Aşı

Ben kendim için eğer nasip olursa Türk Aşısı olmak için olumlu olabilirim. 

Neden böyle düşünüyorum?

1976 Yılında gözlerimi açtım. Yaşım 45 olmak üzere. Ve 44 yıl yoksulluk geçmişim var. Ve hala bekar bir erkek olarak yalnızım.

Hükümet hep parası olanlara destek verdi. Asıl en iyi destek halk için değil hükümet ve aileleri için oldu. Halk doğru desteklenmedi yıllardır.

Patron ise çok iyi destek aldı ama yine de bu Koronavirüs hayatımıza ansızın girdi. Birçok can yaşamını yitirdi. Birçok can ise Koronairüsün zararlı etkileri ile bilmem daha kaç yıl veya ay daha yaşamak ve tedavi almak zorunda olacak... ve patron ne çalışanlarına zam yapıyor ne de market ve diğer ürün fiyatlarında doğru bir indirim de yapmıyor. Hükümet patronu desteklediği halde destek olmuyor. Peki neden? O görünür fiyatlandırmalar sizi aldatmasın.

Yıllardır yaşadığım bu fakirlik ve çeşitli sorunları çözmem konusunda seçenekler olduğunu ama destek olmayınca hiçbir şeyin olmadığı ile yalnızlaştım.

 Bu hayat hikayem de ne Anıtkabiri görebildim ne de Kabeyi gördüm. Görmek ise sadece TV ve Fotoğaflar vb. ile oldu. O astral seyahat diyenlere kanmayın. siz sadece Rabbiniz Allah'a inanın. 

Ve Allah'a hamdolsun o Afrika'dan çöl tozları taşınarak yaşadığım şehir İstanbul'a.... ve ben tozları araç üzerinde, çocuk parkının kaydıraklarında vb. görür görmez çıplak ellerimle sürdüm ve iki elimin arasında tozları ellerimle kaynaştırdım. Neyse.

Şöyle düşün; Gidip görmediğim o çöller, şehirler, tabiat Rabbimin gücü ve kuvvetiyle çöl tozlarının taşınmasıyla hem rengini görmek hem de çöle dokundum. Astral seyahatte bunu yapamazsınız. Allah'ın gücü karşısında Budizm inanışı ve Batıl hiç ayakta durabilir mi? Allah'a hamdolsun.

Astral seyehat de ne imiş, ben gerçeğini yaşadım Rabbim Allah'ın gücü ve kuvveti ile. Siz de yaşadınız. Mutluluk kaynağı: islam ve iyilik...

Anladınız mı? Rus aşısı, Çin ve Alman aşısı olmak yerine Türk Aşısını olumlu değerlendiriyorum. Açıklamasını okuyun!

ben o yabancı ülkeleri hiç görmeyeceğim. Görmek ise TV ve İnternet, fotoğraflar vb. oldu.  Aşı konusunda şunu ifade edeyim "Beni Türk Hekimlerine Emanet ediniz" sözünü Mustafa Kemal Atatürk söylemiştir. Diğer bir ifade ile "öleceksem eğer Türk aşısı ile ölürüm". 

Şimdi anladınız mı? Eğer bildik kelimeler ile sizi zihninizi karıştırarak zaten yapardım ve zihniniz karışmış olurdu.  ama doğru bilgi vermek benim haddim olmadığına göre konu uzmanlarından da değilim ki size doğu bilgi vereyim. Kendi hayat hikayemi kısaltarak kendi düşüncelerimi size aktardım. Çünkü siz de düşünüyorsunuz. Elbette hangi aşı kararını vermek kolay değil. Ben kendi düşünceme göre yukarıda anlattığım gibidir.

Siz de kendi kararınızı veriniz. Ama karar için uzmanlara danışabilirsiniz. O safsatalara kanmayın. Aşı olup - olmamak sizin kararınız olsun.

Son not: Allah için hiçbir kimseye düşman değilim. Allah için herkesi seviyorum. 

Size de tavsiyem böyledir.

Önemli! Her yazı ve her şey doğru olmayabilir. Lütfen doğru bilginin doğrusunu uzmanından alınız. Siz Allah'a ve Peygamberlere inanın. 

Türk Milleti

Kırgızistan-Tacikistan sınırında bulunan su kaynağını kullanma konusunda yaşanan gerginlik, iki ülke halkının birbirini taşlamasıyla devam etti. Tacikistan ve Kırgızistan güvenlik güçlerinin de devreye girmesiyle çıkan çatışmada 1 kişi hayatını kaybederken, 25 kişi de yaralandı. Kırgızistan ile Tacikistan, sınırda çıkan çatışmaların ardından yerel saatle 20.00'den itibaren ateşkes uygulanması ve askerlerin sınırdan geri çekilmesi konusunda anlaştı.

Alıntıdır. Bu haberin devamı: https://www.sondakika.com/haber/haber-son-dakika-haberi-kirgizistan-tacikistan-sinirinda-catisma-1-olu-25-14099640/

Tükler birbiriyle kardeştir. En gerçek kardeşlik ise "müslüman müslümanın kardeşi"dir.

Bu haberi okuyunca hem şaşırdım hem de üzüldüm. O iki Türk kardeş devletin yöneticileri bunlar olurken ne yapıyordu? 

Siz Kırgız Türkü ve Tacik Türkü kardeşsiniz. 

Birlikte her sorun çözülür. Allah'ın ikramı su için birbirinizi taşlamayın. Su herkese yeter! Paylaşınız. Kardeşlik iyi ve kötü günde birbirine destek olmaktır.

Biraz da kendi ülkemizden bahsedeyim.

En küçük esnaftan en büyüğüne ve sanayici de destek görür. Halk ise doğru desteği nedense görmez.

 Kovid -19 hastalığı ile dünya insanları önce hastalık kaynaklı  hastalık ve sonrası ölümün soğuk yüzünü yaşıyor...  ve böylesi bir günlerimizde patrondan işçisine varıncaya kadar devlet desteği olmaktadır. 

Bu salgın hastalık günleri öncesinde bile birçok destek vardı. Bu salgın hastalık günlerinde küçük esnaf vergi muafiyeti desteğini almış oldu. 

Peki ne değişti? Ürün fiyatları indirimleri normal indirimlerin içinde seyretti. Sanki ülkemiz ve dünya ülkeleri Kovid- 19 isminde bir salgın hastalık hiç yaşamamış ve halk ultra lüks yaşıyor imiş gibi enflasyon seyri grafikte hep aynı çizelgede.

Türk Türkün Kardeşidir. Birbirimize destek olmak için her patron iyiliği hayata geçirebilir oysa. 

Diğer bir anlatım;

İzmir'deyim. Bir bakmışım ne görüyorum? Zeytin ağaçları. Hem de hiçbir insanın bahçesinde ve tarlasında değil. Şaşırıyorum. Aman Allah'ım!  Allah'ım sana hamdolsun. 

Kur'an'da bahsedilen Zeytin. Yeşil parkta ve evlerin yakınlarında ve üstelik sahipleri insan değil Allah olduğu için her insanın nimetten yararlanma ve alma hakkı var çünkü Zeytin özgür ve sahibi Allah. Ücretli ve ücretsiz her şeyin sahibi Allah.

Bursa'da bulunduğum süre zarfında hiç özgür zeytin ağaçları görmedim. Öğrendiğim kadariyle ticaret yüzünden özgür zeytin ağaçları yokmuş. 

İstabul'da doğdum ve yaşıyorum ama özgür meyva ağaçları görmek çok zor. 

Ticarete ve sahiplenmeye karşı değilim ama hiç denge yok... eğer her ilçe ve mahallede özgür meyve ağçları olsaydı her insanın ve canlının rızk alma hakkı devam edecekti.

Denge konusunu şöylede anlatayım; (eğer yanlış hatırlamıyorsam) Geçiğimiz senelerin birinde Bir Atatürk'ün bıraktığı bir bayrama katılımcı ve ev sahibi olarak Su işlerinden sorumlu bir bakan görevlendirildi Hükümein en yekili ismi tarafndan. Hükümetin en yetkili ismi Malazgirt kutlamasına katılmştı. Peki ne oldu? Denge gözetilmedi. Bakanın olduğu kutlama çok sönük Hükümetin en yetkilisinin olduğu Malazgirt kutlaması coşkuluydu. 

Mesele, coşku değil Dengesizlik. Kutlama bakan düzeyinde tutularak dengesizlik oluşmasıdır. 

Veya diğer bir anlatım ile; 

Terazinin her iki tabağına ağırlık olarak aynı meyveden büyükleri bir göze küçükleri de diğer göze koyunuz. Ne olu? İki aynı meve ve ağırlıkları farklı. İki insan ve iki ayrı makam... birisi çok yüce bir makam...  Neyse. Düşünme ve anlama işini size bırkıyorum.

Aç gözlülük ve bencillik hırs insanı Rabbinden ayırdı. Allah hem insanların hem de canlıların rızkını verdi ama biz insanlar her şeyin sahibi bizler imiş gibi kibre battık ve aç gözlü bir bencil olduk.

Böylece biz insanlar ölümü de düşünmedik...

Allah insanları imtihan ediyor salgın hastalık, kuraklık, çokluk, bolluk ve afetler vb. ile.

Bizler eğer  doğruyu yapmaz isek birçok felaket ile yüz yüze geleceğiz. Bu günler hiçbir şey. Haberiniz Olsun! 

Tatlı bir söz ve iyilik yapmak çok önemli.

Ben bilen bir insan değilim. Hatalar ve yalan, yanlış olabilir. Kur'an size daha iyi izah edecektir. 

Şanlı Ordu ve Bağış

Şanlı Ordumuz için bağış toplanması için mobil cihazlar üzerinden  reklam yayını gördüm. Ordumuza Destek mahiyetinde bir reklam idi. 

Eğer bu gerçekse beni bir vatandaş olarak çok üzmüştür. 

Eğer gerçek ise düşüncelerim böyledir:

Türkiye Cumhuiyeti ve Ordusu Şanlı ve böyle bağış toplamak gibi şeylere muhtaç edilmemiştir. Nasıl olur da şanlı ordu bağışlara muhtaç edilir? 

Türkiye Cumhuriyetinin muslukları halkın ülkesine duyduğu sevgi ve desteğinin karşılığı ile akıyor şanlı ordumuza. Şanlı ordumuz muhtaç edilmemiştir.

Dünya kadar para akıyor şanlı ordumuza.. F35 ve S 400 savunma sistemleri, insansız hava araçları ve Yerli Otomobil TOGG için bile dünya para akışı vardır. Ele güne muhtaç değil ne devletimiz ne de ordumuz. Elhamdülillah!

Böyle bir şey nasıl olur?

Biz halk olarak desteklenmemiz gerektiği halde en büyük destek gören ordumuz için bağış kampanyası başlatılması beni üzmüştür.

Her şeyin bedava olmadğı bir ülke de yaşıyoruz. Halk için bedava olan şeyler: yağmur, ağaç gölgesi, kar, ay ve güneş ışığı vb. olmaktadır.

İnternet, telefon, elektrik, doğalgaz, şehir içi ve şehirler arası tüm ulaşım bu ve benzeri dahası BEDAVA DEĞİLDİR.

Halk destek görmelidir. 

 tüm ulaşım ve internet, su, elektrik, doğalgaz, telefon vb. BEDAVA OLSUN!. 

Halkın da desteğe ihtiyacı vardır. 

Hükümetimiz lütfen çözüm üretsin. Emekli ikramiyesine 100 T.L. İlave zam yapmak doğru bir çözüm değildir. Çok çok çok küçücük yapılan zam ne işçileri memnun eder ne de emeklileri.

Allah'tan korkun ki iyi olun ve iyi işler yapınız.

Not: Spektra Games isimli Türk oyun yazılımcısının mobil oyununu oynarken karşıma bu bağış reklamı çıkıverdi. Oyun içi ekran görüntü kaydını aldım ve burada. Yukarıda. 

Devlet ne zaman bizim devlet olacak? 

C.H.P. Ne zaman bizim olacak? 

C.H.P. bizim olsaydı hiçbir siyasi parti olmazdı... boşverin. Ya siyaset bitecek ya da C.H.P. Bizim olacak. 

AKP dönemi bize neler kazandırdı böyle! Biz şanlı Türk Milleti idik. Ama gel görki başımız eğildi! Ekonomik ve Soykırım ile. 

Bizler Peygamberlerimizden Atatürkü'müze kadar eğilmemiştik. Siyaset bizim başımızı eğmiştir...  

Dünya bilsin! Soykırım suçlamasını ispat etmekle mükellef Ermenistan'ı davet ediyorum ispata. 

 

Uyarı!

Bu gördüğünüz ikon resmi mobil uygulama ismi Team Vieewer Windows için de vardır. 

Yasal ve yıllardır birçok insana yardımcı olan  bir yazılım. Bu yazılım uzaktan bilgisiyar ve akıllı cihzları kontrol etmek ve arkadaşlarla uzaktan canlı oyun ile oyun oynamak. 

Bu yazılım yabancı ülkeden Mobil maketlere ve PC Download web sitlerine yüklenir üretici tarafından. 

Bu ve benzeri yazılımlar insan hayatının teknolojik zorluklarını aşılmasında kolaylık sunan yazılımlardan bir tanesi Team Vieewer.

Az önce bir haber sitesinde bu uygulama kullanılarak dolandırıcılık yapılmış ülkemizde.

 

Dolandırıcı kişi veya kişiler tuzağa düşürdükleri kişiden bu uygulamayı akıllı telefonuna yüklemesini istemiş. Ve o uygulama tam ismi ile Team Vieewer Quick Sport. 

İftira kötü bir şey ve ben bunun oluşmaması için ve veya olmuşsa kendi adıma bu iftiraya kayıtsız kalmak istemedim. 

Bu uygulama yasal ve 

Hırsızlık amaçlı kullanılsın diye üretilmemiştir. Biz insanların teknolojik ve yazılımsal sorunlarına ve ihtiyçlara uygun çözüm üretmek ve tabiri ile hayatımıza kolaylık sunması için üretildi. Hırsızlık için değildir.

Siz de bilgi sahibi olun ki her şeyi mobil cihazlarınıza yüklemeyin. 

Hatırlatma! Bankaların kendi mobil uygulamaları var ve üstelik yasal. Sahte veya yasal uygulamada olsa ne için ve ne olduğunu bilmeden mobil cihazlarınıza ve bilgisiyarınıza indirmeyin ve de yüklemeyin.

Sahte uygulamaların hepsi kötü niyetli insanlar tarafından üretilmediğini biliniz.

Ben de sahte uygulamadan yararlanmış bir kimseyim. Olumsuz bir şeyle larşılaşmadım.

Teknolojik cihaz orijinal uygulamayı desteklemiyorsa ve veya üretici cihazınız için üretmediyse iyi  yazılımcıların sahte uygulamaları hayat kurtarıcı olabiliyor. 

Her sahte yazılım hırsız değildir. Bilginiz olsun! 

İyi insanlar ve iyi yazılımcılar olmasa ne yapardık, bilmiyorum. 

Allah'a hamdolsun! İyiler ve iyi üreticiler var. Elhamdülillah!

Tavsiye: Açık Kaynak Yazılım dünyasına giriş bedava!

ben de bilgim el verdiğince size bu yazılımı ve bilgilendirmek maksadiyle anlattım. 

Bilgi: ücretsiz reklam içerir. 

Bu dolandırıcılık konusunu Haber3.Com web sitesinden mutlaka okuyun.

Megastar İle Tabiat Sevgisi

Rize'de uygulanacak proje için deniz üzerindeki alanın dolgusu kapsamında İkizdere'den 16 milyon tona yakın taş alınması kararlaştırılan gerginliğe Tarkan da dahil oldu. Ünlü şarkıcı hemşehrilerine destek vererek, "İçim yanıyor benim de. Haklı isyanınızı derinden hissediyorum ve bu mücadelenizde tüm kalbimle yanınızdayım" dedi. Tarkan'ın paylaşımı kısa sürede binlerce beğeni aldı.

Bu haber ve fotoğraf: Sondakika.Com web sitesinden alınmıştır. 

Ben de okuduğum da haber ve ilgili fotoğrafları görünce ve sonrasında Tarkan'ın haberinide okudum. 

Neyse. Karadeniz zümrüt yeşili... o iş makinelerinin vereceği tahribatın zararını 1 milyon adet Mercedes satsan bile ödeyemezsin... hele ki insanın kalbinde açacağı yara için 200 Milyon Elmas satsan bile teselli bulamazsın.. sahte avunma kalacak sana...

DMAX TV Kanalı Türk Sat uydusundan yayın yapar. Kanal Amerika'nın en ünlü TV kanallarından Discovery Channel yayın grubunun kanalıdır. Discovery Channel kanallarını sıkılmadan izlenebilecek az sayıda yayın yapan kanallardır. 

DMAX kanalında izlediğim bazı içerikler beni üzmüştür. Bu içerikler: avcılık ve Altın arama.

Hayvanların yemek için avlanılması çok da  normal bir şey gibi olması ve hayvan ölülerinin içlerinin doldurulması, avlanılan hayvanların (öldürülen hayvanların) sayılarının bilinememesi. Vb.

Ağaçların kesilmesi ve seçilen ağaçlardan ağaç evler yapılması.

Altın arama faaliyetlerinin tabiata verdiği zarar ve akar suların yönlerinin değiştirilmesi (kepçeler ile akan suyun zemin tahribatı ve suyun doğal akış yönünün tahrip edilerek bozulması).

Vesaire. Bunlar hiç de normal değilken Taş Ocağı için Rize İkizdere de verilecek tahribatı düşünmemek insanlık hiç olur mu?

Birçok irili ve ufaklı karada yaşayan kimisi de  kanatlı ve su içinde yüzen canlıların yaşam yeri tabiatdır.

İnsan Petolü buldu zengin oldu.

İnsan, Altın ve Elmas buldu zengin oldu.

Doğalgazı bulan insan zengin oldu.

Vesaire.

İnsan birçok maden buldu zengin oldu ama gerçek zenginliği değil...

Ve bu zengin olma hırsı tabiata zarar vererek gerekleşiyor oysa. Halbuki tabiata ve canlılara zarar vermeden o madenlere ulaşılamaz mıydı?

Hepimiz insanız gerçek zenginlik nedir, sorusuna cevap verebilecek miyiz? 

İyilik yapan iyilik bulur.

Tarkan'a çok teşekkürler! Ve seven ve koruyan herkese teşekkürler! 

Seven ve koruyan insan ? İnsanı ve tabiatı korur ve sever.

Soykırım

Amerikan'nın yeni Başkanı Sn. Biden Soykırım kelimesini açıkça söylemiş. İnternet haber sitelerinden okuyabilirsiniz. 

Ben ne diyorum;

Er meydanında Ülkemiz Türkiye Cumhuriyetini yenemeyen ülke Ermenistan ve Amerika'n Lobisi kağıt üzerinde bizi yenmişler. Avrupanın o bir iki güçlü ülkesi de bizi kağıt üzerinde soykırım tanımlaması yapmış ve ben efendimiz Sn. Erdoğanın politikasını eleştirmiştim.

Bizim boynumuzu kağıt üzerinden de olsa eğmişlerdir. 

Sorumlular kim? 

Cevap: A.K.P. ve C.H.P. ve tüm siyasi partiler.

Sağ ve sol siyaset farksızdır.

Soykırım faturasını başta S. Erdoğan olmak üzere Kemal Kılıçdaroğlu ve tüm Siyasetçilerimize kesilmelidir.

Ve bu siyasiler istifa etmeliler. Hükümet de istifa etmeliler.

Amerika, Batının ve Ermenistan'nın elemanı gibi olmuş bizim siyasiler. 

Diğer bir ifade ile "Düşman Türkü Kağıt üzerinden de olsa yenmiştir". 

Osmanlıcılık ve Atatürkçülük, Solculuk oynamak yerine Doğru insanlar doğru olur sözünden feyz, güç alsalardı. Peygamber sözünden de güç alsalardı.

Alnımıza sürülen bu kara leke ile nasıl yaşanır? 

"Ne Mutlu Türküm Diyene" Sözünden ırkçılık ve soykırım vb. dahil anlamını çıkarmadım. Elhamdülilah! 

Osmanlıcılık ve Atatürkçülük, Solculuk oynayanlara ifade edeyim ki; Osmanlı ve Atatürk, Türk Atalarımız dahil bizim boynumuzu eğecek her şeyden bizi korudular. Alnımıza kara leke çalmak isteyenin yüzünü çamura sürerdi yiğitler... 

Günümüzün siyasileri a, b, c içerisinde sıkışık yaşıyorlar. Ve üstelik çıkarları üzerinde konuşurlar.

Başımızı eğdiler!.. Keşke o kılıçlarıyla mertçe dövüşselerdi. Bizim siyasiler bu lekeden siz sorumlusunuz!

Kripto Para

İnternetten okuduğum haberler hayret verici ve düşündürücü.

Bu Kripto para çılgınlığı neymiş böyle!

insanlar mağdur ediliyormuş...

Kripto para yasal olarak ne Türkiye Cumhuriyetinde ne de tüm ülkelerde faaliyeti yasal değildir bildiğim kadarıyla.

Kripto para işini yapanlar insanlardan gerçek para alarak sanki yasalmış gibi işlem yapıyorlar. Ve üstelik ülkemizde borsası bile varmış bu kripto paranın.

Ülkemizde bu kripto para için oluşturulan borsa adı Thodex nasıl yasal olarak ve kimden izin aldı faaliyet için? Borsa oluşturmak için? 

Başka bir kripto paracı (VeBitcoin)  soruşturuluyor.

Bu kripto para işini yapanlar ülkemizde yapılan faaliyetlerine nasıl izin verilir?

Ben yıllar önce seyyar satıcılık yapardım. İznimde yoktu. Zabıta geldiğinde küçük tezgahımı topladığım gibi kaçardım. Zabıta kovalar ben kaçardım... bugün de öyle zabıta kovalar seyyar satıcı kaçar.

Helal para kazanmak için çok sıkıntı çekerdim. Çünkü param yoktu... yasal bir iş yapmak ve vergi ödemek hiç nasip olmadı. 

Bazı insanlar ne kadar da kolay açık alanda satış yapardı ve belediyenin müsaadesi ile. Ben de helal para kazanmak için çok çile çektim. Ama bir türlü izin alamadım. AKP'nin ülkemizi ve belediyeleri yönetmesi de hiçbir şeyi değiştirmiyordu.

Her seyyar satıcı için değil sadece bazıları şanslıydı. Çünkü günümüzde bile kolaylıkla izin alarak iş yapan insanlar vardı. Hayret ederdim bu nasıl bu kadar kolay olurdu!

Bir söz veya halk dilinde deyim vardı:

Yol yordam bileceksin...

Ben yol yordam bilmedim ve iş te bilmedim helal para kazanmak istedim yasal olarak ama bir türlü olmadı. Dışarıda simit satmak istedim gene olmadı. Hem de yakın zamanda. 

Türkiye Cumhuriyetinde vatandaş olmak beni mutlu etmiyor. Çünkü torpilim yok ve iş bilen, yol yordam bilen bir kimse de değilim. Param da yok. Böyle olunca açık kapı, kapalı kapı olduğunu anlamış oldum.

Bazı insanlar nasıl oluyor da yasal olarak iş yapabiliyorlar? İş için bunlara izni kim veriyor? 

Gel zaman git zaman yaşım 45 olmak üzere ama her nedense doğru gibi sunulan her şey doğru değilmiş anladım. 

Gönül almak varken ah almayın!..

Halkın parasıyla iyi yaşayan efendilerimiz varken  doğru gibi sunulanlar eğildi ve büküldü... Gerçek doğru asla eğilen ve bükülen değildir. 

Gerçek doğru sadece Allah'ın huzurunda eğilir...

Bu kripto para işi yapanlara yasal izin verenler de soruşturulmalı ve hatta istifa etmeliler. Birçok insanın iyi yaşama kavuşmak uğruna tuzaklara düşürülmesinden sorumlular da izin verenlerin de soruşturulması gerekir. Hatta politikacılar bile soruşturulmalıdır.  bu kripto para işin arkası çok iyi görülmelidir.

BARIŞ

Solcular, İşçi hakları derler emekçinin parasıyla lüks hayat yaşarlar. 

PKK ve Barzani Kürtçülük yapar kürtlerin parasıyla, hizmetkarlığıyla iyi hayat yaşarlar.

PKK'nın siyasi kolu HDP'li elitler iyi hayat yaşarken kürtler PKK için katil bile olurlar.

Vatan millet diyenler de iyi hayat yaşar ama halkın iyi hayata kavuşmasını bir türlü gerçekleştirmezler.

Ermeni zenginleri Amerika'da iyi hayat yaşar ama kendi ülkesinde ki sorunların çözülmesinde destek olmak yerine 1915 olayını soykırım olarak tanımlamak için çok koştururlar nedense.

Rum ve Yunan halkı ekonomik refah yaşayacağı yerde halkın üzerine düşmanlık tohumları atarak onlar iyi hayat yaşarlar.

Anladınız umarım. Kısa ve öz anlattım.

Siyasetin; Sol siyaset ve Sağ, Merkez vb. İsimler ile tanımlanan siyasi ideolojik termilojik olarak da hiçbir faydası yoktur insana ve tabiata.

Yasal ve yasa dışı her örgüt halkın parasıyla kasaları doldurulur ama doğru çözüm bir türlü oluşmaz.

Sn. Erdoğan ile şov ayyuka çıktı.

Halkın parası ile iyi hayat yaşanır ve Şov için ne çok para harcanır oysa!

Halk iktidar olmalı ve Türkiye Cumhuriyetini  adil ve doğru olarak yönetmelidir. 

Yunan, Rum ve Ermeni halkı ile Barış olursa daha iyi olacaktır.

Barış, her insana ve ülkelere de mutluluk getirecektir. Barışın en önemli çözümü işsizliğe çözüm oluşturmak, ekonomik vb. Birçok soruna çözüm olacaktır.

Allah'ın izniyle çözülmeyecek hiçbir sorun yoktur. Ülkeler ve insanlar Barış için istekli ve samimi olsun. 

Sağcı ve Solcu için ölmek ve öldürmek yerine Allah için iyilik yapmak daha hayırlıdır.

PKK için katil olmaktansa bir yetimi sevindirmek daha hayırlıdır.

PKK ve elitlerine hizmetkar olmaktansa insana ve tabiata faydalı olmak daha hayırlıdır.

İsrail Askeri olmaktansa Allah'ın askeri olmak daha hayırlıdır.

FETÖ için çalışmaktansa Allah için insana ve tabiata faydalı olmak daha hayırlıdır.

Yani; Allah için doğru olun ve iyi işler yaparsanız elbette bunun çok daha hayırlı olduğunu anlayacaksınız.

Bu yazı: eksik, hata, yalan ve yanlış olabilir.

Ben bilen bir insan değilim. 

Her şeyin en doğrusunu sadece Allah bilir.

Ramazan ayının mübarek günleri içindeyiz. 

Kadir gecesine doğru geliyoruz. Lütfen Allah'tan af dileyin.

Lübnan Ekonomik Buhranı Yaşıyor

Bir zamanlar bolluk içinde bir Lübnan vardı...

Bugün akşemleyin okuduğum haberler çok üzücü. Ekonomik büyük bir kriz ya da buhran yaşıyor. Halk zor durumda. 

Zor... çok zor bir imtihan gibi... bu büyük kriz.

Rögar kapaklarını hurdacılara satıp bir öğün yemek uğruna... halkın zor süreçten geçmesi.

Ne desem bilmiyorum. 

İnşallah bu Ramazan herkse Allah'ın ikramı ulaşır. ve o zor süreçten hayırlısıyla çıkılır İnşallah.

Lübnanlı kardeşlerime dua ediyorum. Ve lübnanımıza, filistinimize vb. Herkese dua ediyorum. Sizleri Allah'a emanet ediyorum.

İnşallah. 

Ülkeler bağışları lübnana da ve her yere de  ulaştırsın. İnşallah.

Not: zor bir süreçten geçiyor iken Lübnan halkını hırsızlıkla itham etmek istemedim. Bizim haber sitesi öyle ithamını doğru bulmadığımı belirteyim. Çünkü konu basit veya ...... bir konu asla değildir. Burada halkın zor durumda olduğu gerçeği gözardı edilmemelidir. Ben Lübnan halkından ve devlet idaresinden Türk Basını adına ve herkes adına da ve de kendi adıma özür dilerim.

Thodex Vurgunu

Hayatımıza giren kıripto para (bitcoin vb.) yasal bir para olmadan ülkemizde ve dünyada da parlayan yıldız bitcoin vb. kripto para cazibesi olan hızlı yükseliş ve yüksek kâr oranı insanları cezbederek kendisine çekti.

ve ne oldu? insanların çok kâr uğruna mutsuzluğu... 

ne demiş büyükler?

"Haydan gelen Huya gider"... bu çabucak kazanma ve emeksiz kazanç doğru mu? 

Helâl paranın bereketi var iken  haramın hayrı olmaz... 

Bitcoin vb. kripto paraya karşı değilim ama eğer yasal ve kanuni yönden güvenli bir yatırım aracı olabilirse ve de helâl ise asla karşı değilim. 

Bitcoin parlayan bir yıldız gibi bir görüntü verince birisi o Thodex (eğer doğru ise ) çaldığı paranın hayrını ve bereketini görmez o İnsanlar. 

lütfen bitcoin ile ilgili diğer yazılarımı da okuyun. Eğer yazımı okuyup anladıysanız helâl olan kazanç ve yatırım modelini tercih etmenizde hayırlı olacaktır.

Bitcoin vb. kripto para için henüz yasal ve kanuni bir para olması için henüz çok erken,  kardeşlerim! Acele etmeyiniz! 

not: eğer okuduğum haber doğru ise yazdığım böyledir.

 eğer okuduğum haber yalan veya yanlış,  eksik ise vb. yazdığım yazıdan dolayı her kim varsa özür dilerim. ve okuduğum haber yazdığım yazımı doğrulamıyor ise yazımı düzeltir ve siz okuyucularıma düzeltilmiş olarak sunarım. 

sonuçta bugün internet üzerinden okuduğum haber üzerine yazımı yazdım. 

öncesi ve evvelsi gûn sanıyorum haberlerini okumuştum. acaba dedim kendi kendime. ve sonra soru işareti oluşturdu. ve en sonra bugün internet haber sitelerine düşen malumunuz haber üzerine yazdım. doğru veya yanlış yapmış olabilirim eğer ki yanlış yaptımsa özür diler ve yazımı düzeltirim. Devlet araştırsın ve ne olduğu anlaşılsın. 

hatırlayın! tosuncuk neler yapmıştı. ha geldi gelecekti.. ama hiç gelmedi. lütfen mahkemeden bir beraat kararı çıkmadıkça bir yargıda bulunmayınız. önce gerçek neyse öğrenelim. dil her şeyi söyler... buna yalan da dahil doğru da...

aç gözlülük ve hırs eğer sizi yoldan çıkarıyorsa lütfen "Allah bana yeter" deyin ve frene basın... 

sadaka,  fitre ve   zekat çok daha hayırlıdır.

bugün Ramazan Mübarek günlerin içindeyiz. lütfen tercih ve seçimleri doğru yapın ki yarınlarınız da sağlık ve mutluluk, bereket ve huzur ile iyi mutlu yaşayın...

Merak etmeyin! haramın hayrını hiç kimse görmez. üzülmeyin giden paranıza, Allah'a gelin ki size helâl olan seçenekler ve ikramlardan versin. Allah en hayırlısıdır.

Son Not: Şeytanın tatlı dili ile konuşan güven telkin eder.

 İnsanların zaafiyet göstermesi ve saflığı şeytanın dili ile konuşanlar insanı yoldan çıkarabiliyor. Siz önce Allah'a sığının ve besmele ile hayırlı ise adım atînız. 

Bir ekleme daha: 

ünlüler ve poliikacılar neden yer alır fotoğraflarda? Kişi veya kişiler halkı dolandıracaksa bir tuzak kurmak gerektiği için. Bu fotoğraflar insanları inandırmak içindir. Ve tuzağa düşen veya oltaya takılan insanlar olurlar. Eğer insanlar her şeye balıklama atlamazlar ise akıllarını kullanıp tuzağı önceden farkedebilirler.

Ünlülere tavsiye tekrarı: her reklam işine onay vermeyin ki halk üzerinde oluşmuş size duyulan güven ve sevgi zedelenmesin. 

En iyi reklam işi tavsiyesi: Kamu Spotu. 

Önemsenmesi gereken şey: Para her şey değildir.

Ünlülere bir tavsiye: eğer bu basına yansıyan dolandırıcılık (hırsızlık haberi de dnilebilir) doğru ise aldığınız her para ve hediye vb. Bunları bağışlayın o aldatılmış insanlara. Veya bir miktarı sizde kalmak üzere o parayı bağışlaya bilirsiniz. 

Sonuçta eğer bu iş hırsızlıktan elde edilen bir para ise o paranın tamamı mümkünse eğer gerçek hak sahiplerine iadesi yapılmalıdır. 

Hırsızlıkla kazanılan her para, eşya, ziynet haram olur, kardeşlerim. Ve asla hırsızlıktan kazanılmış her şeyin bereketi ve hayrı asla olmaz. 

ünlüler ve veya bilerek ya da bilmeyerek sahip olduğunuz hediye, para, mal vs. bunlar için size tavsiym: Hiçbir şey mümkün değilse islamı iyi bilen veya diyaetten tavsiye alınabilir. neden haram para, haram eşya, haram hediye vb. şeylerin ne bereketi n de hayrı olmaz! ileride mutsuzluk var olabilir. 

Allah'a inanıyorsnız harama el sürmeyin.

Diyanet Kurumundan veya iyi bilen birisinden bilgi alınız.

Önemli! ben bilen bir insan değilim.

Allah daha iyi bilir. 

Doğru ve gerçek bilgiyle aydınlanırsam yazımı gözden geçirceğim. Allah izin verirse. 

Son bir kez daha iyi açıklama: 

Ben bilen bir insan değilim. Yazdığım yazı doğru veya eksik, yalan, yanlış olabilir.

Lütfen, Diyanet kurumundan veya iyi bilen bir kimseden doğru bilgi alınız.

Bu yazı ticari değildir ve Ticari olmadığı gibi bir menfaat da yoktur. Sadece Allah ve insan, tabiat için yazıldı. Elbette çok doğru bir yazı olmayabilir. Lütfen iyi bilen kimselerden bilgi alınız. 

Bu yazı dün yazıldı. Ve son ekleme bugün sahur vaktinde yapıldı.

Bu sahur gününde son ekleme yapılmıştır.

Hayırlı Ramazanlar!

Hükümete Çağrı

Özgürlük ve adalet kağıt üzerinde kalmamalıdır.

128 Milyar Dolar sorusunu Sn. Erdoğan cevaplamış. 

En küçük patrondan en büyük patrona varıncaya kadar destek var. 

Destek var olmasına var da halk neden doğru destek görmüyor? 

Ucuz teknolojik ürün almak yerine iyi ve kaliteli teknolojik ürüne neden halk sahiplendirilemiyor? 

Çünkü diyorlar ya! refah seviyesi. 

Niye anlamıyor bu ülkeyi yönetenler ve diğer iktidar heveslileri?

Açık seçik ifade edeyim: vatandaşın cebinde para olsun ki özgürce istediği ürüne satın alarak sahip olabilsin. Vatandaşın cebinde para olursa biz refah seviyesini yaşarız değil mi?

bu kadar konu basitçe anlaşılamaz mı? 

bir kez daha basit ve anlaşılır ifade edeyim:

bizi fakirleştirmeyin ki üretici müşteri bulsun.

bizi fakirleştirmeyin ki çürük yapılarda yaşamayalım.

bizi fakirleştirmeyin ki Hac ibadeti yapılsın.

bizi fakirleştirmeyin ki icralar kapılara dayanmasın.

bizi fakirleştirmeyin ki ücretsiz internet aramak zoruna kalmayalım.

bizi fakirleştirmeyin ki Elektrik, internet, doğalgaz, telekominasyon vb faturalarını kolaylıkla psikolojik sıkıntı oluşmadan ödensin.

Vesaire. Halk çağın dışında kaldığı sürece nasıl gelişicek ve ilerleyecek söyler misiniz?

Gerçek doğrular yapılsa halk ve tabiat mutlu olsun.

Ramazan ayındayız son verin adaletsiz ve haksız, hukuksuz kazançlara. 

Kimseye kalmaz bu dünya! 

Allah için yapılan doğrular herkese ayrımcısız ulaşır.. siz engeller koyarsanız ve ayrımcılık yaptığınızda kimseyi mutlu edemezsiniz. Ne mi olur? Rakamlar ile avunur ve avutulursunuz...

Kimseye Kalmaz bu dünya

128 Milyar Dolar

C.H.P. Genel başkanı Sn. K. KILIÇDAROĞLU Bir iddiada bulunmuş, o Merkez Bankasından 128 Milyar Amerikan Doları bir paranın kayıp olduğu ile ilgili. 

A.K.P. Siyasileri cevap vermiş iddiaya. Olmadı Merkez Bankasının en yeni yetkili ismi de cevap vermiş.

128 Milyar Dolar ile ilgili gündemimizin sıcak konusu olmaya devam ediyor, ettiriliyor.

C.H.P. siyasileri ve yandaş medyası işlerini iyi yaparak konunun gündemde kalması için çok çalışıtılar.

A.K.P. Siyasileri ve yandaş medyası ise iddialara cevap vermek için savunma kanadını tutuyorlar. Ve iddianın asılsız olduğu imiş. 

Her iki siyasi parti Basın yandaşları neden muhatab ettiriliyor?

Neden Medya üzerinden her iddia cevaplanmaya çalışılıyor?

Siz siyasiler! Yahu, yandaş medyanızla kolkola yüreyeceğinize basit bir soruya doğru bir cevap veremez misiniz?

Yandaş medyayı anlayamıyorum! Siyasi örgütlere tapınmak doğru mu? 

Fettullah'ın olduğu yıllarda müritler ne yapardı biliyor musunuz? Fettulah'ın üzerine toz düş mesin diye şemsiye açarlardı. 

Bugün de yapılan farklı mı? hem yandaş medya hem de partililere ve diğerleri de bu soruyu düşünsün.

128 Milyar Amerikan Dolarının akıbeti beni düşündürse de.... . Çünkü halkın cebine girmiyor.

Ne C.H.P. 'nin ne de A.K.P. 'nin ve diğer siyasi partilerin ipi ile kuyuya inilmez, Kardeşlerim!

hatırlayın, o kanlı 1 Mayıs olayı. Arkasında ne var? Siyaset olduğu gibi ve diğer.

İnşallah o hayırlı gerçek güzel günler gelir. İnşallah. Veya sadece halk elele birlikte ülkemiz Türkiye Cumhuriyetini  kalkındırmalıdr. Siyasetçiler ve siyaset ile değil. Halkın iktidalığı ile doğru kalkınmayı yaşamalıyız.

Birileri zenginleştiriliyorsa işler yalan olur ve yalandır. Şov olur.

Hükümetin zengin iş insanı bir bakan dezenfektan satmış devlete. Ne kadar da kolay. Piyasa fiyatı altında ucuza dezenfektan alınmış. Bu sözlerle kendisini avunmuş bakan hanım efendi. İsterseniz etik bulun veya bulmayın ama hükümetin kadın bakanı basına bu cevabı vermiş. 

Hatırlarsnız, yumurtacı eski bir A.K.P. li bir bakan vardı. Sanki benzerlik var gibi mi? İki bakan iki farklı gibi duran belki de benzer bir haber ile basın manşetlerinde.

Neyse.

Hayırlı Ramazanlar! 

Halktan isteğim, her şeye balıklama atlamayın! Siyasilerin ipi ile kuyuya inmeyin.

Bırakın onlar oynasın. Siz sadece adil olun ve onlardan uzak.

Falcı Kadın

İslam'da fal ve büyü yasaktır ey insan!

Ünlü kadın şarkıcı Ebru Gündeş boşanma haberiyle gündemde. Kocasından boşanmak için mahkemeye müracaat eden Ebru Hanım basının kamuoyuna bilgi vermesini yasaklamış kanuni haklardan yararlanarak. 

Ebru hanım, gizli kalsın istemiş boşanma konusunun. 

Hörünüşe göre bugün itibariyle basın karara pek saygılı olamamış ve falcı bacı iddiasını ortaya atmış.

Ben de bu falcı hakkında kısaca sizi aydınlatayım istedim.

Eğer Rabbiniz Allah'a inanırsanız ne falcıya ne de medyuma itaat etmezsiniz. Bu itiaatkarlığınız medyumu, falcıyı, büyücüyü ve dinciyi parasal olarak zengin edersiniz ama sahte olduğu gibi değersiz geçici bir mutluluk yaşarsınız. Haberiniz olsun! 

Yüce Allah yasakladı ey insan! Sen nasıl fala inanırsın?! 

Gayb (geçmiş ve gelecek bilgisini) sadece Yüce Allah bilir. Allah'a İman et ki kandırılma.

Eğer iddia doğruysa o falcı kadının cezası çok çok yakıcı azaptır. Neden?

cevap: 1) falcılık 

2) yuvanın yıkılışında etkinliği

3) iftira 

4) şirk 

Vesaire. 

Allah'a inanıyorsan hemen tövbe et ve durumunu düzeltmek için iyi işler vb. Yapmalısınız. 

Ey, Falcılar, Medyumlar, Dinciler, Büyücüler: sahtekarlar! ALLAH'tan korkun ve doğru ve iyi insan olmak için çalışın.

Not: Haydi koş mahkemeye. Beni cezalandırmak için kapı kapı dolaşsan da nafile... Haksız olarak kazanılan parayı saçsan da beni cezalandıramazsın ey, sahtekar! Senin gücün yetmez beni cezalandırmaya.  Ben Rabbim Allah'a aitim. Ben Allah'a İman ettim. 

Veda Hutbesi

Hz. Peygamber Allah’a hamd ve senâdan sonra şöyle buyurdu: Ey insanlar! Bilmiyorum, belki de bugünden sonra burada sizinle bir daha buluşamayacağım. Allah’ın rahmeti bugün sözümü işitip onu iyice kavrayanların üzerine olsun! Benim bu sözlerimi burada bulunanlar bulunmayanlara bildirsin. Olabilir ki bildirilen kimse burada bulunandan daha iyi anlar ve itaat eder. 

Ey insanlar! Biliniz ki rabbiniz birdir, atanız da birdir. Bütün insanlar Âdem’den gelmiş, Âdem de topraktan yaratılmıştır. Arap’ın Arap olmayana, Arap olmayanın Arap’a, beyazın siyaha, siyahın da beyaza hiçbir üstünlüğü yoktur. Allah katında üstünlük ancak takvâ iledir. Biliniz ki bu şehriniz Mekke, bugününüz arefe ve bu ayınız zilhicce nasıl mukaddes ve dokunulmaz ise mallarınız ve canlarınız da aynı şekilde dokunulmazdır. Câhiliye devrindeki her türlü ribâ kaldırılmıştır, ayağımın altındadır. Fakat ana paranız sizindir. Ne haksızlık edin ne de haksızlığa uğrayın. Kaldırdığım ilk faiz amcam Abbas b. Abdülmuttalib’in faizidir. Câhiliye devrinin kan davaları da kaldırılmıştır. Kaldırdığım ilk kan davası akrabalarımdan Rebîa b. Hâris b. Abdülmuttalib’in oğlu Âmir’in kan davasıdır.

Ey insanlar! Kadınların haklarına riayet etmenizi ve bu hususta Allah’tan korkmanızı tavsiye ederim. Siz kadınları Allah’ın emaneti olarak aldınız. Onların namus ve iffetini Allah adına söz vererek helâl edindiniz. Dikkat edin! Sizin kadınlar üzerinde hakkınız olduğu gibi onların da sizin üzerinizde hakları vardır. Sizin onlar üzerindeki hakkınız iffet ve namuslarını korumalarıdır. Kadınların sizin üzerinizdeki hakları geleneklere uygun biçimde yiyecek ve giyeceklerini sağlamanızdır. Kadınlar hususunda Allah’tan korkun ve onlara en iyi şekilde davranın. 

Ashabım! Bugün şeytan sizin şu topraklarınızda yeniden saltanat ve nüfuz kurma ümidini ebediyen kaybetmiştir. Fakat size yasakladığım şeyler dışında küçük gördüğünüz şeylerde şeytana uyarsanız bu da onu sevindirir ve cesaret verir. Sözümü iyi dinleyin ve belleyin. Müslüman müslümanın kardeşidir. Bir müslümanın malı rızası olmadan diğer bir müslümana helâl olmaz. Sakın zulmetmeyin. Herkes ancak kendi işlediği suçtan sorumludur. Baba oğlunun, oğul da babasının suçundan sorumlu tutulamaz. Allah her vârisin mirastan payını tayin etmiştir. Artık bir vârisin diğer mirasçıları mahrum edecek şekilde vasiyette bulunulması helâl değildir. Çocuklar babalarından başkasına nisbet edilemez. Ödünç alınan şeyler sahibine geri verilmelidir. Yararlanılmak üzere alınan şeyler de sahiplerine iade edilmelidir. Borçlar ödenmelidir. Birinin borcunu üstlenen kefil de o borcu ödemelidir. Kimin yanında bir emanet varsa onu sahibine iade etsin. Rabbiniz olan Allah’tan sakının, O’na kulluk edin. Beş vakit namazınızı kılın. Ramazan ayında oruç tutun, hac ibadetini yerine getirin, mallarınızın zekâtını gönül hoşluğuyla verin. Yöneticilerinize Allah’ın kitabına uydukları sürece itaat edin ve böylece rabbinizin cennetine girin. Benden sonra küfre ve sapkınlığa düşüp birbirinizin boynunu vurmayın. Benden sonra hiçbir peygamber gelmeyecektir. 

Ey müminler! Size iki emanet bırakıyorum. Onlara sımsıkı sarıldığınız takdirde bir daha asla yolunuzu şaşırmazsınız. Bunlar Allah’ın kitabı Kur’an’la peygamberinin sünnetidir (veya Ehl-i beyti). Daha sonra Resûlullah, “Ey insanlar! Yarın beni sizden soracaklar. O zaman ne diyeceksiniz?” deyince ashap, “Allah’ın risâletini tebliğ ettin, görevini yaptın, bize nasihatte bulundun diye şahitlik ederiz” dediler. Bunun üzerine Resûlullah şehâdet parmağını semaya doğru kaldırdı, sonra da insanlara doğru çevirip indirerek, “Şahit ol yâ rab, şahit ol yâ rab, şahit ol yâ rab!” dedi.

Bu Veda Hutbesi alıntıdır. Alındığı web

sitesi: https://islamansiklopedisi.org.tr/veda-hutbesi

Not: Bu gün sahur vakti TV 'den tanınmış hocalarından vefatı günümüz salgın hastalığı Koronavirüs' ten. TV 'de izlerken eski bir yayından Veda Hutbesinden bahsediyordu. Merhaba Ben de Veda Hutbesini burada yayınlamama vesile olmuştur. 

Allah' ım!  Her şehide ve her merhuma rahmet ve merhamet eyle. Amin. 

Rüyamda ki Banka

Gelenin kimlik bilgilerine bakmayan 

Kim ve nereden geldiğini bilmeden

Geleni sorgulamayan

Günümüzde ki bankaların yaptıklarının en tersini yapmak.

Hükümetler,  Ülkemizi dünden bu yana uyguladıklarının en tersini adil olarak ve sadece Allah için yapmak.

Hükümetler bir şeyler için ve listelere uygunluğunu haiz olarak peyderpey yapıyorlar ve bu çok küçük ve çok dar. 

Rüyamda ki Banka ise;

Her gelene sorgusuz ve sualsiz olarak zarf içerisinde 100.000 Türk Lirası veya Amerikan Doları kapalı zarf ile teslim edilecek. 

Gelemeyecek durumda olan insanların ayağına gidilerek kapalı zarf içerisinde 100.000 Türk Lirası veya Amerikan Doları olarak teslim edilecektir.

Bu 100.000 Türk Lirası ne için ?

Cevap: Karşılıksız Allah için bir iyilik...

ölülere ve şeytana vb. değil sadece Allah'a teslim olunuz. Belki bu yazımı okuyabilirsiniz.

Ne sağci ne de solcu olmak ile hiçbir ilgisi yoktur. Ne Atatürkçü ne de Osmanlıcı olmakla da bir ilgisi yoktur. 

Sadece Allah için siz doğru olanı yapınız.

Devlet ve Özel bankaların sistemi Adalet içermez dili de para...

Ramazan'ın 3. Günü. Yıl  2021

Doğrusu Ne?

TRT 1 TV 'de Doğrusu Ne isimli programın parası bile bizim cebimizden çıkıyor iken ve TRT TV ve Başka kanallarda yayına sokulan o Selçuklu ve Osmanlı dizii yapımları için yine halkın cebinden çıkıyor. 

Dpğrular yapılsa Türkiye Cumhuriyeti halkı ile birlikte kalkınırdı.

Ama ne oldu? Ülkemizin efendisi ne mi yapıyor? Pandemi destek programı ile seçilen insanlara ve bir aile olsun, Bin Türk Lirası verildi. Bu ne oldu yanlış oldu. Herkesi mutsuz eden çözüme kapalı reklamı bol bir pandemi sözde, özde içermeyen destek görünümlü reklamlı bir şey oluverdi.

Doğrusu Ne isimli program için ve Diriliş Ertuğrul için deyim yerindeyse kesenin ağzı açılır ama insan için değildir.

Çamlıca  Camii ve Taksim Camii, Atatürk Kültür Merkezi projeleri ve Millet Bahçeleri devlet garantili ödeme sistemi için yine bu paralar hep Türkiye Cumhuriyeti Halkının Cebinden alınır ve Devlet eliyle bu paralar ödenir.

Dünya kadar para akıtılıyor Filistin'e ve Afrika kimi Devlet eliyle kimi de STK'lar üzerinden.  ne mi oluyor? Ne filistin ne de Afrika ihya olmuyor. ihya edilemiyor...

STK'ların neredeyse çoğu Efendimiz Sn. Erdoğana ve diğerlerine yakın görüşlüler.

Doğru doğru gibi sunulsa ve yapılsa ne Türkiye Cumhuriyetinde fakir olur ne de Afrika'da.

Halkın parası ile çok iyi hayat yaşarlar. ülkemiz halk ile birlikte kalkınmaz mıydı?..

Ülkemizin efendisi olmak için çalışıcağına Sn. Erdoğan neden doğrusunu yapmıyor?

Sn. Erdoğan Müslüman değil mi? 

Gerçek İslam; bir insanı a 'dan z 'ye ayağa kalkmasına en iyi desteği sunuyor. Yani doğrusu yapılarak.

Öyle işçilere ve emekliye, işsize kapı dışarı etmeyen bir model de denilebilir Gerçek İslam. 

Gerçek İslam kabul edilirse ne mi olur?

Muhammed (sav) efendimiz değil Rabbimiz Allah'ın kulu ve Elçisi olarak saygı ve sevgi görecektir. Efendimiz denilerek peygamberimize haksızlık ve saygısızlık yapıyoruz. 

Peygamberlerimize efendimiz dediğimizde ve tanıttığımızda ne mi oluyor? 

köle tüccarı oluyor!.. Halbuki tüm Peygamberler Allah'ın kulu ve Elçisidir.

Anlaşılıyor mu?  

Allah'a ve Peygamberlere iman edip doğruyu kabul edelim. 

Önemli! Ben bilen bir kimse değilim.

Not: bazı yazılarımda konuyu işledim. Ve yine yeniden yazmış oldum. Size hatırlattım.

Sadece doğruyu Yüce Allah bilir. 

Ben bilen bir insan değilim. 

Özel sektörde halkın parası ile iyi hayat yaşar ve siyasiler de iyi yaşar.

Gönlüm Halkın ülkemizi yönetmesinden yanadır. 

Siyasiler ile yönetilen ülkemiz rakamsal büyür o kadar. Oysa doğrular yapılsa fakirlik ve komik asgari ücret son bulurdu. 

Sn. Erdoğan ve ailesi, parti yönetimi, partili elemanları ve diğer efendimiz değil hizmetkarımız olsa idiler.

Sn. Erdoğan, "ben sizin hizmetkaınızım" demişti ama öyle değilmiş anladım.

bir başlık veya bir paket sunulur cancanlı. İçi ve dışı çok çok farklı imiş öğrendim. 

Sn. Erdoğan ve ailesine; siz bırakın işleri.... elemanlarınız da bıraksın.  tatilinizi miami'de yapın ve orada yaşayın. evvel Allah ülkemiz daha iyi konuma da gelir ve ülkemiz daha iyi kalkınır. 

Sn. Erdoğan ve ailesi, elemanlar ve o birileri dahil herkese ifade edeyim; biz Türkiye Cumhuriyeti Halkıyız. Elhamdülillah!  Ne size ne de diğer Hamdolsun Allah'a muhtaç değiliz. Cebimizde para olmasa bile. Sizler gibi devlet garantili ve güvenceli olarak kanuni haklar ile de hiç değiliz. Belki bolluk için de değiliz ama ülkemiz Halk ile doğru kalkınacakır. Evvel Allah. Allah'ın izniyle.

Ramazan'ın 2. günü.

Kod-29

SGK'ya Kod-29 ile başvuran veya bildiren patron işçisini kapının önüne koyabiliyor. Veya çok çok kolayca işten atabiliyor.

Kod-29, Sn. Erdoğan'nın elemanları bu haksız ve adil olmayan sistemi uygulamaya sokmuş.

Ve ne mi olmuş? 

Manisa ilimizin ilk kadın toplu ulaşım şoförü işten çıkarılmış. Özel Halk otobüsü kullanan ve başarılarıyla ödüller  almış ödüllü ilk kadın şoför işten atılmış. 

Ve basından okuduğum kadarı ile devam edeyim yazıma. 

İlk kadın şoför işten çıkartılınca işsizlik sigortasından yararlandırılmamış. Neden?

çünkü adil bir sistem değil. 

Öyle herkes yararlandırılmaz işsizlik sigortasının haklarından.

Ben de işten yıllar önce atılmıştım. O yıllar bugünden çok farklıydı. İşsizlik sigortası ve tazminat almak o yıllarda çok mu mümkün!

İşsizlik maaşı almak ve tazminat ise var mıydı?..

Eski Cumhurbaşkanı Sn. Sezer ile temeli atılan veya temeli sağlamlaştırılarak ile temele oturtulan  işsizlik sigortası bugün Sn. Erdoğan ile devam ettiriliyor ama adalet ve hak-hukuk içermiyor. 

Herkes işsizlik maaşı alamaz. 

Biz İslam'da olmayan adalet ve hak-hukuk sistemi oluşturduğumuzdan bu yana çok doğru işler yapılamıyor. 

Ezan sesini hopörler ile uzaklara iletebiliyoruz.. insan kulağının zarına bu yüksek sesi verdiğimizde o insanın sağırlık sorununa yol açacak bu düşüncesizliği ve duyarsızlığı ile cehaletimiz yüzünden de yapılmaktadır. Ama bir insanı ve tabiatı sevindirmek için neden doğrular yapılmıyor?

Halbuki gerçek islam insana ve tabiata ne sağlık sorunu ne de çeşitli sorunlar oluşturan bir din değildir İslam.

Dünya para harcanır birçok şey için ama gel görki doğru işler doğru gibi olmayınca ve adalet de doğru olamıyor.

Birilerinin zenginleştirildiği bir Türkiye Cumhuriyetinde vatandaş olmaktan mutlu değilim. 

Hiçbir patrona ve siyasetçiye boyun eğmedim. Evet ama Servet içerisinde yaşamadım. Rabbime şükürler olsun hiçbir dünyalık şeylere ve insanlara kul olmadım.

İnşallah o hayırlı gerçek güzel günler hem Türkiye Cumhuriyeti için hem de tüm ülkeler için gelmesi dileğiyle.

Hep siyasiler bu siysete aşık olmasaydı da belki bir çözüm sunabilirlerdi. Onlar hep istedi ama ben hiç rahatsız ve mutsuz olmadım Türkiye Cumhuriyeti isminden. Onlar kendi bayraklarını çekmek istiyorlarsa göndere bu gerçekleşen bir hayal olmayacak. İnşallah. 

Bu yazı; Allah ve İnsan, Tabiat için yazılır.

Karşılıksız. Ne bir para ne de bir hediye alınmadan ve beklenti içerisinde olmadan siz okuyuculara sunulur. Ve üstelik karşılıksız.

Ah almayın! Zalime boyun eğmeyin! 

Sana ve bana kalmaz bu dünya...

Bugün Ramazan'ın ilk günü. 

Hadım edilen ülke

Ülkemiz siyaset ile sağ ve sol farksız hadım edilerek kısırlaştırılıyor... Böylece halk fakir onlar ise hep zengin oluyor!.. bu nasıl oluyor?

Halk önce sağ ve sol ile ayrılarak  kümelere bölünür ve sonra...

İngiltere Kralının ölümü...

Bu güzel fotoğraf albüm içerisindeki en güzel yerde yaşamaya devam ederken seven eşin gönlünde de yaşayacak...

Ben sevemedim ne Osmanlı sistemi babadan oğula geçen iktidarlığı ne de yine aynı benzerlikte ki krallığı.

Rahmetle anıyorum her merhumu... 

Her şehide ve merhumlara Allah rahmet eylesin. Amin.

Osmanlı müslüman olmayan merhumlar için "Toprağı Bol olsun" dermiş. Ben öyle bir şey söylemek hiç bana uygun olur mu? Osmanlıcılık oynayan veya severlerinin cevaplarını hiç merak etmiyorum. Çünkü ilgilenmiyorum.

Sn. Erdoğan'lı yönetim modeli cari açığı büyütmüş. Peki nasıl oldu bu büyük açık?

Halkın parası ile basılan broşürler, bayraklar, yemekli parti toplantıları, mitinglere ve açılışlara katılacak insanlar için harcamalar.

Ve bunlar en küçüğü. Diriliş Ertuğrul TV dizisi için reklam ve tanıtımlar, TRT 1 TV'de 'Doğrusu Ne' isimli program. Yine T.R.T. 1 TV dizisi ile harcamalar. Uyanış vb. İsimler ile Sinema ve TV dizi sektörü bayram yapar halkın parası ile ama onlara bu bayramı Sn. Erdoğan ve elemanları yaptırır ve böylece iyi çok iyi yaşatılırak.

Birçok şeyin parası halkın cebinden çıkıyor. 

Bedava aşı diye bir şey yoktur! 

Hiçbir şey bedava değildir. Bilginize. 

Sn. Erdoğan diyor ki; Tasarruf! Ben de diyorum ki; bu bir şaka!

İnşallah o hayırlı gerçek güzel günler gelir İnşallah. 

Hoş Geldin Ey Şehr-i Ramazan!

Not: çok kısacık bir yazıdır. Diğer yazılarımı da okuyunuz.

Allah ve İnsan,Tabiat için yazılır ve bu yazılarımdan dolayı  bana hiç kimse ücret ödemediği gibi hediye de vermez. Ben sadece Yüce Rabbim Allah'a ait bir insanım. 

2500 Aidat

2500 Türk Lirası aidat ödemiş ünlü bir kadın.. eleştiriyordu site yönetimini.

Bir site de birçok ev hanesi ve yüksek bir insan nüfusu var. Bunları 2500 ile çarpsan rakamlar çok yüksek çıkar.

Siteden siteye fark var! 150-250 Civarında aidat ödeyende var 2500 Türk Lirası ödeyen insan da var.

Düşünün; Türkiye Cumhuriyetinde asgari ücret çok düşük ve hane başı  aidat 2500 alan site yönetimi nereye harcıyor bu parayı? Cevabını ben değil Türkiye Cumhuriyeti devleti gereğini yapacak ki merak uyandırma değil bilgisi olsun site sakinlerinin.

Her şey bedava değil. Ucuz ampul de var ve ucuzdan pahalıya çevre aydınlatma da vardır.

Yine de insanlar çok ucuza çalıştırılıyor.

Fakir site 2 öder zengin site 5-10 öder... ama işçi her yerde düşük ücret alır. Patronlar ve birileri oluşan piyasa koşullarının kaymağını yiyor o kadar. Oysa işçi hep düşük ücret alır.

Bu zalim piyasa sadece birilerine sahte mutluluk yaşatır... İnsanlar,  Haramdan kaçınılsa belki de gerçek mutluluğa açılan kapı açılacak. Sadece birileri mutlu yaşar.. oysa bu sahtedir.

Covid-19 Aşısı hakkında bir yorumum

Yaşım 45 olmak üzere...

E-Nabız üzerinden kontrol ediyorum Aşı durumumu. Cevap: Covid-19 Aşısı için öncelikli kişi değilmişim. 

Dün veya evvelsi gün Çin'den Covid-19 Aşı itirafı gelmiş. Basından okudum.

Zaten insanların aklı aşı ile karışıktı, karıştırıldı. Malumunuz konuyu biliyorsunuz. 

Çin'den gelen aşı itirafı da iyice karışık oldu.

Soru şu: Aşı olmalımıyız veya olmamalı mıyız? 

Çin'den aşı itirafı gelmeden evvel güven telkin ediliyordu Sağlık Bakanı Koca ve Hükümet yetkililerince de ve Bilim Kurulu vs. 

Aşı olmalı mıyız ya da olmamalı mıyız? sorusu oluştu.

Eğer aşı olacaksak eğer aşı  yan etkileri oluşursa kim sorumluluk alacak ve güven verecek? Eğer aşı yan etkileri oluşursa ve veya aşının koruyucu vb olmadığı ortaya çıkarsa (aşı itirafı geldi Çin'den) vb. Zarar vs. Kim tarafından karşılanacak. Çok önemli! Hukuki bir karşılığı olacak mı? 

Örneğin; bir kişi mahkemeye gidip haklarını arayabilecek mi? Ve ülkeler aşıdan kaynaklanan her bir şeyin zararını hukiki yollarla tahsil veya tazminat edebilecek mi?

Çok eski yıllarda aşı çalışmaları çok çok uzun sürerdi. Hatta yıllar... 

Bugün birçok ülke aşı ve ilaç için hep birlikte çalıştılar. Ne oldu ? Çok hızlı aşı üretilmesi oldu. Ama Çin itirafı var olan soruların üzerine soru işaretlerini doğurdu. 

Önümüzde iki seçenek var aşı olacaksak yine de ama hangi aşı? Çin aşısı veya Alman aşısı mı? Biz halk olarak bizi kim koruyacak hem hukuki hem de bilimsel? Hiçbir şey bedava değil aslında! Biz halk olarak daha kimleri zengin edeceğiz sağlığımızı kaybetme pahası na rağmen?

Sn. Erdoğan çıkardığı kanunlar ile kendisini ve partisini koruma altına almış ise biz halk ne ile ve nasıl hukuki kanun yollarıya nasıl güvencemiz ve korunma olacak?

Sn. Erdoğan kadar güvencemiz olmadığına göre bizi kimler hukuki olarak güvence vererek ve bizi koruyacak?

Elbette yüksek makam sahipleri keşke halkın efendisi değil de hizmetkarı olsalardı...

Allah'a hamdolsun ki hiçbir ideolojiye ve siyasilere vs boyun eğmedim. 

Bu yazı; Allah ve İnsan, tabiat için yazılır.

Hiçbir siyasi partinin ve kümelerin elemanı değilim ki yazabiliyorum. 

Aş Evi bir çözüm mü?

Müge Anlı ve Dostları Kızılay üzerinden Aş Evleri iyilik projesini ülkemize kazandırdıkları için hem mutlu hem de..... .

Aş Evi benim yıllar önce ki düşüncemi hatırlattı. Düşüncem de bir koç veya büyükbaş Kurban Bayramında veya diğer günler de bağışlamak idi. Fakir insanlar da insan...

Bir anım ( tahmini 80'li Yıllar): Daha çocukken ve 12-14 yaşlarında Üsküdar, İstanbul'da bir aş evinde yemek yedim bir arkadaşımla. Sizler Hayatta neler var bilir misiniz?

Aş Evi sadece açlığı giderir ama çok çok çok eksik bir çözüm. 

Müge Anlı ve Dostlarına Teşekkürler!

Kanıma dokunuyor!.. 

Ülkemizi yönetenler ve STK'ları ve dostları da dahil olmak üzere tüm siyasiler ve dostları, STK'ları,

Tarikatçılar, hacısı ve hocası (islamı doğru anlatmayan da dahil siyasi ilişkileri olanlar vb.) vesaire.

Sn. Erdoğan Cumhurbaşkanı değil başkan (Sn. Erdoğan kurnazlığıyla başkanlık) olsun diye çocuk kumbarasında ki parayı veriyordu... o çocuğun ya duyguları ve annelerin, babaların her yaştan insanın vs. duyguları... (?)

Patronlardan Tüsiad ve Müsiad, İTO ve diğerleri. Bunlardan özellikle Müsiad Sn. Erdoğan'a çok yakın.. yani görüşler, ideolojik vb.  Diğer Tüsiad ise karışıktır.

Yukarıdakilerin her yediği lokma Türkiye Cumhuriyeti Halkının Alın Teridir.

Artık anlayın ve çözüm üretin.

Sn. Erdoğan ve insanları, STK'ları insan seçerek ve ayrımcılık yapılması ile  doğru olmadığı gibi ülkemizin halkının daha doğru kalkınması gerçekleşemiyor.

Her yenilen lokma da ülkemizin alın teri olduğunu unutmayın ey efendiler!

Artık doğru çözüm olsun ki herkesin evi arabası ve parası  olsun.

Ülkemiz fakir bir ülke değil! 

Birileri değil, herkesin zengin olması dileğiyle.

Gerçek İslam yalanı hoş görmez... Gerçek İslam ile siz doğru kalkınırsınız ve ülkeler de doğru kalkınır...

Ey Şehr-i Ramazan Hoş Geldin!

Bu Ramazan ve her gün, her daim doğrular  yapılırsa  herkese ve tabiata mutluluk ulaşır... 

Oyun oyna

Size Ovilex Software ürünü Taxi Sim ve Driving School Sim mobil oyunlarından ikisini; kısaca ödül nasıl kazanılır ile ilgili sorulara kısacık cevaplar vereceğim. 

App Store hakkında bilgim olmadığı için Google Play marketten oyunlara nasıl ulaşacağınızı anlatayım.

Google Play uygulamasını açın. Arama çubuğuna 'Ovidiu Pop' ismini yazarak aratın.

Ovilex Software yazılımcısı Ovidiu Pop ismi ile Google Play üzerinden oyun severlere oyunlarını sunuyor. Anladıysanız konuya giriş yapayım.

Ovilex Software oyunlarının dili ingülizce. İngilizce bilmiyorsanız mühim değil. Öğrenmesi ve anlaşılırlığı oldukça iyi seviyede. Yaşınız küçük olabilir veya büyük olabilir ama anlamak sizler için zor ise Türkçe dilinde Türk oyun yazılımcılarının oyunları Google Play Markette mevcuttur. Yabancı ülkelerin oyun üreticilerinden ücretsiz ve ücretli olmak üzere Türkçe dilimiz ile oynayabileceğiniz çeşitli oyunlar var ve siz sadece bir seçim yapınız.

Taxi Sim ile başlayalım.

Bu oyunu ücretsiz ve çevrimdışı oynayabilirsiniz. Online oynamak istemiyorsanız  kayıt olmanıza hiç gerek yok! 

Size verilen ücretsiz taksi ile yeşil renk ile belirtilen yeşil oklarla gösterilen müşterileri almanız gerekiyor. Navigasyon üzerinden (navigasyonu doğru okuyunuz) müşterileri gitmek istedikleri adrese götürün.

Eğer internetiniz açıksa video reklam izleyerek kazancınızı artırabilir ve yine video reklam izleyere hasarlı aracınızı tamir ettirebilir ve eğer isterseniz aracınıza yakıt satın alabilir ve aracınızı yıkatabilirsiniz.

Böylece video reklam izleme ile hem kazançlarınızı arttıracak hem de yakıt, yıkama ve servis ücretini ödiyebileceksiniz. 

Biriktirdiğiniz oyun içi sahte paralar ile en ucuzundan lüks taksi satın alnız. Ve kazancınız X 2.5 katı olacaktır. Özellikle turuncu ok ile belirtilen müşterileri alarak kazancınız artacaktır. 

Böylece birikimleriniz ile en pahalı taksiyi alabileceksiniz. 

Son olarak şunu da ifade edeyim;

Bazı müşterileri alamayabilirsiniz. Bazı ücretler size ödenmeye bilir. Dert etmeyin!

Şehir sayısı çok az. Ve hep aynı yerlerde gidiyorsunuz. 

Oyun içi ekran fotoğraflarını alabileceksiniz. 

Private ingilizcesi Özel anlamına gelen seçeneği garaj içinden seçtiğinizde aracınız sivil araçlar gibi olacak ve buğday sarısı renginde değil sizin özel arabanız gibi görünecektir. Sadece özel taksilerin navigasyonlarında müşterilerinizi görebilecek ve navigasyon üzerinden istediğiniz müşteriyi seçerek ve ekranda ingilizce olarak ekranın üstünde çıkan yazıya yes veya accept butonlarına tıklayarak da otomatik olarak sizi aracınıza uygun olan müşteriye doğru navigasyon üzerinden götürecektir.

Sonuç olarak iyi bir oyun oynamış olacaksınız. Farklı oyunlar ile sıkılganlığınızı üzerinizden atabilirsiniz. 

Driving School Sim için anlatayım.

Sürüş Okulu Simulator oyunudur. 

Araba park etme ve Online oyun oynama, serbest sürüş modu ile trafik kurallarına uymadan istediğin gibi ve hızda aracını sür. İstersen suyun içinde ve dağlarda sür.

Kariyer ve Yarış, öğrenme, özgür (serbest) sürüş modları ile arabanı sür.

Dili ingilizce.

Size verilen hediye araba ile aracını sürebilirsin. Aracını 20, 30, 45 ve 60 KM ile hızlarda sürmelisin. Sadece serbest sürüş modu size özgürlük verir. Ancak her şey de özgür değilsiniz. Özgür modu ile hızlı araba sürebilirsiniz. Ancak oyun içi engellemeler sizi belirlenmiş alan için de aracınızı sürmeye yönlendiriyor. 

Kurallara uygun aracınızı sürün. Ve park revese yazısını turuncu renkte görüyorsanız bu aracınızı geri geri park edeceğiniz anlamına geldiğini bilin. (Park revese diye yazdım doğru ingilizce yazmış olmaya bilirim ama siz anlayacaksınız.)

Sağa ve sola dönüşlerde sinyal yakarak dönerseniz 50 XP puan ve bu yeşil renkle belirtilir. Kırmızı olursa renk sizden ücret kesintisi yapılacaktır. 

Trafik ışıkları yeşile dönerse bu size 100 XP puan demektir. Eğer kırmızı olursa bu sizden kesilecektir. Kırmızı olduğunda ceza ödemiş oluyorsunuz. 

STOP Tabelasını azıcık geçeseniz aracınızı durdurun. Bekleyin. Bu size 50 XP puan demektir. Kırmızı olursa ceza ödersiniz.

Bazı Tünellerde size 4 defa 100 XP puan verecektir. O Tüneller de mutlaka aracınızın farları açık olsun ve kurallara uygun hızda aracınızı sürün. 

Ayağında futbol topunu sektiren bir genç görüyorsanız yaklaşınca durun veya hızınızı düşük tutarak azıcık ilerleyin ve durun bu size 50 XP veya 100 XP puan demek. Oyunu anlamaya çalışın. Mutlaka başaracaksınız.

Sirenleri çalan suçluyu kovalayan polis otosu görüyorsanız bu size 100 XP puan demekir. Ancak hızınız düşük olsun. İsterseniz aracı durdurun.

Bisiklet sürücüsüne yol vermek için yapmanız gereken uygun zamanlama ve durma yerinde size 50 XP veya 100 XP puan veecektir.

Kırmızı yazılan 50 XP ve 100 XP, 200 XP, 250 XP ise bunlar ceza ödemeleridir. 

Eğer yeşil renkte ise ödülünüz veya kazancınızdır.

Kariyer modu 8 bölümden oluşmaktadır.

Sadece 8.son bölüm de ödül için video reklam izleme yoktur. Bilginize.

Kazançlarınızı veya ödülünüzü nasıl arttıracaksınız? Yukarıda anlattım ama onların dışında bir yol daha vardır.

Siren çalarak suçlu kovalayan polis ve ayağında top sektiren genç, bisiklet sürücüsü sadece bir defaya mahsus size ödül veriyor. 

Trafik ışıkları ve STOP tabelası ise birkaç kez size ödül veriyor. hızınız düşük olduğunda aynı trafik lambasının yeşil ışığından aracınızı ileri ve geri yaparak 100 XP puan tekrarı ile alabileceksiniz. Bu STOP için de geçerli.

En garantili ödül: Washington DC şehrinin 6 ve 7. Bölümünde. Denizin üstündeki köprüye gelin. Trafik lambasına doğru . Trafik kırmızı olduğunda köprünün kanatları açılır ve gemi geçer. Gemi geçip gittikten sonra kanatlar yerine oturur. Trafik lambası yeşil yandığında siz aracınızla düşük hızda ileri ve geri olarak aracınızı sürdüğünüzde ve bunu defalarca yaparak iki ile iki buçuk saatlerinde kazancınız 100. 000 $ oyun içi sahte paranız olacaktır ve kurallara uygun oyunu tamamladığınızda video reklam ile kazancınız iki katına çıkacaktır. Lütfen mola veriniz!.. 

Ve Siz böylece istediğiniz aracı satın alabileceksiniz.

Her iki sürüş oyununda da ödül kazanmak zor olsa da gerçek hayatın zorlukları gibi olmadığını ama seçeneklerin olabileceğini fark edeceksiniz. Seçenekler hem oyunlar  için hem de hayat içerisinde de var olduğunu bilin.

Oyuna kaldığınız yerden devam edip etmemek size kamış. Ancak mola verirseniz hem dinlenmiş olacaksınız hem de yemek yeme ihtiyaçlarınızı karşılayabileceksiniz. 

Lütfen mola verin!..

Son Sözler:

Oyunları sadece oynamayın.. Anlamaya çalışın!..

Oyunları oynamak için oynamayın...

Oyunu oyun da öğrenin...

Bilgi:

Ücretsiz Reklam içerir.

Görselleri inceleyin.

Driving School Sim görselleri:

Sağ alt resim de köprü var.

Not: Çok kısa bilgiler verildi. Siz de oynamak için oynamayın. Nasıl ödül kazanılır öğrenin. İstediğiniz arabaya nasıl daha kolay ve hızlı sahip olunabilir sorularına verecek bir cevabınız olsun. Bunun yöntemi anlamak ve nedir, değildir sorularına cevap aramak.

İlk başta ve defalarca oynadım ama bir türlü anlayamamıştım. Günler ve saatler su gibi akıyordu...  ve ben mutsuzdum.. istediğim arabayı alamamıştım. Allah'ın sayesinde oyunu anlamaya başladım. Ve ne mi oldu?

İstediğim araba verilen güncelleme sayesinde indirime girdi. Ödülleri hem arttırdım hem de biriktirdim. Sonunda o pahalı arabayı satın aldım. Hem de indirimli.

Evet kolay değil ama mutlaka siz de başaracaksınız!

oradan, şuradan konular

Sn. Erdoğan yine halkın ağzına balçalıyor!..

olmuyor ülkemizin efendisi! Fotoğrafları görüyor musun?

o Hummer SUV segmentinin en yenisi. 

Eğer doğrular yapılsa herkes iyi hayat yaşar ve iyi eğitim olanaklarına kavuşurdu.

Ülkemiz Allah'a şükür zengin ama gel görki hep birileri zengin. Bu nasıl oluyor?

Sn. Erdoğan! Herkese Hummer, Ferrari hediye etsene.

Nasıl olsa cebinizden çıkmıyor!..

Çaykur çay üretir ve satar ama gel görki Devletin olduğu için sadece halk için ücretli satış ya onlara?..

Neyse. Bu haber bu kadar.

Hala Diyarbakır Kürtlerin sanılır.. Hakkarili Kürt  Ersin Korkut isimli oyuncu tepki çekmiş sosyal medya da. Diyarbakır Kürtlerin Amed'i imiş. Ve Başkent. Kürtler, Diyarbakır Türkiye Cumhuriyetinin bir ilidir. Kürtler, Barzani ve PKK ile hayaller peşinde olun ya da Çanakkale Şehitliğini ziyaret ediniz. 

Sevgili Kürtler, Türkiye Cumhuriyeti Kürtdüstan olmaz! bu hayal ile yanmayın!..

C.H.P. her nekadar eleştiri alsa da ülkemizi size elleriyle teslim etmez. Bunu çok iyi anlayın. Mustafa Kemal Atatürk'ün teri hiç soğumadı ve ülkemizin yiğit evlatlarının vatan sevgisi hiç soğumadı. 

Vazgeçin Kardeşçe hep birlikte yaşayalım Ey Kürtler! 

Zalim ile işbirliği yapanlar hep kaybeder...

Şeytana papucunu ters giydirmek isteyenler de kaybeder... Ülkemizi bölme ve parçalama ile mutlu olacaklarını sanan aptallar, hevesleri kursağında kalır.

Diğer;

Ünlü kadın oyuncu Tuvana Türkay yağmurlu  soğuk bir günde yürürken magazin gazetecilerinin etrafını kuşatması ile (yarım ay vaziyeti) kısa süreli şaşkınlık yaşar. Sorular ve sorular çemberinde kısa cevaplar vermek zorunda kalmıştır. Bu zorunluluk yapımcının isteği ve gazetecilerin soru yağmurları...

Sn. Tuvana Türkay, yeni bir film veya dizi projesine başlamak için yapımcının uzattığı sözleşmeye imza atmışsınız.

Bu sözleşme maddelerini hiç okudunuz mu?

Tuvana Türkay, Bu sözleşme  sizi hiç korumuyor mu? Yapımcı ne derse o mu olmalı? Siz ünlüleri koruyan madde veya maddeler hiç yok mu?

Yabancı modeller özellikle Amerika'lı, öyle maddeleri varki kendilerini çok iyi koruyorlar.

Tuvana hanım, siz öncü olun da hem meslektaşlarınız hem de manken, modeller için koruyucu ve diğer yapılacak eklentilerle hukuki güvencenizi oluşturun.. neden? kimsenim kölesi olmayın. Paranın dahil kölesi olmayınız!..

Herkesin çevreci Ferrarisi olması dileğiyle yazıma son veriyorum.

Not: ücretsiz reklam içerir. Allah için ve insan, tabiat için yazarım. Hatasız ve kusursuz bir kimse hiç değilim. Elbette bu yazı; yalan ve yanlış veya belki kısmen doğru içerebilir.

Ahmet KAYA

Yüreğinizdeki yangını söndürün artık!..

Yıllar önce Kürt Şarkıcı  Ahmet KAYA söylediği şarkılar ve yaptığı açıklamalar ile gündem olurdu. 

Ahmet KAYA'nın hayatta iken her davranışı, sözleri ve şarkıları ile bir kimseydi. 

O dönemler ülkemizin PKK sorunu ve her dönem de dahil PKK bu gün de bir sorundur.

O dönemler ülkemizin siyasal ve Kürtlere bir bakış açısı vardı. Çünkü konumuz ve gündemimiz PKK terör örgütünün yaptığı kötülükleri, cinayetleri idi. Bu gün de öyle değil mi?

PKK Terör örgütünün yaptıkları ve insana verdiği sayısız zarar sümen altı edilemez.

Türkler ile Kürtleri ve bu gün de basına yasıyan Yezidi insanlara yaptıkları gündemin sıcak konusudur.

İnsanı insandan ayıran PKK ve Sahipleri değil mi? 

90 Yıllar da POP söyleyen bir şarkıcı Serdar ORTAÇ Ahmet KAYA'nın olduğu yıllar da bir ortamda bir konuşma yapar.. Merhum Ahmet KAYA'nın taraftarlığına soyunmuş kimseler Serdar'ı hep o geçmişte yaptığı konuşması üzerinden bu gün de vurmaya ya da suçluyorlar. 

Serdar, yakın bir geçmişte bu konu üzerinde açıklamalar veya sözler ile ifade etmiştir yanlış olduğunu. 

Düşünün, o yıllar da nasıl bir Türkiye Cumhuriyeti vardı? Sosyolajik ve dini, Psikolojik,  ilmi vs bir değerlendirme yapınız. 

Yapın ama yüreğinizdeki ateşi söndürerek...

Serdar da bir insan ve sizler de...

Hatasız kul var mı? Elbette Yok. 

Yüreğinizdeki ateşi Allah için söndürünüz.

Merhumlara ve Şehitlere Fatiha okuyun.

Yüreğinizdeki ateşi canlı tutarak kendinize ve diğer insanlara ama en büyük zararı kendinize veriyorsunuz.

Sadece Serdar mı hata yapar? Biz çok mu masum insanız?

Merhum Ahmet'le Serdara vurarak hatırlatmaksa bu, merhumun ailesini de sevenlerini üzmez mi? Hiç düşündünüz mü?

öfke ve nefret dili ile hatırlatmalar doğru olmayaktır, kardeşler. Ateşe benzin değil su dökün...

Allah için doğru olan şey o öfke ateşini södürün. 

Sizler de insansınız hiçbir kimseyi üzmeye hakkınız yok. 

Allah için o ateşi söndürün ve hayata merhaba söyleyin.

Not: İnternetten haber okumak için web sitelerinde dolaşıyorum ve ne görüyorum? Hep aynı şey. Sizler de insansınız lütfen farkına varın ve doğru olanı yapınız.

İnsanız bu alem de... hatasız mı oluyoruz?

kimseye kalmaz bu dünya...

Merhum Ahmet KAYA'nın bir dinleyicisi ve taraftarı olmadığım halde böyle bir yazı yazdım. 

İyilik eken iyilik ve sevgi eken de sevgi bulur...

Belki anlayan olur.

İnternet üzerinden ve aktarlarda birçok tedavi edici iddia edilen bitkisel ürünler mevcut.

Bazı okumuş insanların da bitkisel tedavi yöntemleri de insanlar üzerinde bir etki oluşturuyor. 

Etki, aktarların çoğalması bitkisel tedavi edici ürünlerin çok çeşitlendirilmesi basın ve medya da ilginin oluşturulması.... .

Çok eski tarihlerden beri hem sağlık hem de güzellik için bitkisel ürünler kullanılmıştır.

Günümüz de Tıp çok ilerledi. Her sağlık soununu henüz Tıp bilimi çözemedi. 

Tıp her sağlık sorununu çözemeyince veya insana hoş geldiniz diyemeyince ilgi alternatif tıp ismi verilen yöntemlere kayması hem bu yüzden hem de diğer olmaktadır.

Şunu insanlara tavsiye edeyim;

Sağlık çok önemlidir!.. O alternatif tıpçılar sorumluluk almazlar. Sadece paranız gitmez sağlık da gidebilir.

Kim olursanız olun farketmez! Karar ve tercihlerinizi doğru yapınız. Şüpheniz varsa veya soru işaretleri varsa ya da mutluysanız lütfen Allah'a dua edin, isteyin veya bir bilene danışınız.

Lütfen gerçek  hekimlere danışınız. 

Hekimlerimizin de güleryüzlü olması insan için çok iyi. Hekimler ve sağlık personelleri hangi yaşta olursa olsun güler yüzlü olsun.

Bu dünya ne bana ne de bir başkasına kalmaz... 

Allahsızlar-a yazdım.

Siz iyi hayat yaşayacaksınız diye halka cefa çektirenlere yazıklar olsun! Allahsızlar!

siz elemanlarınız ile istediğinizi elde etmek için çalışan Allahsızlar!..

Allahsızlar!.. ...

Birileri zengin olsun diye ülkenin ve devletin kaymağını yiyenler... Allahsızlar!

Ülkemizin canına okuyan Allahsızlar!

Türk Lirasını yerlerde süründüren Allahsızlar!

Adalet ve Hak-Hukuk tanımaz Allahsızlar!

Zam ve Zam!..

Allahsızlar! 

Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olmaktan mutluluk duyamıyorum. Yapılanlar doğru değildir. 

Allah'tan Korkun desem benimle alay edersiniz Allahsızlar!

Ben yine de diyeceğim sizlere; 

Allah'tan korkun! Bu dünya size kalmaz...

Kendinizi düzeltin. Dünya hayatı son bulacak.

İnsan olduğunuzun farkına varınız. 

Yalan ile haram ile koşanın motoru bozulur cehennem ateşine odun olur...

Sevgi ve iyilik eken güzeli bulur...

Haram ve kötülük eken cehennema yakıt olur...

İnşallah o hayırlı gerçek güzel günler hem Türkiye Cumhuriyeti için hem de tüm ülkeler için gelecek. İnşallah. Peki ne olacak? 

Güzel günler geldiğinde Ne tarih, din, dil, duygu, vb. ne de şekil vb. ile aldatanlar olur mu? 

Türkiye Cumhuriyeti gerçek kalkınmayı yaşamıyor. Çünkü adalet ve halk yok... 

Örnek: bir afiş asılıyor binanın birisine. afiş konusu bir futbol kulübüne tebrik için. En altta bir isim bir büyükşehir belediyesi başkanının ismi yazılı. Bina sahibi farklı siyasi görüşten bir zengin. Kiracısına tehditvari sözler sarfedip afişi indirtmek için tehdit etmiş. Çünkü o afişi binaya astıran afişte ismi geçen siyasi büyükşehir belediyesi başkanı başka partinin insanı olduğu için. Ben basından okuduğumu böyle anlayıp bu yazımın belki kısmen anlaşılması olabilir sanıyorum. Eski yazılarımı okursanız daha iyi olacaktır. 

Eğer anlayamıyorsanız Allah'a gelin ve hayırlı olanı isteyiniz. Keşke hep birlikte adil kalkınabilseydik. Yalana ve harama, siyasete ve birilerine, bir şeylere ne gerek vardı?..

Aselsan

Geçtiğimiz yıllarda şüpheli ölümlü trafik kazalarında ve farklı ölümlerle basın gündemi Aselsan Mühendislerinin ölümleriyle manşetten verilirdi.

Merhum veya Şehit Mühendislerinin kaza dosyasının tekrardan açılması ve konunun araştırılması elzemdir.

Madem 103 Emekli üst askeri personel bir bildiri yayınlayarak Darbe İması yapabilecek gücü kendilerinde görmeleri ile yaptılar ise Aselsan ile ilgili bir şeyler biliyorlar mıdır acaba. 

Aselsan konusunun araştırılması Aselsandan başlar. Diğer.

Şehit veya Ölü olarak bilinemeyen ama kayıtlarda ölü olarak nakledilen merhum mühendislerin ölümleriyle Aselsanda boşalan pozisyonlara kimler getirildi? Bu pozisyonlara getirilen kişiler Askeri personelin emekli komutanların çocukları mı getirildi?

Aselsan ve Oyak, diğer kurumlara personellerinde sayıca kaçı Emekli  Askeri personelin çocuklarıdır?

Aselsanın merhum mühendisleri sivil ve askeri geçmişten değilse konu şüpheli olur.

Aselsan ölümlerinin arkasında ki sır perdesi aralanmalı ki şüpheye meydan verilmesin.

Ülkemiz Doğru kalkınmıyorsa burada bir şey vardır...

Sahte güç para ve güç sarhoşu yapar... ne adalet doğru olur ne de işler doğru...

Not: Benim bu yazımı yazmama vesile olan izlediğim bu sabah Akit TV de sabahleyin programa davet edilen bir yazar konuğun ilginç iddialı sözleri olmuştur. 

Askeri personelin üst kademesi olan komuta kademesi toplum nezdinde saygı ve sevgi görür. Ama bu suistimal ediliyorsa bu çocuklar çok çok kolay makam sahibi olarak iş bulma sorunları ortadan kolaylıkla kaldırılması için söyleyecğim şey: iddia iyi ama neyin ne olduğu bilinmeden bir şey demem doğru olmayacaktır.

Siyasiler de çok kolay sahte güce ulaşmadılar mı? Ülkemizi yönetenler de ve diğer siyasiler de sütten çıkma ak kaşık değiller. 

Türk Silahlı Kuvvetleri Personeli ile ilgili eğer bir TV kanalında iddialar sıralanmışsa bu toplumu ya bölecek ve üzecek, kızdıracak vesaire. Trübünlere oynamak hep çok kolay! 

Ne gerekiyorsa o söylenir ve yapılır ancak bu siyasilere ve yandaş medyasına bırakılamaz!..

Evvel Allah her şey çözülür siz siz olun Allah'a inan ve güvenin. Birilerinin uzattığı ipe tutunma!..

Evla...

"Bir Musibet Bin Nasihattan Evladır"...

4 Nisan Pazar günü gündüz TV kanallarının haber bültenleri Darbe iması olan bir Tweet ile çalkalandı. Haber bültenlerinde TV kanallarında hala konuşulan, tartışılan gündem 'Darbe iması' bir gece vakti atılan Tweet.

AK Parti geldiğinden beridir gündemimiz ve konumuz oldu. Sn. Erdoğan sonunda gündemi yönetme isteğinin meyvesini topluyordu iken..; Son Tweet işleri değiştirdi gibi bir görüntü oluştu...

AK Parti bu başına gelenleri bir düşünsün.

AK Parti yaptıklarını düşünsün ama içerisine yalan katmadan... tamamiyle gerçeğin üzerine kara bir örtü örtmeden...

Ben dahil yazılar yazdım. Olmadı Twitter üzerinden Sn. Erdoğan'a yazdım... olmadı. Ulaşamadım. Çabalarım oldu farklı ama yine de hiçbir şey olmadı.

 Onlar (AK Partili insanlar kendi gündemleri veya kuralları, talimatları içerisinde sınırlı ve dar kapsamlı hareketsizlikleri ile özgürlükçü olamayan mesafeli, geleni kendilerine verilen talimatla kendi tarzlarında uydurdukları ve kara mizaçlı kibarlık içermeyen safsata üslupları ile geri gönderiyorlardı.. reddettiğiniz bu kişi fakir idi ama insan...)

Neyse. AK Parti düşünsün bu ilk değil. 

Yarın neler olacak bilmiyoruz.

AK Parti doğruları yapsa ne iyi olurdu!..

Beni bile mutsuz etti AK Parti.

Ben Allah'a inanıyorum o hayırlı gerçek güzel günler gelecek inşallah.

O güzel günler ne mi içeriyor? OKU! Aşağıda.

Siyaset içermeyen kamu ve kurumların yönetimi yasal ve yasa dışı örgütlerin elinde olmayacak inşallah. 

Adalet ve hak-hukuk çöpte olmayacak inşallah. 

T.B.M.M. Bizim olacak inşallah.

Beştepe, küllüye ve diğerleri Bizim olacak inşallah.

Yalan ve haram olmayacak inşallah.

Çeşitli isimler veya farklı işler ile Devletten toplamda yüksek maaş ve yüksek ücretlerin alınması son bulacak inşallah.

Ülkemizin kaymağını yemek son bulacak inşallah.

Adam kayırma, torpil son bulacak inşallah.

İnsan ve tabiat mutluluğu sağlanarak hayat daha iyi bir hayat olacak inşallah.

Hep birilerinin adaletsiz ve haksız zenginliği son bulacak inşallah.

AK Partinin kanunları ile değil gerçek kanunlar ile halkın ve tabiatın mutluluğu, korunması sağlanacaktır. İnşallah.

Sen ve ben farkı son bulacak ve roman vatandaşların da çağın gerisinde bırakılması da ve dışlanmaları da son bulacak. İnşallah.

Sağ ve sol ayrımı ve tüm ayrımcılık içeren dil ve adalet son bulacak. İnşallah.

Vesaire. 

Allah'a inanın ve bunlar hayal olarak kalmayacak. İnşallah. (Ben değil Allah bilir. Siz Allah'a inanın.)

Birilerinin değil  ve herkesin ayrımcısız adalet ve hak-hukuk içeren ekonomik zenginliğe ulaşacağız. İnşallah.

Kamu ve Kurumlarımız ile Devletimiz ve Ülkemiz Biz halkın olacak. İnşallah.

Artık rakamsal değil gerçek kalkınmayı yaşayacağız. İnşallah. 

Benim arzum; siyasetsiz ve siyatçiler olmadan biz doğru kalkınabiliriz. İnşallah.

AK Parti ile bir DİL geliştirildi ama Din ve Ahlak farklılaştırıldı. Bu Ülkemizin gizli gizli bir yere götürülmesi doğru olmadı.

Şunu anlıyorum ki; insanı istenilen şekle şemale sokmak için dil ve din ile oynanması ile insanları kullanma ve yönetme sanatına benziyor bu dil ve din üzerinde çalışmalar.

AK Parti, gizli bir proje olup veya olmadığına dair sağlam bir açıklama yapmalı ve delilleri ile kamuoyuna ve hukukçulara sunmalıdır.

Neden İslam ve adalet, hizmet vesaire sizde farklı AK Parti?

Doğrular doğru gibi yapılmıyorsa bu da bir soru işareti olur. 

Diğer yazılarım; AK Parti ve Sn. Erdoğan ile ilgili yazdıklarımı da ve bu yazıyı da okuyun.

Ben bilen bir insan kesinlikle değilim.

En iyi ve doğruyu sadece Yüce Allah bilir.

Nasihatını alan ve doğru olanı yapanlar olmalıdır...

Elbette hatalar yapıldı ve yapılacak. Bu nasıl sonlanır? bunun için siyasetin sonlandırılması ve o yanlışlarında sonlandırılması ile.

Siz sadece Allah'a gelin ve hayırlı olanı isteyin. 

Akıllı Köyler Projesi

Akıllı Yaşam Merkezi Köylerimiz olacakmış ey ahali!

Bu sabah Beyaz TV canlı yayınında Akıllı Köy preje sorumlusu veya proje anlatıcısı vardı ben konuyu kısmen vakıf olabildim.

Proje sahibi bir Türk Girişimcisi sesini Ankaraya duyuramamış ve böylece projenin sahibi İngiliz bir şirket olmuş. Halbuki Sn. Erdoğan yatırım istiyordu... Ama bu proje ingiliz projesi olarak faaliyete geçme ihtimali olacak. Bu Pazartesi günü ülkemize ingiliz şirketinden yetkililer gelecekmiş.

Akıllı köy projesi neler içeriyor?

Devlete elektrik satacak. Tarım da ihracaat.

Güneş ve rüzgar enerjisi ile elektriğini üreten ve devlete satan bir köy hayal ediniz.

Yağmur suyundan tarla sulama ve içme suyu vb. Üretim.

Elektrikli, İnternetli, Telefonlu modern inşaat yaklaşımı...

Modern ve akıllı evler ve modern çiftlikler, modern ahırlar... vb.

Kontrollü ve denetimli yaşam ve üretim, hayvancılık sistemi de denilebilir.

Lüks yaşam ve iyi ekonomik koşulları vb. Vaad eden bir proje. Böylece köylü vatandaşlar yurt dışına tatil için gidebilecek.

"Köylüler" de iyi ama "onların sunduğu iyi hayatı yaşayacak"... (Köylüler, onların sunduğu iyi hayatı yaşayacak: burası çok iyi anlaşılmalı.)

Şimdi buraya dikkat!

birkaç ay önce internet üzerinden okuduğum bir haber de Çin Halk Cumhuriyetinde bir girişimci yukarıda bahsettiğim projenin bir benzerini yıllar önce zaten yapmış. Bu proje kısmen anlatayım. Bildiğim kadarıyla.

Bir köy seçilir ve insanlarla konuşulur. İkna çalışmaları işe yarayınca modern villalar yapımı için inşaatlar hızlıca başlar. Villalar ve çeşitli yapılar, tesisler vb. İşler yapılır. Ve insanlar villaların içinde ekonomik sorunları olmadan yaşarlar. Hem de Bedava!..

Neden mi Bedava bunca şey? Villalar dahil?

Çünkü yapılan anlaşma gereği öyle. 

Ülkemizde de eğer yanılmıyorsam bu Bedava olacak. 

Ama karşılıksız Değil, Kardeşlerim. Duydun mu ey ahali! Evet bedava amma velakin karşılıksız değildir.

Bu Akıllı Yaşam projenin köylerimizde hayata geçmeden evvel üzerinde düşünülmeli ve konuşulmalı, tartışılmalıdır.

Bu nasıl olacak?

Yıllar önce Sn. Ufuk Uras (eski siyasetçi ve eski Ö.D.P. Başkanı) bir öneri sunmuştu. O öneri Yuvarlak Masa etrafında konuşmak ve tartışmak idi. 

Ben de Yuvarlak Masa etrafında bu konunun konuşulmasını ve tatışılmasını isterim.

Peki kimler konuşmalı?

Sn. Ufuk Uras (eski siyasetçi)

Sanatçılar

Hukukçular

Sosyologlar

Psikologlar

Üniversitelerin ilgili bölümlerinden öğretim üyeleri (sadece inşaatçılar ve ziraatçılar, veterinerler değil ama onlarda var)

Din ve bilim insanları

İnsan ve tabiat, çevre konusunda uzmanlar

Siyasiler

Ve de köylerden ileri gelenler ve köylü kardeşlerimiz de olmalı.

Vesaire. 

Düşünün; Davul ve Zurna sesine ya hasret kalınırsa o köy bizim köyümüz olur mu? 

Davul ve Zurna susarsa o köy bizim köyümüz olur mu?

Köylülerin önüne o yazılı kağıtlar gelmeden evvel konuşulmalı ve tartışılmalıdır. O imza atıldıktan sonra nelere evet demiş ve onaylamış olacak köylüler bilebilecekler mi?

diğer bir ifade ile;

kadın ve erkek evlenir. Ama resmi ve kanuni evliliklerde imzalar atılır. Kalp ile imzalar atılır... ama nelere evet dediğinizi biliyor musunuz? İyilik eken iyilik bulur...

Sevgi eken sevgi bulur...

Eğer bu proje gerçekleşirse ilk akıllı köyümüz

Ege bölgemizden olacak ve tüm ülke köylerimize kadar yayılacakmış. Haberiniz Olsun! 

Hemen kağıtları imzalamayın! Önce bir sor öğren. Danışın bilenlere vb. Hukukçulara danışmak, köyün ileri gelenlerine danışmak.. yani istediğiniz kişilere danışınız. Diyanete danışmak. Üniversiteli öğrencilere danışmak vb. Ama lütfen kağıtları okumadan ve anlamadan imzalamayın! acele karar vermeyiniz!.. 

Önemli! Bu yazı ticari ve ısmarlama yazısı değildir. Bu yazı yanlı ve taraflı değildir.

Bu yazı Allah için, insan için yazılır.

Lisans

Bazı ünlü kişiler "kozmetik ürünler satıyorum ve bu ürünler benim" diyorlar.

Vergi rekormeni olan bile var.

Benim TV'den bildiğim Şarkıcı Berdan Mardini'nin nasıl bir yol izlediğini size anlatayım.

Berdan, kendisi Mardinli bir şarkıcıdır.

Yıllardır para kazanıyordu ve birden aklına güzel bir fikir gelir. Araştırır, danışır ve sonra karar verir. Mardin'de gül yetiştirip güllerden elde edilen kozmetiğin en sağlıklı hammaddesi olan gül suyu ve gülyağını satarak para kazanmak. 

Bunun için gerekli müracaatlar yapılır yetkili kurumlara. Ve Mardin artık Merdan ve iş arkadaşlarının, emekçilerin de gayretiyle güller yetiştirilir. Harika bir tesis kuran Berdan ülkesine ve Memleketine faydalı olarak iyi bir iş yapmanın mutluluğunu yaşıyor. Hamdolsun Allah'a. Hem böylece bölgenin kalkınmasına küçük ama iyi bir etken oldu Berdan. İşsizlik tamamiyle çözülmemiş olabilir ama bu küçük yatırım inşallah daha da büyür ve daha fazla insan istihdamı olur. Bölge yatırım bekliyor haberiniz olsun!

Terörden bi arınsa Doğu kalkınma başlayacak.

Bizim ülkenin bazı ünlüleri Berdanın yaptığını yapmadan ürünlerini pazara sundular.

Bu nasıl oluyor?

Bazı kozmetik sektörünün iş insanları ünlü insanların isim hakkını satın alır ve ürettiği ve pazara sunduğu ürüne anlaştığı (dünya kadar para ödeyerek ünlü bir kişinin isim hakkını satın alıyorki ismi kendi ürünlerinde kullanmak için.)

Bu kozmetik ürünler nasıl ve kim tarafından üretilir, hakkında bilgi sahibi bile değilken dünya para kazanan ünlülerimiz var.

Fabrika nerede ve kaç kişi çalışıyor?

personelin İsimleri ve müdürlerin isimlerini vb gibi sorulara cevap veremeyen ünlüler üretmedikleri ürünlere benim demeleri ise şaşkınlık verici! 

Fabrika kurmadan, işçi çalıştırmadan ve gerekli izinler alınmadan vb. Ürünler sizin oluyor öyle mi? 

O ünlüler isim haklarını satarak dünya para kazanıyorlar ama farkında değiller... o Sorumluluk!..

Ürün bozuk çıksa suçlu kim?

Tüketici ürün kullanımında oluşan sorun yüzünden  tıbbi desteğe müracaat ediyorsa ürün sahibi benim diyen ünlü kişi bu sorumluluk benim diyecek ve gerekli adımları atacak mı? Çünkü üretici değil ürün benim diyen ünlü kişi olur bu çok ağır bir sorumluluk. Vesaire. 

Fabrikanın ve çalışanların da sorumluluğunu üstleniyor mu o ünlü kişiler? 

Benim demek çok kolay ne de olsa gelsin büyük paralar! Ya ...... 

Neyse. Bu da bendenizden size uyarma ve bilgilendirme yazım olsun. 

Siz siz olun üretmediğiniz ürünlere benim demeyin ve anlamadığınız konulara girmeyin!

Ülkemizde fason üretim de var ama o ünlüler isim hakkını satarak para kazanıyor o kadar.

Üretici başka, isim satmak başka. Ayrı şeyler olduğunu anladınız mı?

Merhaba, ünlüler!  bilgili olun ki kendinizi de başkalarını da kandırmayın. Büyük bir sorumluluk içerisinde olduğunuzun farkına varın ve bu ağırlığı kaldıracak gücünüz olsun. Öyle basit bir sorumluluk değil haberiniz olsun ünlüler! İşin kaymağını yerken lütfen doğrusunu öğrenin ve bilinçli olun.

Not: Eşe-dosta, gazetecilere, birilerine hava atmayın! doğrusunu öğrenin... Sorumluluk alın!

Bu bilgilendirme ve ünlülere uyarı ve bilinç kazandırma yazısıdır. 

Daha önce de yazmıştım veya değinmiştim konuya ama bir internet gazetesinde ilgili haber okuyunca tekrar anlaşılır yazma ihtiyacı duydum ve yazdım. 

Ben neden böyle yazıyorum? Paraya ihtiyacım var ama ben ticari ısmarlama yazıları yazmıyorum. Evet, bu benim iyi bir farkım. 

Çünkü para için değil Allah için, kendim için, sizler için yazıyorum. Belki çok doğru bir yazı olmayabilir. Siz yine de doğrusunu iyi bilenden öğrenin.