daha iyi bilir.
Ben hiçbir şey bilmiyorum.
Ben bilen bir insan değilim.
Ben hiçbir kimseyim.
Ben bir hiç'im.
Ben bir hiç!
Özür dilerim.

10 Şubat 2020 Pazartesi

Yine Esad.

Elimiz kolumuz bir değil ki zalime haddini bildirelim.
Ne Esad Duracak ne de İsrail.
Biz yokuz ki!.

Yine kürsüden esip gürleyecek AKP'lilerin  bir Başkanı var.
Ya sonra?
"Evli evine köylü köyüne".

Tüm şehitlere ve Allah rahmet eylesin. Amin.

Suriye'nin Zalimi yaktı yine bizi!..

*******

AKP VE CHP SAVAŞI BİTER Mİ?
BİTSE KAHROLASI SAVAŞINIZ HİZMET ALSA HALK. ZAMLARINIZI VE ÜCRETSİZ ULAŞIM DÜZENLEMENİZİ SONLANDIRIN VE HALK ÜCRETSİZ ULAŞIM HİZMETİ ALSIN HEM DE AYRIMCISIZ.

Bilgi: Sayın AKP ve CHP bu yazımı İ.E.T.T otobüsünden İ.B.B.'nin ücretsiz Wi-fi hizmetinden yararlanmaktayım. Demek istediğim bilgilerim elinizin altında istediğiniz zaman beni hapse attırabilirsiniz.

Yüce Allah'a hamdolsun.
Elhamdülillah!
Her şeyin en doğrusunu sadece Yüce Allah daha iyi bilir.
Ben hiçbir şey bilmiyorum.
Ben bilen bir insan değilim.
Ben hiçbir kimseyim.
Ben bir hiç'im.
Ben bir hiç!
Özür dilerim.
                      

8 Şubat 2020 Cumartesi

Bahçesaray

Sayın, Uğur Dündar'ın bir yazısından yazı başlığını aldım. Ve yazımın da başlığı oldu Bahçesaray.
Bahçesaray yazısını okumak için Sözcü gazetesinin web sitesinden Uğur Dündar'ın köşe yazısını okuyabilirsiniz. Ben de internet üzerinden okudum.

İçerik bilgisi vermeden benim fark ettiğim kısmı size aktarayım.
Bahçesay ile ilgili müthiş bir konu var. Bu konu öyle müthiş ki şiddet ve cinayet, sevişme vesaire sahneleri içermeyen harika film ve dizi senaryoları yazılabilineceğini ve Tiyatral olarak anlatım gücü ile sahnelenmiş oyunlar seyretmek harika olurdu. Yabancı kaynaklı film ve dizi, Tiyatro  için harcanan para, zaman, akıl ve enerji, beceri, harcanan elektrik bizden (ülkemizden) de bize etkileyici sahneler içerebilecek. Evet, Yabancı kaynaklı yapımlar, yarışmalar, programlar, TV dizileri ( bize ve kültürümüze herhangi bir kültüre ait olmayan ögeler içermekte.) Karşı olmadığımı anlamışsınızdır. Sanatçı elbette kültürlerin zenginliğinden besleniyor olması gayet çok doğal. Heralde bu açıklama yeterli olmuştur.

Üzüldüğüm taraf güzel ve saflıktan, vesaire uzaklaşıp şiddet ve sevişme sahneleriyle izleyiciden reyting kapma yarışmasına girilmiş adeta.

Uğur Ağabeyin kapısını çalmak, arşivinden istediğinizi alıp özgürce işlemek... Senaristler ve Tiyatro yazarlarına duyurulur!

Belki Uğur Ağabey ya kendi yazar veya bir başkasına yazdırıp bir yayınevinden bir kitapla okuyucularla buluşturur. Anıları arşivinden arasıra çıkarmaya devam edecek veya baskıya verilmiş bir kitap olarak kitapçı dükkanlarında okuyucuların karşısına dikilip hey! Burdayım! diyerek el sallayacak belki de.

Neyse. Uğur Ağabey! Teklif benden ama ısrar etmeden. Takdir sizden.

Bu yazı da kısacık bir yazı.

Sayın, Uğur Dündar'ın affına sığınırım. Sevgi ve saygılarımı kalben sunarım. Ellerinizden öper, size ve ailenize duacıyım.
Allah razı olsun sizden ve ailenizden.

Not: Nihayet Kar İstanbul'a hoş sürpriz yaptı. Hoş geldin Kar İstanbul'a! Belki Uludağ ve Palandöken'e yağan Kar gibi değil İstanbul ama yine de Allah'a şükür kavuştuk. Allah'a hamdolsun.

Üzücü olayları gözardı edemeyiz ama ülkemizin hayatla kopuk yerleri varsa iletişim ve ulaşım, su vesaire  sorunlarını da görmezden gelemeyiz. Ülkeyi yönetenlerin sorunları çözmesi dileğiyle bu yazıyı sonlandırıyorum.

Yukarıda parentez içinde ülkemizden  cümlesini iyi anlayınız.
(ülkemizden: bizden/ülkemizden...) heralde anlaşılır olmuştur.

Merhumlara ve şehitlere Allah rahmet ve merhamet eylesin.

Bu yazı gün aydınlığında yazıldı. Eklemeler ile yazı tamamlanmış oldu. Gün aydınlığı ile yazı başladı ve sonrası soğuk ve karanlık bir gökyüzünde  eklemeler ile  yazı tamamlanmış oldu.

Allah'a hamdolsun.
Elhamdülillah!
Her şeyin en doğrusunu sadece Allah bilir.
Ben hiçbir şey bilmiyorum.
Ben bilen bir insan değilim.
Ben hiçbir kimseyim.
Ben bir hiç'im.
Ben bir hiç!
Özür dilerim.

7 Şubat 2020 Cuma

Vatandaş ne düşünür veya ne düşünmez?

...........

..............

.........

.................

Kardeşlerim! Ben ne İstanbul'un, Ankara'nın ne de Türkiye Cumhuriyetinin bir sahibi değilim. İstanbul senin denilen o afişlere öyle yazılmış ama değilim. Noktalı yerleri sen sesinle, yüreğinle, kaleminle yazınız. Siz doldurun boşlukları. Ben dünkü yazımın çoğunu sildim. Siz yazın istedim. Ben yazıyorum ama doğru yanlış bilmeden. Belki sizi işiten ve size merhaba diyenler olur.

bu benim eklediğim dünkü ek:
Malumunuz konu hep aynı. Hiç yeni gelmez? Yeni şeyler söylemek ve yazmak varken her sene ve de her bir vesair de yine aynılık ve malum aynı. Oysa ya ne olacak YENİ? Yıl olmuş 2020 ama YENİ küsecek galiba bize.

Allah'a hamdolsun.
Elhamdülillah!
Her şeyin en doğrusunu sadece Allah bilir.
Ben hiçbir şey bilmiyorum.
Ben bilen bir insan değilim.
Ben hiçbir kimseyim.
Ben bir hiç'im.
Ben bir hiç!
Özür dilerim.

5 Şubat 2020 Çarşamba

Kısmi gündem

Bu gün TV haberlerinde Ambulans Taksi gündemin içerisinde..

Bir Ambulans birisi veya birilerince satın alınmış veya kiralanmış. Ne için, Taksicilik yapılması için. Türkiye de haberler böyle. Peki yapılan ne?

Ambulansın geçis üstünlüğünden yararlanılmış kurnazlarca.

Haberciler Sağolsun! Onların değerli emeklerini göz ardı edemeyiz. Ben de bazı konularda eleştrim de olmuştur. Emeklerini elbette göz ardı edemeyiz. Allah razı olsun hepinizden. Özür dilerim her birinizden.

Konuya değinirsem:
Ambulansı Taksi yapan kişi veya kişiler ceza yerine ödül almış. Ödül: 7500 TL. ve serbestçe her yerde gezebilecek.

Yani yapılan suç suç değilmiş.
Hem suistimal edeceksin hem de başın dik gezeceksin.

Sana veya sizlere verilecek ceza nasıl olmalıydı? 1 Milyon TL. veya 1 Milyon $. ve de Hapis.
Neden?

Ambulans veya İtfaiye aracıda olsa aynıdır. Bunu o AKP'li yöneticilere ve oy verenler iyi düşünün ki anlayın.

T.C. Devleti ve Sağlık Bakanlığı ve tüm sağlık personeli, vatandaşlar. Yani her birimiz aptal yerine konulduğu gibi güvenimiz sarsılmış, sağlık personeli karalanmış, sürücüler aldatılmış ve Devlete ben senden üstünüm demiş. Falan filan.
Ülkemizi de yanlış tanıtılmış.

İşlenen suç büyüktür. Karar yanlıştır.

Bilmiyorum anlayabildiniz mi?

Diğer gündem; Kızılay.

Muhalefet ve diğerleri yanlış yerden bakmış Kızılaya.

Basının video arşivlerine bakınız. Kim var? Sayın, R.T. Erdoğan. Peki ne söylüyor? Dernek ve Vakıfların kalkındırılmasından bahsediyor. Bu Dernek ve Vakıf mevzusunu muhalefet getiriyor; yıllar öncesine gitmeniz lazım Sayın, Muhalefet ve birileri.
Neymiş, Önce Sayın, Erdoğan ve AK Parti'den , Belediyelere ve sonra Kızılay.

Siz ey muhalefet! Siz de masum değilsiniz. Sizin ne de AKP'nin tarlası değil Devletimiz ve ülkemiz Türkiye Cumhuriyeti.

Bu Kahrolası Ey, Siyaset! Ülkemizi terk et! Aşıklarınla ve Emekçilerinle birlikte terk et ülkemizi ve devletimizi.

Ne siyasetsiz olur Sendikalar ne de dernekler ve vakıflar. Zenginlerin sahip olduğu vakıflar farklı olsa bile siyasilerle ilişkiler bu eksende doğası gereği olmaktadır. Bunu fazlaca eleştri çok doğru olmayabilir. Çünkü büyük zenginler her siyasi görüşten olsun veya olmasın onları ayrı tutuyorum.

Tayyip beyimiz,  kümeleşme doğru değil  olduğunu anlaya bilecek mi?
Bu kümeleşmeler Tayyib beyimizi ve muhalefeti memnun eder ama halkı değil.

Halkı ve Tabiatı memnun etmeyi bilseydik kümeleşmeler olmayacaktı. Çok mu zor bir insanı, fareyi, otu mutlu etmek? vs.

Merhumlara ve Şehitlere Allah rahmet ve merhamet eylesin.
(Bu da Ülkemizin gündeminin bir kısmi özetini en güzel anlatan insani ve kalbi duamız.)

Yazmak istemiyorum bu sayfada ne okuyucusu ne de ziyaretçisi yok. ve internet üzerinden açtığım Garip isimli Blogger web sitem ve YouTube video Kanalım ile meşgul olmak daha güzel. Para zaten yok. ve Parayı düşünmeden yazmak, siyasete bağlı olmayan kalp ile yazmak daha güzel olduğu için de denilebilir ama yazmak güzel yine de, para olsa da olmasa da.

Kısmi bir şeyler yazdım. Kısmen kısmi.

Yüce Allah'a hamdolsun.
Elhamdülillah!
Her şeyin en doğrusunu sadece Yüce Allah bilir.
Ben hiçbir şey bilmiyorum.
Ben bilen bir insan değilim.
Ben hiçbir kimseyim.
Ben bir hiç'im.
Ben bir hiç!
Özür dilerim.

2 Şubat 2020 Pazar

Garip

Ara vermek isimli yazımdan bu yana bir karar verdim. Artık Garip ile daha fazla ilgileneceğim. Garip hem şiirlerimin, edebiyat çalışmalarımın, şarkı sözlerinin ve YouTube da açmış olduğum Garip isminde ki video kanalımın videolarını yayınlamak istediğim bir özel aşk alanım. Aşk derken Yaradandan üstün olmayan ve onun sevgisi ile oluşturduğum Garip ile ilgilenmek istiyorum.

Yıllardır ne bir ziyaretçi trafiği yaşadım; eğer yoğun ve ilgi dolu trafik alsaydım internet üzerinden şimdi para nedir bilmiyecektim. Hayatımda görmediğim kadar çok param olacaktı. Ama olmadı.

Hem ziyaretçin olmamış hem de paran.. Peki neden Garip?
Allah'a şükür her şey para değil.
Yaşam da kolay değil biliyorum. Hamdolsun. Belki hayırlı bir vesile olmak. Belki bir insanı gülümsetmek. Belki kedi ve köpeklere bir kap su vermek. Vesaire. Yani para her şey değil. Sanatkar olmak, herhangi bir iş ile uğraşmak da güzel. Ülkelerim beni bilmiyor. Kırgın değilim hiçbir kimseye ve ülkelerime de. Allah'tan geldim dönüşüm Allah'adır. Hamdolsun Rabbime.

Gönül isterki Türkiye'de kümeleşme ve siyasi kadrolaşma bitsin. Halk hizmet alsın. Emeklinin, borçlunun, mazlumun, garibanın, emekçinin, sanatkarın herhangi bir ayrımcılığa mahal vermeden gülümsetilse 'insan.' ...

Aydın ve Sanatçı olmak siyaset yapmak değildir; onlar ülke ve toplumu kalkındıran ve güzlleştiren emekçi unsunsurlardır. Şu siyaset ve ayrımcılık hiç olmasaydı.

Siyasiler ne zaman doğruları yapacak Allah bilir. "Nuh demiyenler Peygamber demiyor"!

mevzu anlaşılsın haram, yalan ve yanlış terk edilsin. 

Önemli! Ben bilen bir insan değilim. Beni gözünüzde büyütmeyiniz...  "Ben hiçbir yere sığmamam, iliştirilemem"... Ben sadece bir vatandaş Murat YAZGI. 

Hamdolsun Yüce Allah'a.
Elhamdülillah!
Her şeyin en doğrusunu sadece Yüce Allah bilir.
Ben hiçbir şey bilmiyorum.
Ben bilen bir insan değilim.
Ben hiçbir kimseyim.
Ben bir hiç'im.
Ben bir hiç!
Özür dilerim.