Mektup ve seçim ile ilgili.

Cumhurbaşkanı Mektubuma Yanıt verdi mi?
Hayır!

Seçim sürecini etkilememek için seçim yasaklarının kalkmasını bekledim. Ve şimdi yazabiliyorum.

Sandığa geldim ve bir seçim yaptım.
Şöyle: İstanbul Büyükşehir Belediye başkan adayını bağımsız adaylardan bir hanımefendiye oyumu verdim.
Belediye Meclis üyelik seçimine ise, oy pusulasını geçersiz olacak şekilde birkaç mühür basarak oy pusulasını geçersiz yaptım. Neden? Sahtekarlığı önlemek için. Boş bırakabilirdim ama başkası tarafından tekrar doldurulmaması için.
İlçe belediye başkan adayında 1 bağımsız aday vardı ve erkekti. Seçimim Bağımsız aday olmuştur. Yıllar sonra ilk defa hem bir kadın adaylardan yana oy kullandım hem de bir parti logosuna değil Bağımsız adaya oy verdim. Benim için ilklerin seçimi oldu diyebilirim.
Muhtarlık seçiminde bir hanımefendiye oy verdim. Oy verdiklerimi ne tanırım ne de ekmeklerini yemedim.(Anlaşılıyor mu? Seçim yaparken özgür olun. yani, özgür olun.)

Cumhurbaşkanına bir kin beslemedim. Eğer öyle olsa bir şartlı davet mektubu sunamazdım. Param yok ve imkan olmadığı için Twitter üzerinden kendisine ulaşma kolaylığı var ve üstelik ücretsiz, şeffaflık da var.

Örneğin, C.H.P Başkanı ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayı da çok güzel cümleler kurmuş ve vaatler sıcaktı. A.K.P ise uzağından bile geçemedi vaatlerin, cümlelerin.  Yine de kimseye kin beslemedim.
Kızgınlık ve kırgınlığı bahane yapmadım. Sandıkta seçimimi yaptım.

Sandıktan bir gün önce geç saatlerde bir Tweet yayınladım o yukarıda inceleyin.

Beka diyerek oy toplamaya koyulanlara diyorum ki; İlk İnsandan Mustafa Kemal Atatürk'e kadar geliniz.

İlk öğretim okullarında asılan Türk Gençliğine olarak başlayan sözleri hatırlıyor musunuz?

.......... .

Ne Atatürkçüyüm, Ne De Osmanlıcı, Türkçü, Kürtçü, Solcu, Marksist, Kapitalist, Emperyalist, Dinci vb. VS. değilim. BEN SADECE İNSAN.
KENDİNE KÜME OLUŞTURMAYAN VE KÜMELERE AİT OLMAYAN
BİR İNSAN MURAT YAZGI.


BEN DEN BU KADARCIK.


Yüce Allah'a hamdolsun.
Elhamdülillah!
Her şeyin en doğrusunu sadece Yüce Allah bilir.
Ben hiçbir şey bilmiyorum.
Ben hiçbir kimseyim.
Ben bir hiç!
Özür dilerim.

Cumhurbaşkanına Mektubum.

Cami Katliamında HIZLI BİR ADIM ATTINIZ. KUTLARIM. ALLAH RAZI OLSUN. KARDEŞLERİMİZİ YALNIZ BIRAKMADINIZ O YENİ ZELANDA DA.

BEN SİZE BU YEREL SEÇİMDE OY VERECEĞİM. VE AŞAĞIDAKİLER İSTEKLERİMDİR.

İsteklerim / Taleplerim:

1- Devlet içinde kadrolaşma olmayacak.

2- Bir parti başkanı, vekili, vb. Belediye başkanı dahil Kaymakamı ve Vali, Devlet yetkilisini, personelini vb. de dahil olmak üzere DEVLETİ ENGELLEMEMELİ VE DEVLETTEN ÜSTÜN BİR DAVRANIŞA GİRMEMELİ. VE DEVLETTEN ÜSTÜN

OLMAMALIDIR. Devleti azarlama ve emir verme yetkisi ve hakkı yoktur.

* haksız yapılan tayin ve sürülmeler durdurulacak ve devlet personeli görevine iade edilecek*

* Ülke ve Devlet, halk zarara uğratılmayacak*

3- Siyaset ve şov olmayacak.

4- Halkın Cumhurbaşkanı olmak için doğrular söylenecek ve yapılacak.

5- Ülke kalkınması rakamsal değil gerçekçi olacak.

6- Halk varlıklı olacak. İstediğini istediği yerden özgürce satın alabilecek.

Halkın kalkınması gerçekleşecek. Halkın artık cebinde para olacak.

7- Halk, bankalara ve faize muhtaç hale getirilmeyecek.

8- HALKIN BELİNİ BÜKEN; ELEKTRİK, SU, DOĞAL GAZ, TÜRK TELEKOM, İNTERNET VB. FATURALARI VE ULAŞIM PAHALILIĞI DA OLMAYACAK.

9- GERÇEK KALKINMA OLDUĞU TAKDİRDE HAC KURASI İÇİN SIRAYA GİREN KİŞİ SAYISINDA BARİZ BİR ARTIŞ OLMALIDIR Kİ HALKIN KALKINDIĞI İLE İLGİLİ BİLGİ VERSİN VERİLER. Artık İnsanlar Tatil nedir bile bilsin. Gerçek kalkınma olursa eğer.

10- Parti teşkilatları değil İŞKUR SADECE İŞE ALIM VE YARLEŞTİRME YAPABİLİR OLMALIdır.

11- Polis araması illaki olacak diyorsan öyleyse nezaket te olsun.

12- yasalar ve devlet senin ve birilerinin mutluluğu için değil devleti ve halkın mutluluğu için olmalıdır. Geleceğinizi garanti almak için değil ülkenin ve devletin, halkın da çok iyi duruma getirilmesi için gerçek çalışmalar olmalıdır.

13- Bildiğimiz veya bilmediğimiz gizli projeleriniz veya gizli örgüt üyeliğiniz varsa lütfen ne aldıysanız devletimize iade edip ülkeyi terk ediniz.

14- İnsanları kabul ediniz ve onları kendi şemsiyeniz altına sokmayınız. Halkı kendi kümenize çekmeye çalışmayın. KÜMELEŞEREK KENDİNİZE VE BİRİLERİNE YÜKSEK STANDARTLARDA YASA VE DEVLET GÜVENCELİ BİR YAŞAM SUNMAYINIZ.

15- SOSYAL YARDIMLAR DOĞRU DÜZGÜN YAPILMALI VE HALKIN MUTLU OLMASI SAĞLANMALIDIR.

16- SANAT VE SANATÇI ÜZGÜN OLMAMALIDIR

17- İNSANLAR VE TABİAT SİYASETE VE SİYASİ ŞOVLARA KURBAN EDİLMEMELİDİR.

18- Türkçülük ve Kürtçülük, Osmanlıcılık vb yapılmayacak ve herkese hizmet ayağına gelecek.

* Gönül ister ki GERÇEK HİZMET OLSUN.. Bilirim ki, GERÇEK HİZMET; Osmanlıcılık, Kürtçülük, Türkçülük, Milliyetçilik vb şeylerini barındırmaz. Ve hizmeti kim olursa olsun ayağına getirir. Devlet için de de kadrolaşma yaptırmaz. Kümeleşme de olmaz. Sen ve ben olmaz.

Ayrımcılık ve kategorileştirmek de olmaz. İnsanı İNSAN KABUL EDER VE HİZMETİ DOĞRU DÜZGÜN SUNAR. SÖMÜRÜ DE OLMAZ VE HAKSIZLIK DA OLMAZ. VB. VS.

İyi OKU VE İYİ ANLA. BU SON YAZIDIR. YALAN DÜNYANIN SONU GELECEK AŞIKLARINA DUYURULUR!

ALLAH’TAN BAŞKA İLAH VE TANRI YOKTUR.

Not: Şartlarım hızlı ve doğru olarak yerine getirilirse oy verceğimi açıkladım Twitter üzerinden Cumhurbaşkanının kendisine
. Eğer yetiştirilirse. 31 Mart 2019 Yerel Seçime sayılı günler kaldı. Eğer Samimiyetle, Akıllıca, hızlı, doğru işler yapılmalı. Zaman su gibi akıyor. Kum Saati... Kumlar bitmek üzere.

Biz Türkiye Cumhuriyetiyiz

Yeni Zelanda da ki KATLİAM ve bugün Hollanda da yapılan Silahlı saldırı bir Terör eylemi mi?

Yeni Zelanda da açık bir tehdit Ülkemize yönelik ve Cumhurbaşkanı da tehdit edilmiştir.

Ben şöyle ifade edeyim:
Çanakkale Destanını kitaplardan ve yaşayan tanıklardan dinleyin.
Mustafa Kemal Atatürk'ün bir sözü;
"Evlatlarınız evlatlarımız"... Peygamberler dahil, Osmanlı Padişahları ve Mustafa Kemal Atatürk'ten öğrendiğimiz şey: ilim, bilim, sanat ve barış olmuştur. Düşmanlık yapmayın nasihatı ile öğütleniriz Yüce Allah'ımızdan.

Bizler Düşmanlık nedir şöyle biliriz:
Peygamber der ki; Düşman Şeytan...

Ben de eleştiriyorum Cumhurbaşkanı Sayın, R. Tayyip Erdoğanı. Bu demek değildir, Düşmanlık beslemekten.. Hayır! Sadece İşler hakkında ve siyasi vb. çeşitli konulardır. Bir insanı öldürmek ciddi bir suçtur. İslam dini hoş görü ve adalet ve sevgi üzerine...

Irkçılık ve öldürmek asla bir gerçek çözüm değildir. Çünkü mutsuzluk ve acı vardır.

Tavsiyem: ne şeytana ne de zalime hizmetçi olmayınız.
En gerçek dost Yüce Allah.

Yüce Allah'ımızın bir öğüdü:
Sizden birine kötülük geldiyse iyilik ile karşılayın. Daha doğru bilgi: Kur'anı okumak ve anlamak.

Ben bu kelimeleri yazarken, Osmanlıcılık ve Atatürkçülük, Irkçılık, Tayyipçilik vb. tarafında olmadan da yazabildim bu yazımı. Kin ve düşmanlık beslemeden yazı yazabilmek ve düşünceyi ifade edebilmek, yazmak ve konuşmak güzeldir.

Tavsiyem: Gerçek tarihi ve her şeyi okuyun, araştırın ve öğrenin.

Fikir ayrılıkları veya ayrı düşülen konular olabilir ama bu demek değildir; katil ol veya ırkçı olmak değildir. İletişim ne büyük bir nimet gibidir.

Allah'a ve Peygamberlere inanan bir insan düşman olamaz... Adalet ve saygı, sevgi ve merhamet üzerine İslam.

Yüce Allah'a hamdolsun.
Elhamdülillah!
Doğruyu Yüce Allah daha iyi bilir.
Ben hiçbir şey bilmiyorum.
Ben hiçbir kimseyim.
Ben bir hiç!
Özür dilerim.

Not: Camide yapılan müslümanlara yapılan katliam İslam Alemini Sarsmıştır. Türk olsun-olmasın bir müslüman düşman değildir.
Türk atası öğüt verirken düşmanlık içermez.. Aile ve yaşam, beslenme vb. konular anlatılır. bu ve benzeri birçok anlatım müslüman olmayan kavimler ve imparotorluklarda da vardır. Roma Dönemini oku Tarih kitaplarından ve diğer konuları da.

İyi ve kötü bu dünya da vardır. Tarihin sayfalarında da vardır...
Türk ataları bizlere düşmanlığı aşılayan değildir. Düşman ile karşılaşıldığında nasıl davranılacağının bilgisini ve öğüdünü veren kıymetli rehberlerdir. En kıymetli mübarek Rehberimiz Peygamberlerdir. Türk Atalarını İslamdan ayrı düşünmek ne kadar da doğru olabilir mi?

Zalimler için kurtuluş Tövbe etmek ve Allah'a gelmek.. İman etmek. Allah kabul ederse.

(besmele) Rahman ve Rahim Allah'ın adıyla.

Bir dua:

Allah'ım!
Merhumlara ve şehitlere, gazilere Rahmet ve Merhamet eyle. Amin. İnşallah. Rahmet ve Merhametin boldur Allah'ım. Sen en hayırlısısın Allah'ım.

Şehit ve gazi, merhum yakınlarına hayırlı sabır ver yarabbi.
Amin. İnşallah.

Tövbe kapın açıktır Allah'ım.
Kul bağışlanmak isterse gelsin istersin Allah'ım.

bağışlanmak için bir dua:

(Besmele) Rahman ve Rahim Allah'ın adıyla.

ve dua: Allah'ım, sen affedicisin, affetmeyi seversin. Beni ve bizleri af eyle ve bizi bağışla. Amin. İnşallah.

Son söz: Kin ve öfke, nefret ve ırkçılık vb. Bunlar asla çözüm sunmaz. Çözüm: düşünce, iletişim, üretim, barış, sevgi ve saygı vb. İşte bunlar çözüme yaklaştırır.

Bir Sevgi

İSLAMOFOBİ.
Anlamı veya gazetelerden çıkardığım anlamı. Müslümanlara karşı nefret ve işlenen terör eylemi.

Yeni Zelenda ile İslam Alemi de sarsıldı. Terör suçu ve Irkçılık...

Irkçılık: Biz insanlar kim olursak olalım ne bir terörist ne de ırkçı olmayalım.

Nasıl bir İnsan olmalıyız?
Cevap: Yaşlı, genç, çocuk ve kız, kadın; hangi cinsiyetten olursak olalım ve neye inanıyorsak inanalım ama bir birini öldüren bir katil, terörist, ırkçı vb. olmayalım.
Tabiatı ve insanları sevelim.
örnek: Bir köpek, bir ağaç, kuş, çim, toprak, su, bulut, çiçekler vb. güneş ve ay, yıldızları da sevelim ve birbirimizi de.

Bilmiyorum iyi anlaşılıyor mu?

KINIYORUM!

Bir dua:

Rahman ve Rahim Allah adına. (Türkçe yazılan; Besmele)

Ve dua:

Allah'ım! Şehitlere ve Merhum insanlarda dahil olmak üzere tabiattan da ölmüş tüm canlılara da Rahmet ve Merhamet eyle.
Amin. İnşallah. Allah'ım, senin Rahmet ve Merhametin boldur. Ve Rahmet ve Merhamet eyleyenlerin en hayırlısısın. 

Not: böyle yazmayı uygun gördüm.
Daha iyi anlaşılması dileğiyle.

Yüce Allah'a hamdolsun.
Elhamdülillah!
Her şeyi çok iyi bilir Yüce Allah.
Ben hiçbir şey bilmiyorum.
Ben hiçbir kimseyim.
Ben bir hiç!
Özür dilerim.

Bir hikaye mi?

İyi haber mi bilmiyorum. Nihayet uzun zamandır, hatta geçen yıldan beri bekliyorduk.. Telefon çalmıştı. Arayan kişi hastahaneden bir görevli. Babamın yarın sabah saat 09.00 da hastahanede bulunmasını ve amaliyattan önce yatış işlemlerinin başlaması gerektiği ile ilgili bilgi verdiğini öğrendim. Çalan Telefon Babamın GSM hatlı telofonuydu.

Babam Akşam geç geldikten ve akşam yemeğini yedikten sonra ailecek (annem, babam, kızkardeşim ve ben) hazırlandık ve komşumuza başsağlığı vermek için yola koyulduk. Komşumuza başsağlığı veriyor, fatiha okuyarak merhumun ruhuna hediye ederek çeşitli konulardan sohbetlerle ve ev sahibesinin yapmış olduğu Türk Kahvesini yudum yudum içiyorduk. Bu arada vakit gelmişti. Ev sahibisinden izin istedik ve vedalaştık. Komşu ziyaretimiz böylece noktalanmıştı.

Annem telaşla hemencecik babamın
eşyalarını hazırlamaya başladı. Hastahane de kaç gün kalınır - kalınmaz bilinmez. Hastahane için hazırlık...

..........

Hikayenin devamını belki yazarım veya olduğu gibi bırakabilirim.
Yazmak istedim ve yazdım.
Sizde yazmak isterseniz bir deneme yazısı yazarak başlaya bilirsiniz Edebiyata.

Aslında bu hikaye gerçek.
Hastahaneden verilen yatış tarihi:
13 Mart 2019. Haydarpaşa Numune Hastahanesi. (Üroloji Servisi) Üsküdar, İstanbul / Türkiye

Yüce Allah insanlardan ve tüm canlılardan sağlık sorunu yaşayanlarına hayırlı şifa versin. Amin. İnşallah.

Yüce Allah'a hamdolsun.
Elhamdülillah!
Her şeyi çok iyi bilir Yüce Allah.
Ben hiçbir şey bilmiyorum.
Ben hiçbir kimseyim.
Ben bir hiç!
Özür dilerim.

Merkez olmak

Doğrular doğru düzgün yapılsaydı siyasete kurban edilmeden. Bugün farklı şeyler konuşabilirdik.

Sayın, Tayyip Efendinin Yerel Seçim adayları çok donanımlı. Bu değirmenin suyu nereden geliyor?
Bizim paramız ve devletin müthiş imkanları.. Neden Muhalefet kendini iyi anlatamıyor? Hükumet kim? AK Parti. Ülke yöneten kim? Yine AK Parti.

Polis kimin? Devletin memuru mu veya Ak Partinin mi? Bugün ve o geçmişimin acı hatırası Polis Araması... Polis elindeki gücü dosta karşı kullanmaya başlarsa bu ülkemizi ve devletimizin düşeceği durum; çok aşağısı olacak, kalbimizden...  Hükümet Merkez olmaktan kürseden bahsetmedi mi?
Acı hatıralar oluşturan iz bırakan Polis Araması dahil bizi üzmektedir.

CHP'li İstanbul Yerel Seçim adayı güzel vaatler açıklamış yoksullukla ilgili. AK Parti neden yok?
Projen yok mu, fakirliği bitirmek gibi.

Siyaset Batsın!  Siyasetiniz Batsın!
Ne zaman Siyasiler bizi insan yerine koyacak!? İnsanız biz insan!..

Vaat Satmayın! gerçekçi iyi işler yapın. Zaten Patronlar çok mu istekli Çalışanlara Gerçek ücret ödemeye ve Adil olmaya?

Allah bilmiyor mu? Varlık içindeyiz ama hala fakirlik var. ... Cimriliğiniz de, Siyasetiniz de batsın!

İnsanı Aptal yerine koymak kimseye fayda getirmez.

Yeter Artık! Terk edin bu güzel ülkeyi. Veya beni vatandaşlıktan çıkartın değil hatta atın vatandaşlıktan.

Kendinizi kandırın halkı değil...

O, bu, şu, ayrım gözetmeden yazdım. Anlaşılıyor mu?

Merkez mi ne merkezi?..

Yeter Artık!

Yüce Allah'a hamdolsun.
Elhamdülillah!
Her şeyi çok iyi bilir Yüce Allah.
Ben hiçbir şey bilmiyorum.
Ben hiçbir kimseyim.
Ben bir hiç!
Özür dilerim.

Geldim, Gördüm ve Gittim.

Çamlıca Cami Cumhurbaşkanı Sayın, R. Tayyip Erdoğan ve Hükumet tarafından yapılmıştır. Açılış tarihi: 7 Mart 2019. Benim ziyaret tarihim: 9 Mart 2019. Neler dikkatimi çekti?

Oldukça büyük bir yapı. Büyük oluşunun nedeni tahminime göre; İstanbul Boğazı Siluetine uygun oluşu ve büyüklüğü ise, Boğaz her iki yakadan çok iyi görüle bilirliği hele bir de akşam ışıklandırılmasıyla boğazı selamlaması. İstanbul Boğazında dikkat ettiyseniz Cami Siluetleri birbirine benzemektedir. Çamlıca Cami Siluete uygun olarak yapılması bu nedenden ötürü olabilir. Caminin farklı bir mimari yapı da olsaydı tezat oluşturabilirdi. Belki de büyük oluşunun tahmin edemediğimiz bir onlar için anlam veya ifade taşıyor olabilir. Veya dosta düşmana gövde gösterisi ve cesur duruşu sergiliyor olabilir. İlginç olan Cami denizden biraz uzaklığı. Belki de uzaklıktan ötürü hem de özellikle boğazın cami siluetine uygun bir yapı oluşu. Tezat bir görüntü olmaması için özenli davranmışlar. 

Çamlıca Camisi, ibadete açık ve diğer; kütüphane vb. bölümler için bir süre daha beklemek gerekecek. 

Otopark ve Tuvalet, Abdesthane hizmet vermektedir. İnternet yoktu. Belki ileride.

Peki Ulaşım?

Şahsi araçlar, Taksi ve grup halinde çeşitli araçlar ile gelmeniz durumunda doğru karar vermişsiniz. Toplu Ulaşım çok iyi değil. İlerisi günler, haftalar veya aylar sonra belki düzelir. Yine de Toplu Ulaşım hat bilgileri: 15 Ç ve 15 ÇA iki hat gördüm en sık çalışan.

En iyi Toplu Ulaşım Üsküdar İskele önünden veya yakın otobüs duraklarından 15 Ç hatlı otobüse binmek. Göztepe Köprüsü üzerinden 15 ÇA hatlı otobüse binmek.

Yayalar hiç iyi düşünülmemiş. Yaya güvenliği ve yaya yürüyüş yolları ve kaldırımlar da oturulacak bankların bulunması İstanbul için hayal ötesi. Her şey araçlar için. Parası olmayan yürümek zorunda maalesef. Böylesi bir Ülke de.

Harita ve Navigasyon için:

Google Harita uygulaması ile veya alternatif iyi bir navigasyon ile ulaşım mümkündür. Alternatif navigasyonlardan iyisini seçin veya doğru yol göstereni seçmelisiniz.

Mobil Uygulamalar:

Google Harita, İETT Mobi ve Moovit isimli uygulamalar Mobil cihazınızda bulunsun. Çünkü bu tür uygulamalar ile bulunduğunuz duraktan veya konumdan gitmek istediğiniz adrese hangi Toplu Ulaşım ile gitmek istediğinizi size bilgisini vermektedir. Ancak Google Harita çok gelişmiş bir Navigasyon hizmeti sunabilmektedir.

Gelelim konuşma üzerine sohbetime.

Çamlıca Cami kağıt üzerinde var mıydı bilmiyorum. Sayın, R.T. Erdoğan kürsüden konuşuyordu Çamlıca Camisinin yapılması gerektiği şeklinde. Basına yansımıştı.. Eleştiriler... ve ben de fikrimi beyan etmek istiyordum. Ama Ankara'ya sesim ulaşmıyordu.

Eleştirim vardı. Ama onlar (Hükumet ve Israrlı Cumhurbaşkanı) pek kulak asmıyordu. Onlar için doğru neyse o! Belediye Başkanı Seçimlerinde halkın değil Sayın,Erdoğan'ın etkili olduğu aşikardır. Erkekler takımı oldu yerel seçim! Sayın, Erdoğan çok büyük bir etken olarak yansıyor.. Sizin değil Sayın, Erdoğan ne derse o. Özgürlük der Sayın, Erdoğan ama aslında yoktur. Şeye benzer, Blender 3D Modelleme yazılımı, Özgür Yazılım ama dil özgürlüğü yoktur. Fikir Almayan Erdoğan büyüksün ama sahte güç ile eğlenirsin!... Yüksek ücret ve Yüksek hayat standartlarında yaşarsın. Sen derdin Millet, neden oldu Cumhur ittifakı?

Halbuki Osmanlı döneminde kimi insanlar vardı, kendi öz parasıyla ibadethaneler ve külliyeler yaparlardı.. Oysa sen halkın parasıyla eserler yaparsın. Ben, Osmanlıcılık, Milliyetçilik, Türkçülük, Kürtçülük, Tayyipçilik, Atatürkçülük, Solculuk, vb. Onlardan olmadığım gibi hiçbir kümenin içinde olmadım. Gençlik yıllarımda gezerdim o kadar. Çünkü gençtim ne bilirdim? En güzel çocuk olmaktı.. bilmezsiniz siyaseti...

Ben hiçbir kümenin içinde olmadığım halde düşünebiliyordum bu onların değil Yüce Allah'ın sayesindedir. Onlar diyor ya; belediyecilik "Gönül İşi" öyle değil Efendi! Sen ne diyorsan o! Gönül aldınız mı? Yazı siyaseti ile gönül almak kolay ne de olsa. Kürsü siyaseti ve siyaset ile de gönül almak kolay. OLMUYOR EFENDİ!

Bir vatandaş: elektrik, su, doğal gaz, vb. Faturalarından birini ödeyemediği takdirde ne olacak? Sen iyi bilirsin. Ama yaptığınız eserlerin faturasından ve sizin cebinize giren yüksek ücret maaşını biz halk olarak ödüyoruz, efendi.

Biz halk olarak neden mutlu olamıyoruz hiç düşündün mü? Ne bir şey sorduğunuz var ne de merhaba söyleminiz? Kendine Küme oluşturan gibisin efendi! Kendine itaat edecek insanlar mı üretiyorsun efendi?

Cevabım: Seni ve Millet Vekilleri (parti ayrımcılığı yapmadan),  Hükumet, patronlar dahil yüksek standartlarda yaşamanız için gece-gündüz çalışan bir halk var Türkiye Cumhuriyetinde. Anlaşılıyor mu? 

Siyasi ve siyaset dışı hayatınız çok muhteşem!..

Yüce Allah'a hamdolsun.

Elhamdülillah!

Her şeyi Allah çok iyi bilir.

Ben hiçbir şey bilmiyorum.

Ben hiçbir kimseyim.

Ben bir hiç!

Özür dilerim.

Not: Line Camera mobil uygulamas ile oluşturduğum bir Kolaj. 

Fotoğraflar: 5 MP Flaşsız eski bir mobil telefon kamerası ile çekildi.

 Mobil Telefon bana ait değil, bir süreliğine kullanım hakkına sahip oldum.

 Bana ait gerçek bir telefonum bile yok. Param olmadığı için.

Fotoğrafta ki kişi benim en yeni Cami içinden çektiğim bir görüntüm. 

Bu bilgiyi de verdikten sonra başlarsınız belki de BEDDUA VE KÜFRE.

Ben Yüce Allah'a inanıyorum. Canımı da Allah alsın, sizler ne de bir başkası değil. 

Ölümden değil, Yüce Allah'tan korkarım. Silahlarınızı unutmayın. BİR SÖZ, BİR YAZI BİLE SİLAH OLABİLMEKTE. Aydınlandıysanız,  başlayın korkusuz korkak oyununu oynamaya...

Kitap üzerine konuşmak

ALLAH'ım! 8 mART 2019 dÜNYA kADINLAR GÜNÜNÜ HERKESE HAYIRLI VE MÜBAREK,
BEREKETLİ VE HUZURLU EYLE. AMİN. İNŞALLAH.

Üsküdar’da bulunduğum zaman dilimi ve gün aydınlığı içerisinde Nevmekan’a uğradım.

Eski Evlendirme Dairesi olarak hizmet veren güzel ve boğaza sırtını dönmeyen, seyrettiren, izlettiren, Martı seslerini duyabileceğiniz (dışarıda olmak kaydıyla) iyi bir mekan Nevmekan. Üsküdar Belediyesi tarafından Nevmekan isimli yemek yenilen, kitap okunabilen ve bir de sahne içeren hoş bir mekan Nevmekan olarak farklı bir hizmet kompleksine dönüştürülmüş Üsküdar Belediyesi tarafından. Ücretsiz çay ve kek, ücretsiz seçeneklerin olduğu bir mekan Nevmekan. Ücretsiz İnternet te bunlardan bazısı. Bilgisayar ve tablet, telefonlarınızdan herhangi bir birisi mutlaka yanınızda olsun ki vakit güzel geçiyorken kayda almanız gereken bir şeyler olabilir. Veya sadece kitap okumak da iyi bir seçenek. Yalnız boş duran bir piyano ve beyaz renkli üstelik çok güzel. Ama boş duran bir piyano çok sesiz bir mekan olarak pek iyi değil. Ses var ama insan sesi ve garsonların bir şey içer misiniz demesi. Yani Piyanonun güzel sesinden mahrumsunuz. Tahminen bazı gün ve saatler de özel etkinlikler olabilir. Bilgi Belediyenin kendisinde. Nevmekan nerede? Üsküdar, İstanbul / Türkiye. Google Harita üzerinden ulaşım bilgilerine ulaşmak şimdi çok daha kolay.

Bu kadar tanıtım ve bilgi yeterli. Gelelim konumuza.

Nevmekan içerisindeyken iki kitap iki farklı yazardan okudum. İçerik farklı ve her şey de. Fakat,

bir şey dikkatimi çekti. Konu seçerken bildiğimiz şeyleri anlatılıyor. İnsan hayatının kısacık bir öyküsünü. Yabancılık çekmeyeceğiz işte benim hayatım da veya tanık olduğum uykuda yatan şuur etkisi ile uyandırılışımız. Ama asıl konuyu atlanmış. Çocuğa ve bir insana anlatmalıydık hayatı...

Mesela, bir parçasını yediğimiz ekmeği yiyemeyeceğimiz olan parçasını bir arkadaşımız ile bölüşmeyi veya kuşlar ile ekmeğimizi bölüşerek hayata gülümsemenin güzel bir şey olduğunu.

Karıncaları gördüğümüzde üzerine basmamayı öğrendiğimiz de hayat yine güzel olacağını.

Kötü söz söylemeden ve bağırmadan da karşımızda ki insana derdimizi anlata bilmenin mutluluğunu yaşamanın hayata merhaba demek olduğunu anlayacağız.

Ağaçların meyvesini yerken dalları kırmadan meyveye ulaşmanın ve şükretmenin de mutluluğunu yaşamanın..

Evet. Çöpleri çöp kutusuna atarak çevremizi kirletmemenin.. Sigara ve alkol, madde kullanımının sadece insana zararlı olmadığını anlatabilmeliyiz. Gürültü VE ÇEVRE KİRLİLİĞİNİN SADECE İNSANA DEĞİL TABİATA DA ZARARLI OLDUĞUNU DA FARKINA VARMALIYIZ.

FARKINA VARMAK... HAYATA MERHABA DEMEK İLE BAŞLAR...

Not: Üsküdar Belediye web site adresi: http://www.uskudar.bel.tr/ Her türlü sorunuzu sorabilirsiniz.

Nevmekan’a ziyaretim seçim gününe denk geldiği için hoş vakit geçirirken birden bire ne olduğunu anlamadan birisi yanıma oturdu. Merdiven basamaklarında oturuyordum. Kalabalık ve üstüm de pek uygun değildi genç insanların arasına karışmaktan çekindim. Ben de davetsiz misafire nezaket gösterdim. Davetsiz misafir bir değil bir kaç kişiydi. Birisi yanıma oturuyordu ve diğeri de kamera ile çekim yapıyordu. Ben de uygun cümleler ile nezaket gereği davetsiz misafire sorduğu sorulara usulünce nezaketen cevaplar verdim. Görevi devam eden Üsküdar Belediye Başkanı ile alakalı sorulardı. Beni onların montajını yaptığı bir video içerisinde görürseniz açıklamam bu şekildedir.

Benim de YouTube Kanalım var ve kendi videolarımı montajını yaptığımdan biliyorum. Ve böylece Montajlanan video farklı olabiliyor. Televizyon ve Sinemada da bu işler böyle yapılır. Yani sizler ham bir video izlemezsiniz. O Videolar birçok aşamadan süreçler ile ilerler. Nasıl yansıyacağım bilemem o videonun içerisinde. Belki video içerisindeyim veya olmaya bilirim veya çok hızlı bir sahne içerisinde de olabilirim. Ücretsiz ve davetsiz katıldım onların video çekimine. Habersizdim.

Bu bilgilendirme ile sizi kendi yazımla bilgilendirdim. Kimseden şikayetçide değilim ayrıca. Ben partili bir kimse olmadığım için onlar tarafından partili havasına sokulmam. İnşallah.

Kısa kısa... 

Yüce Allah’a Hamdolsun.

Elhamdülillah!

Yüce Allah daha iyi bilir her şeyi.

Ben hiçbir şey bilmiyorum.

Ben hiç bir kimseyim.

Ben bir hiç!

Özür dilerim.

Eleştiri bize.

Merhaba, bugün Regâib Kandili.

7 Mart 2019 Regâib Kandili. 

Yüce Allah herkese hayırlı, mübarek, bereketli ve huzurlu Regâib Kandili eylesin. Amin. İnşallah.

Bugün İstanbul Anadolu Yakasında dolaşıyordum. İ.B.B’nin yaptığı bir parka uğradım dinlenmek için. Park henüz tamamlanmamış yeşille bezenmiş kuş sesleriyle şakıyan bir güzel park.

Çocukların kuş sesleriyle salıncakta sallanırken neşe ile koşacağı bir park.

Bir şey fark ettim. Çocuklar için biraz daha gecikebilir parkın açılışı.

İ.B.B personeli ve yetkililer çok çalışmış ve parkın bitme zamanı yaklaşırken bitim süresinin planını

bozan şey erteleniyor olması.. İ.B.B’nin iş yükünün artması dolayısıyla birden bire hesaplanan tahminden sapılması parkın belirlenen vaktinden çok sonraya açılışın olacak olması çocuklara ve ailelere keyifli ve yeşil günlerin bir başka bahara kalıyor endişesi yarattı ben de.

Çünkü, eklediğim fotoğraflar bir gerçeği gözler önüne seriyor.

Biz insanların düşüncesizliği ve vicdansızlığı...

onca emek ve para harcanıyor biz insanlar için.

Teşekkürü maalesef çirkinlikle karşılıyoruz.

Tek kelime ile ‘çirkinlik’!

Biz insanlar kim olursak olalım her birimiz sorumlu. Politikacı, Öğretmen, İşçi, Anne, Baba, halk ve vatandaş da olsak bizler böylesi çirkin bir eserle gurur duyamayız!..

Yeni nesiller ve bizden sonraki nesillere böyle bir çirkinliği reva dahil görmek ve miras olarak bile bırakmak kabul edilemez.

Ne bir çocuğa ne de bir kedi, köpeğe ve tüm canlılara böylesi bir parkı hediye edebilir miyiz?

Kendi ailemizle nasıl hoşça vakit geçirebileceğiz cam kırıkları ve çöp atıklarıyla?

Bu uzunca yıllardan gelen bu yarattığımız soruna artık dur demek hepimizin vatandaşlık görevidir.

Bilinçli Toplum ve bilinçli aile, insan olmalıyız ve de sağ duyu içerisinden çıkmadan.

Merhameti ve adaleti çöp kutusuna atık olarak atmayalım.

Ben bu blog da çeşitli yazılarım içerisinde hep eleştiri ağırlıklı politik yazılarım vardı ama bu kez bize bir eleştiri var ve bir de iyi olana teşvik var.

İnsan olarak elbette hatalıyız ama bu demek değil ki; kötü iyi!

bu sorunu da artık çözmemiz gerek! ne dir o? Çocuklar sokakta ekmek parası için; çöp toplamamalı ve çalıştırılmamalı. artık çöp işlerini belediyeler yapmalı çocuklar ve fakirler, göçmenler değil. mendil satan çocuklar sokakta olmak yerine okulda olmalılar ve parkta eğlenmeliler. çözülmesi gereken sorunlardan bazıları. çözüm için bir yerden başlamak gerek acilen. çünkü yılların geleceğe süpürdüğü bu sorunlar çözülmeli artık.

Allah’ım! Affet biz insanları. Amin. İnşallah.

Yüce Allah’a Hamdolsun.

Elhamdülillah!

Her şeyi çok iyi bilir Yüce Allah.

Ben hiçbir şey bilmiyorum.

Ben hiçbir kimseyim.

Ben bir hiç!

Özür dilerim.

Bir Son Var

İsrail için günler kısalıyor...
'O gün en güzel bayram'!

İsrail´in matematiği çaresiz...
Dostları bile çaresiz.

Evet bir Son Var! Ne mutlu Hak ile batıl karışmayacak ve gizlenmeyecek.

İnsan insanın çobanlığı ve kölelik son bulacak...
Kurtuluş insanlara.

Yalan dünyanın eğlenceli oyunları; Osmanlıcılık, Komünistlik, Solculuk, Sağcılık, Atatürkçülük, Tayyipçilik, Milliyetçilik, Kürtçülük, Siyonizm, v.b. ve Birçok kümeler de kalmayacak ve son gelecek.

İnsan oyalanır... Bu yalan dünyada.

Kimi de zalimdir ama bir görseniz çok korkak! Sahte güç onu şımartır.

İslâm hak din.

İnkar edilemeyen tek gerçek;
YÜCE ALLAH'tan başka İlah ve Tanrı yoktur. Allah bağışlayıcı olduğu gibi zalime çok çok acımasız!  Vb. Vs.

İnsanlık için günler kısalıyor.
Sömürü asla sevimli değildir.
Adalet ve hak, hukuk çöpe atılan bir atık değildir.

Artık iğrenç ve zalim şov bitecek... Siyasetin ve siyasetinizin de sonu gelecek.
Uydurulan her şey çok değersizleşecek. Yüzüne dahil bakmak istemeyeceksiniz.

Allah-u ekber!

Ne mutlu o güzel güne gerçek iyilerin kavuşmasına.

Yüce Allah´a hamdolsun.
Elhamdülillah!
En iyi bilir Yüce Allah.
Ben hiçbir şey bilmiyorum.
Ben hiçbir kimseyim.
Ben bir hiç!
Özür dilerim.

Satmayın!

VAAT SATMAYIN!
Doğrular doğru düzgün yapılsaydı Kanlıca'da yoğurt yerdik hem de bedava!."Kanlıca'da sohbet de bir başka"! Şu seçim vaatleri olmasa.

Allah en hayırlısıdır. Allah vaadinden dönmez. Hamdolsun Yüce Allah´a.

Hamdolsun. Elhamdülillah!
Yüce Allah her şeyi çok iyi bilir.
Ben hiçbir şey bilmiyorum.
Ben hiçbir kimseyim.
Ben bir hiç.
Özür dilerim.

Not: Kısa tuttum yazıyı. Zaten Seçim günü içindeyiz. Unutmayın, biliyorsunuz 31 Mart 2019 Yerel Seçim.
Eğer yazılarımı takip ediyorsanız biliyor olmanız gerekir. Ben OY Vermiyorum. Bu sanmayın ki Vatan Hainliği değildir. O birileri Hep diyor ya; Vatan Haini.. Onlar da bilsin ki Allah'tan başka İlah ve Tanrı yoktur. İftira günahtır. Bilemediğin şeylere biliyorum demek yanlıştır. Anlaşıldı mı?

4 Mart 2019 ve saat: 07.44 İstanbul, Türkiye. Ek:
Yani; Mesele, Bedava yoğurt yemekte değildir. Asıl mesele, doğruların doğru düzgün yapılmasıdır. Düşünün, Millet Bahçesi, Millet Kıraathanesinin faturasını vatandaş ödeyecektir. Millet Vekillerin Yüksek Maaşlarını ve Emeklilik v.b. ve çeşitli hayat kolaylıkların, yüksek standartlarda yaşamın faturasını da Vatandaş ödeyecektir. Buna Ülke Yöneticileri de dahildir. Günümüzde yapılan Patronlara kolaylıkların faturası da dahil olarak ülke yöneticilerinin siyaset dışı iş hayatları da v.b. yaşamları dahil edin ki, bunlar hep vatandaşın cebinden çıktığını hayal sanmayın.

Patrona ve ülke yöneticilerine, siyasetçilere dahil olmak üzere hayat inanılmaz güzel.

Maalesef faturasını ödemeyen vatandaşın durumu nedir? Açın kitabı okuyun. Marmaray geldi de ne oldu? Sadece yol kısaldı.
Millet Bahçesi yapılınca ne olacak? Faturalarını vatandaş ödeyecektir. Yani halkın fakirliği devam edecek ve yoksulluk devam ettirilerek halkın sırtında daha fazla yük olacak...

E bu gidişle Tayyip Efendi taka ile değil de yüzen saray da  Kabeye gider...

Osmanlıcılık ve Milliyetçilik, Tayyipçilik, Atatürkçülük, solculuk, komünizm v.b. bizi çok mu sevecek! Yahu gidin, ülkemiz Türkiye Cumhûriyetini özgür bırakın. Vazgeçin geleceğinizin faturasını vatandaşa ödettirmekten.

Kendi ülkem de Topkapı Sarayını param yok diye ziyaret edemedim.

Geçtiğimiz gün Birkaç durak için ücretsiz olarak
İ.E.T.T otobüsüne binemedim.
Vatan Millet Sakarya ile Gemi yüzdürürenler geminin ve yapılan her masrafı yine vatandaşa ödettirmekten hiç vazgeçmezler.  vatandaşın beli bükülür..

Siyaset ve Siyasetçiler hiç olmasaydı.. Devlet ben/biz buradayız deseydi keşke...
Adalet ve hak, hukuk çöpe atılan bir atık olmasaydı. Keşke! Elbette bu yalan dünyanın bir sonu gelecek...

Allah en hayırlısıdır. Allah vaadinden dönmez. Hamdolsun Yüce Allah´a.

Hamdolsun. Elhamdülillah!
Yüce Allah her şeyi çok iyi bilir.
Ben hiçbir şey bilmiyorum.
Ben hiçbir kimseyim.
Ben bir hiç.
Özür dilerim.

Yazacaklarım şimdilik buraya kadar.
Yazının tamamlanma zamanı: 08.16 –26, 38